Bölüm 33

165K 7K 871
                                    

Lavin; elindeki telefonda duran bakışlarını kaldırdığında, evin içinden çıkan ve bahçede ilerleyerek kendisine doğru gelen Sarp'ı gördü. Ona dikkatle baktı. Onun sert yüz hatları kaşlarının çatılmasına neden olurken Sarp ona tamamen yaklaştı ve "Lavin." dedi. "Gidelim artık."

Henüz hava yeni yeni kararmaya başlamışken Sarp'ın bunu neden istediğini anlayamadı Lavin. Akşam ortamdakilerin yapacağı barbeküye katılmayı o da istiyordu oysa ki. "Ne oldu?" dedi merakla. "Erken değil mi daha, biraz daha kalsaydık?"

"Geliriz yine." dedi Sarp. "Hadi. Değiştir üstünü çıkalım."

O koltuğa yerleşirken; Lavin anlamaz bakışlarla omuz silkti ve üst kata çıkarak kendi kıyafetlerini giydi. Aşağıya geri döndüğünde diğerleriyle vedalaşan Sarp'ın koluna girdi ve kısa kısa hepsiyle konuştuktan sonra evin sahibi Rachel'la birlikte içeriye ilerledi. O sırada da hala barda oturan Tamay'ı gördü ve kendilerine başını çeviren genç adama gülümseyerek eliyle selam verdi.

"Gidiyor musunuz?" diye sordu Tamay bu hareketin üzerine.

"Evet gidiyoruz." dedi Lavin samimiyetle. "Memnun oldum tanıştığımıza, size iyi eğlenceler."

Tamay yerinden kalktı ve onun elini sıktı. "Ben de memnun oldum." dedi ellerini ceplerine geri sokarken. Sarp'a belirsiz bir baş hareketiyle veda etti ve yeniden Lavin'e baktı. "Görüşmek üzere."

Lavin gülümsemesini bozmadan yeniden Sarp'ın elini tuttu ve çıkışa ilerledi. Kendileriyle gelen Rachel'a her şey için teşekkür ederek samimiyetle sarıldı. Rachel da kendi numarasını ona verdikten sonra yeniden görüşmelerini isteyerek onları uğurladı ve eve geri girdi.

Lavin ise; arabaya bindiklerinde; yola çıkan Sarp'a halinden memnun bir şekilde baktı ve "Arkadaşlarını çok sevdim." dedi. Gerçekten de beklediğinden çok daha kafadengi çıkmışlardı. "Hepsi çok samimi insanlar." Gözlerini bir şey düşünür gibi yolda gezdirdi ardından. Gülümsemesini silikleştirdi. "Aranızda ne var bilmiyorum ama Tamay'ı da çok sevdim ben." diye devam etti. "Bence iyi bir çocuk."

Sarp yoldaki bakışlarını kısa bir süre Lavin'e döndürdü ve sonra yeniden, ciddi bir tavırla karşıya odaklandı. "Kötü biri olduğunu söylemedim zaten." dedi. "Sadece saçma sapan bir hayatı var. O yüzden de yeniden bana bulaşmasını istemiyorum."

Ikisi de sessizce yola odaklandılar bu konuşmanın ardından. Yolun büyük bir kısmı sessiz geçti. Bunun sonunda; giderek daha büyük bir karanlık yola çökerken eve çıkan ara yola girdi ve "Lavin..." dedi Sarp düşünceli bir şekilde. "Şu adrese yarın gidelim mi?" Bu soru sanki hiç düşünmeden bir anda dudaklarından dökülmüş gibi görünse de gerçek öyle değildi tabii ki. Aklı bütün bir gün, özellikle de tüm yol boyu bununla meşguldü. Oradan olabildiğince kısa sürede ayrılmak istiyordu artık. Tamay'ın karşısına çıkışı da; bu kararını tetikleyen en önemli etkendi.

Büyük bir şok dalgası bedenine yayıldı bu soruyla Lavin'in. Ciddi olup olmadığını anlamak için yanındaki Sarp'a bedenini çevirdi ve gözlerini büyüttü. "Ciddi misin?" diye sordu. Düşünceli bir baş haraketiyle aldığı onayla derin bir nefes aldı ve "Tamam." dedi. Sesi keyifli bir telaştaydı. "Eğer eminsen..."

"Eminim." Fazlasıyla net bir tavırla bu cevabı verdi Sarp. "Ne olacaksa olsun artık." Başka hiçbir şey söylemeden arabadan indi. Bu konu hakkında daha fazla düşünmek istemiyordu. Kararını kesin olarak vermişti.

Eve çıktıklarında; ışığı yakan ve çantasını bir kenara fırlatan Lavin'e baktı, bir an yerinde sabit kalarak. Ona doğru ağır bir şekilde yaklaştıktan sonra ise Lavin'i aniden kolundan tutarak sakince kendisine çekti ve bir anda dudaklarını onunla buluşturdu.

TutsakWhere stories live. Discover now