29. BÖLÜM "SON BULACAK"

56 5 0
                                    

Selammm^

İyi gecelerrr**

Uyumadan önce sizlere güzel bir bölüm getirdim. Sonrasında bakalım uyuyabilecek misiniz??

Lütfen bölüme başlamadan önce oylama yapmayı ve satır arası yorumlarınızı unutmayın... şimdiden teşekkürlerr....

İyi geceler, tatlı rüyalar...

17.04.2024

29. BÖLÜM "SON BULACAK"

Araz'ın Anlatımı ile.





Korkunun ecele faydası olmadığını bildiğimi biliyordum ancak ilk defa ölmek istemedim. Ilk defa yaşamak ve hayatta kalmak istedim. Çok kez ölümlerden dönmüş, ölümlere kafa tutmuş biri olarak yaşamanın tadını ilk defa şimdi anlıyordum.

Annemin öldüğü geceden sonra bir de üstüne babamı da kaybettikten sonra hayatta kalmanın ve hayata tutunmanın gerektiğini anladım. Ölmekten korkum yoktu aslında, sevdiklerimden onlarla yeteri kadar vakit geçirememekten korkuyordum. Her şeyin bir zamanı vardı ve ben zamanımı hep intikama adadım anne ve babamı kaybettikten sonra. Kimse yoktu yanımda. Ne yardım isteyebileceğim biri ne de yardım edecek biri. 18'imde genç adam oldum. Şuan 29 yaşındayım, bir adam oldum.

Sırf Onur denen adam bana bir yamuk yapmasın diye istemedim kızını. Kızının bir bakışı ezelden beridir benimleydi ve bu sürede hep benimle olsun istedim. O gece o tatlı elbisesi ve saç tokası hiçbir zaman aklımdan çıkmıyordu. O kadar mutluydu ki o gece, eğer şu yaşımda olsaydım o gece orayı darmaduman edenleri o an öldürürürdüm ve o küçük kız çocuğunun mutluluğuna gölge düşürmezdim. İzin vermezdim buna.

Hayatıma çok girip çıkan insanlar oldu, ama ben hep onu aradım. Ezelden beri... hiçbir bakış onun bakışıyla bir değildi. O çok farklı, çok güzel bakıyordu. Nedendi bilmiyorum ama ben ilk oradaki kız çocuğunun bir bakışına aşık olmuştum. Aşktı bu. Ne sevgi ne de bir başka duygu. Aynı şuanda olduğu gibi...

Seviyordum onu. Büyümüş halini o yurtta gördüğüm ilk günden beridir. Aslında ezelden beridir bakışını seviyordum, şimdi ise kendisini. Her ne kadar bana dışarıdan kötü, despot, duygusuz gibi duruyor denilse de bende sevip sevilebilirdim. Ve ben Seray'ı seviyordum. Kendime itiraf etmekte biraz zorlansam da bu sırrı sadece ben biliyordum. Çünkü onun kalbinde şerefsizin biri yatıyordu. Kızı aldattı, terk etti ama Seray onu bekliyor. Bazen kadınların duygularını bir türlü anlayamıyordum. Gözünüzün önündekini göremeyecek kadar nasıl körsünüz? diye çıkıp bağırmak sesimi duyurmak istiyorum aşıkken kör kadınlara.

Gözlerim nefret ettiğim beyaz ışığa açılırken yan taraftan Sercan'ın sesi geldi.

"Patron. Patron iyi misin?"

"Bağırma. İyiyim." Derin bir nefes verdi.

"Oh. Çok şükür." Odaya göz gezdirdim ve o yoktu.

"O, nerede?" dedim.

"Bilmiyorum patron. En son buradaydı. Ben bir bakıp geleyim." Sercan odadan çıktığında içime kötü bir hissin doğması hayra alamet değildi. Bir süre sonra Sercan tekrar odaya girdi.

"Abi kimse görmemiş. En son yanında Gökhan'la birlikte çıkmış. Kameralardan baktırdım hemen." O kadar atik ve hızlıydı ki bazen benden önce bile her şeyi hemen düşüp hallediyordu.

"Nereye gitmişler? Neler oluyor Sercan? Sen neden yanında değildin onun?" Mahçup bir şekilde başını öne eğdi.

"Abi... kusura bakma. Ben şey..." onun bu saçma sapan konuşmasından saatlerce Irem'in başında beklediğini anladım.

MEYUS: BAŞLANGIÇ Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt