6

44 10 20
                                    

Jeonghan'ın şu kısa filminde başrol alacağım için heyecanlıydım. Hayır, ilk defa oyunculuk yapacağım için değil. Bir kızı öpmek zorunda kalacağım için...

Doğruyu söylemek gerekirse en son beni terk eden kız arkadaşımdan sonra bir kızı öpebileceğime olan güvenim sıfırdı. Dolayısıyla çok kez yapmış olsam da bu kez bocalayacağıma emindim.

"Haydi öğret bana"

Jeonghan'ın yüzüne geri çekilirken alaycı bir gülüş yerleşti. Sonra dönüp önündeki kağıtları aldı. Ardından senaryonun yazılı olduğu kağıdı elime tutuşturdu.

"Yapacaklarını oku şimdilik."

Dudağımı istediğini alamayan biri olarak büktüm ve kağıtları alıp yatağıma bıraktım kendimi.
Sabırsızlık ediyorum, haklısınız.

"Bunu ezberlersem gözlüğünü çıkaracak mısın?"

Jeonghan bana arkasını dönükken başını olumsuz bir şekilde sallıyor ve gülüyordu. "Neden gözlüklerime bu kadar takıntılısın?" dedi sonra.

Bir de soruyor mu bu soruyu? Güzelliğinin farkında değil, gözleri ileri derecede bozuk gibi de görünmüyordu.

"Seninle konuşurken yüzünü göremiyorum. Yüzüne o kadar büyük ki sanki gözlükle konuşuyormuşum gibi."

İlk kez kıkırdadığını duydum. Şaşırmıştım haliyle.

"Güzelce oynarsan yapacağım dediğini."

***
Ertesi gün

Jeonghan mutlu bir şekilde odaya girip elindeki defteri masanın üzerine bıraktı:

"Partnerini buldum. Sakura."

"Sakura mı?"

"Evet, Sakura Miyawaki. Şanslısın, oyunculuktan."

İşte bu kötü oldu. Düzgünce yapamazsam muhtemelen bir kızla uzun zaman sonra defalarca öpüşmek zorunda kalacağım.

"Şey... Jeonghan. Ben uzun zamandır bir kızı öpmedim. Nasıl yapacağımı çoktan unuttum."

"Bulduğum kız oyuncu, birlikte rahatça pratik yapabilirsiniz."

Yatağımda otururken ellerimi dizlerimin arasına yerleştirdim. Bunu söyleyecek olmak utanç vericiydi.

"Rezil olmak istemiyorum. Hem de oyunculuk yapmış biri benim gibi bir amatörden rahatsız olur."

"Merak etme, o da amatör." Jeonghan sözünü söylerken "Lütfen benimle pratik yapar mısın?!" dedim yalvarırcasına ellerimi birleştirerek. Jeonghan'ın bakışları beni bulurken olabildiğince masum bir köpek gibi bakışlarımla ikna etmeye çalışıyordum.

Jeonghan'ın yüzünde hafif bir tiksinti ifadesi vardı. Biraz düşündü. "O zaman Jun'la yap. O da oyuncu."

"Ne? Neden bir erkekle öpüşmem gerekiyor? Üstelik Jun'la??"

Jeonghan tek kaşını kaldırıp "Az önce benimle pratik yapmak için yalvarıyordun? Erkek olmasını sorun etmiyor gibiydin." dedi sorgularcasına.

Sıçtım, Junhui'yi tanıyordum. Fazla konuşmuşluğumuz yoktu ama Junhui hayatta olmaz. Burnu havada biri, siktir et. Üstelik o Jun amk.

"Peki o sorun etmeyecek mi?"

"Sanmıyorum, o da senin gibi."

"Ne demek şimdi benim gibi?"

Jeonghan bıkkınca nefes verdi. "Bak, eğer yapmayacaksan başka birini bulurum, sana kalmadım."

Sikeyim. "Tamam, Sakura olur."

Aptal Sarışın | JihanWhere stories live. Discover now