12-Denizler De Acılı Noodle Gibidir

551 75 16
                                    

∘ 𓆡˙  ˚ 𓇼 ˚  ˙ ∘ 𓆝 •˙   🫧˙  ˙

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


∘ 𓆡˙  ˚ 𓇼 ˚  ˙ ∘ 𓆝 •˙   🫧˙  ˙

"Aşkım hava bozacak gibi duruyor ya.. " diye mırıldandı Serdar, gökyüzüne bakarken yağmur sıcağından da bunalmıştı.

"Ama.. "

"Geçen hafta suya düştük de hemen vatoz haline dönüşmeye başladın bebeğim, insanlar görecek diye ödüm koptu. Şimdi yağmur yağsa ne yapacağız? Hadi şemsiye alalım yanımıza, işe yarayacak mı ki? "

"Ama.." şemsiyeyi çoktan almış dudak büzerek gözlerini büyültüp parlatan Arel, sevgilisinin camdan dışarı değil de ona bakmasıyla birlikte yelkenlerinin suya şak diye düştüğünü anlaması pek de zor olmadı.

"Oy benim balığımmm, gidelim hadi. " Serdar, ondan birkaç santim uzun olan bedenin omzuna sarılıp kendisine çekti. Yanakları öpüp, dudağa da öpücük bıraktığında aldığı neşeli gülümsemeyle birlikte derin bir iç çekti.

Sadece iki ay olmuştu Arel ile sevgili olalı, aralarındaki ilişkiyi hiçbir ilişkiye benzetemiyordu. Bambaşka bir şeydi, yüreğinde çok farklı hisler yaratıyordu. Arel ile birlikte uyumak, uyanmak mükemmeldi. Onun sevişmek, öpüşmek harikaydı. Şakalaşmak, konuşmak ve onun hiç kesilmeden arka arkaya yaptığı konuşmaları dinlemek mükemmeldi. Hiçbir zaman karşı tarafı uzun uzun dinleyecek sabrı olmamıştı oysa!

Evden çıktıkları zaman bacaklarıyla artık harfler yazmayı başaran beden hoplaya zıplaya Kore restoranına doğru giden bedeni izlerken dudaklarında hiç silinmeyen gülümsemesi yerini koruyordu.

Aklında bazı şeyler vardı ama tam emin değildi, biraz daha beklemeye karar vermişti bu yüzden. "Bu zibidi birkaç haftaya siktir olup gidiyormuş. "

"Hangi zibidi? "

"Önüne bak! " Arnavut kaldırımın havaya kalkmış bir taşına takılan bedeni son anda yere düşmekten kurtarırken bir nefes verdi..Balığın sabahları yürümeyi unutması ve düşme tehlikesi geçirmesi günlük rutin olmuştu artık. "Şu sikko herif işte. "

"İki cümle, iki küfür. Söz verdin artık küfür yoktu! "

"Özür dilerim özür dilerim alışkanlık olmuş işte ana ne yapayım şu zibidiyi başka türlü anlatamıyorum, ceza niyetine ağzıma balık sürersin daha sonra. "

Arel gülerek sevgilisine kısaca sarıldı ardından birlikte hoplaya zıplaya restoranın yolunu tuttular...

Önüne bırakılan koca kaseden gelen buhar yüzünü bir hoş yaparken acı kokusunun resmen tadı vardı. "Bunu yiyebilecek miyiz ki? " diye mırıldandı şüpheli bir şekilde, acıyı hiç zorlanmadan yiyen sevgilisinin aksine o en ufak acıda kırmızı yanaklı su kaplumbağasına çok geçmeden kırmızı bir balığa dönüşüyordu.

"Yavrum sana sebzeli al dedim ama. "

"Evet ama sen acı yiyemediğim için benimle dalga geçtin ve ben seninle iddialaştım, şimdi geriye yüzmek olmaz. "

YAKAMOZ (BxB) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin