8.bölüm

12 3 5
                                    

Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman bana 'yaşa' der gibi Gülen senin yüzündü...

~Sabahattin Ali~

Sena, yorganı kendine doğru çekiştirirken bende diğer taraftan çekiyordum.

Evet.

Sena ile birlikte kalacaktım ve yanımızda Buse diye bir kız vardı.

Buse en derinden bir
of çekip bize baktı "yorganı çekiştirmeyin artık uyuyamıyorum." Yaklaşık on beş dakikadır yorgan kavgası yapıyorduk ve
Bu lafının üzerine ikimizda hâlâ yorganı bırakmamıştık.

"Sena,ya üstüm açılıyor çekme işte" yüzüme bakmadan düz bir şekilde konuştu "ne yapabilirim?"

Buse dertli dertli elini başına attı ve yorganı birden tutup kendine çekti.

"İkinizede yorgan yok."

Sena bana en tersinden bir bakış attı ve hiç bir şekilde sesimizi çıkarmadan arkamızı döndük ve uyumaya çalıştık saat bayağı geç olmuştu.Herkes çoktan uyumuş biz ise yorgan kavgasından uyuyamamıştık.

Gerçekten çocuk gibiydik hatta bir çocuk bizi görse gülerdi.

Ne gülünç ama...

Her neyse düşünmem gereken önemli bir konu vardı.

Annem...

Onu daha aramamış durumu izah etmemiştim.
Hepsi Çağrı ve Berk'in suçuydu.
Annemi engelleyip bana ulaşmasını engellemişlerdi üstüne üstlük sonradan fark ettiğim bir durum daha vardı teyzemi hatta eniştemi bile engellemişlerdi

Kafayı yemiş olmalılar.

Efe'ye gelecek olursak Çağrı ve Berk ile iş birliği yapmış...

Telefon şifremi nereden biliyor hiç bir fikrim yok.

Gidip şifremi onlara söylemiş.

Of off harbiden çok dertliyim annem ciddi şekilde ağzıma sıçacaktı...

Belime bir el sarıldığında irkilip düşüncelerimden sıyrılmam bir oldu.

Kafamı arkaya çevirdiğimde Buse Mışıl mışıl uyuyordu ve beni de ayıcık olarak kullanıyordu...

Çünkü bir bacağıda üstümdeydi.

Nefesimi verip Sena'ya baktım aynı benim gibi uyumamış sadece yukarıya bakıyordu.

Konuşmak istiyordum, içimi dökmek,her şeyi en baştan anlatmak ve beni anlamasını istiyordum.

Ama onun benimle konuşmaya hiç niyeti yoktu gerçi ben olsam bende kendimle konuşmazdım... kim bir yalancı ile konuşmak isterdi ki?

Orası bilinmiyor.

Nasıl affeder acaba?

Keşke affetmek için bir sebebimiz olsa da affetse beni.

Ben öylece yukarıya bakarken uyku yavaş yavaş yokladı beni gözlerim kapandı ve uykuya daldım.
*
*
*
*
" kalksana,sana diyorum" bir el beni tutup sarstığında gözlerim istemsizce açıldı.

Sena aynı soğuk bakışları ile bana bakıyordu "kahvaltı edeceğiz."

Triplerin en alâsını konuşturaraktan çadırdan çıktı.

Çadırda benden başka kimse yoktu.

Bunu fırsat bilerekten hızlıca üstümü değiştirdim ve çadırdan çıktım.

Karşımda Çağrı'yı görmeyi beklemiyordum. "Günaydınn," dedi en sıcak gülümsemesini bana sunarak.

"Günaydın," dedim dudaklarım yukarı doğru kıvrılırken,"niye bekliyorsun?" Konuşmamı bitirdiğim an kolumdan nazikçe tutup yürümeye başladı "sabah kalkınca yüzünü yıkamıyor musun?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 01 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sonsuz karanlık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin