21-Ma Si Malimben

108 18 2
                                    

"Rüzgarın dağımda olsun, esmerliğin gecemde

öyle kal, sana sonsuz sarıldığımda"

Birhan Keskin

Şu kara gözleri ne güzel bakıyordu Cihan'ın. Böyle mutluyken, gülünce nasıl da kısılıyordu. Kırptığında nasıl birleşiyordu uzun kirpikleri. Ali gülümseyerek süzüyordu Cihan'ı, gözlerinde takılıp kalmıştı. O ise Mağruf'a doğru dönmüş, balayı anılarını dinliyordu keyifle.

Mağruf da döndüğü için uzun zaman sonra hep beraber buluşabilmişlerdi Çala'da eskisi gibi. Farklı olan şey Ali ve Cihan'dı. Her şeyi gizleyip eskisi gibi takılmanın zorluklarıyla tanışıyorlardı bu gece.

"Tanıştıracağım seni şu Nurla. Valla konuştuk durduk bütün tatil, çok yakıştırıyoruz sizi." diyerek Ali'nin omzuna vurdu Mağruf.

Ali yüzünü Cihan'a çevirdiğinde sert bakışlarıyla karşılaştı. Aralarında oturan Selim de hoşnut olmamıştı bu konuşmadan Nur'dan hoşlandığı için, yüzünden belliydi.

Ali alaylı bir şekilde güldü.

"Bütün balayı bunu konuştuysanız sıkıntı var demektir."

"Yahu cidden taktık kafaya diyorum bak. Yarın akşam bize gel, onu da çağıracağız. Tanışın bir bakalım."

"Ben hala koç burcuyum yalnız." diyerek konuyu uzattı Ali. Cihan'ın zaten bakışlarına eriyordu, öfkeli gözlerini biraz daha görmek istedi.

"Taş gibi çocuksun, siktir et burcu murcu. Zaten hoşlanıyor senden."

Ali sadece gülümseyip cevap vermedi. Gözlerini yine Cihan'a çevirip baktığında o başka tarafa dönmüş, birasından bir yudum alıyordu öfkeli bir şekilde.

"Yarın geliyorsun değil mi? İtiraz istemiyorum." diyerek üsteledi Mağruf.

"Abi beni boş ver sen. Bak Koray var, Selim var, onlara bul birilerini."

"Yıllarca denedik herhalde, ama malzeme belli."

"Siktir lan oradan." diye çıkıştı Koray.

"Yalan mı be? Kaç kez denedik olmadı. Bir tek Cihan kendi işini kendi hallediyor."

Mağruf'un bu sözünün üzerine Selim Cihan'a dönüp biraz kısık sesle "Ne oldu o iş? Çözdün mü problemi?" diye sordu. Ama herkes duyduğu için dikkatler üzerine çevrildi birden.

"Ne problemi?" diye sordu Koray.

Cihan ters ters Selim'e bakmaya başlamıştı. Arkadaşlarının daha Elif konusundan haberleri bile yoktu çünkü.

"Bir şey değil ya, boş verin." diye geçiştirdi.

"Bizden mi gizliyorsun, anlat neymiş problem?" derken Ali hem merakla hem de sinirle Cihan'a bakıyordu.

Cihan derin bir nefes aldı, konudan nasıl kaçabileceğini düşünüyordu. Ama Selim buna fırsat vermeden konuşmaya başladı.

"Cihan kusura bakma da, biliyorlar Elif konusunu. Ben anlatmış bulundum."

"Aferin sana."

"Niye gizledin falan olaylarına girmiyorum da sorun ne onu anlat, çözüm bulalım." dedi Mağruf.

"Sorun falan yok abi ya." deyip aslında ilişkilerini de bitirdiğini söyleyecekti Cihan. Ama Selim biraz fazla içmişti ve gevezeliğine engel olamayıp sözünü kesti.

"Şu malum tepenin problemi kardeşim." diye cevapladı Mağruf'un sorusunu.

"Ha anladım, günah tepesi mi?" deyip güldü Mağruf.

Daçxuri / Ateş (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin