İyi okumalar,
yorum yapmayı unutmayın....
[Lana Del Rey - Born To Die]
"Sence uzayda kediler var mıdır?"
Eda'nın uykulu sesi Bartu'nun kulaklarına vardığında, hasta yatağında rahatsızca kıpırdanan genç oğlan yanında uzanan dokuz yaşındaki kuzenine döndürdü başını ve koyu kahverengi gözlerini başında desenli dandanası olan küçük kıza dikti.
"Genelde sorulan soru şu olur; uzayda uzaylılar var mı?" diye düzeltti Bartu.
"Kediler uzayda olunca zaten uzaylı sayılmıyor mu?"
Bartu güldü. "Sanırım oluyorlar."
"Bence varlar." dedi Eda, ve ortalarında oturan koca turuncu kedinin başını okşadı. "Megatron da uzaydan geliyor, adı üstünde, Megatron."
Kumral genç derin nefes alıp verdi ve gözlerini kuzeninden çekip ortalarında yer alan kediye dikti. Doğuhan'ın onu bir gün elinden alacağını, kuzeninin de kediyi bir daha göremeyeceği için üzülüyordu. Bu böyle devam edemezdi, bunu o da biliyordu ve er geç kediyi sahibine geri iade etmek zorundaydı.
Fakat küçük kızın gözlerindeki ışıltıyı ancak bu kedi var edebiliyordu.
Bartu, Eda'ya baktı. "Başka kedi ister misin?"
Eda yerinde doğrulup abisine döndü kocaman gülümseyerek. "İki tane mi kedimiz olacak?" diye sordu, büyük bir heyecan ile.
Bartu başını iki yana salladı. "Hayır, bunun yerine başka bir kedi."
Küçük kızın yüzü düştü saniyesinde. "Ben Megatron'u seviyorum ama! Onu vermeyelim!" dediğinde, Bartu da uzandığı yerden doğruldu ve kuzeninin gözlerinin içine baktı.
"Ama onu vermek zorundayız." dedi Bartu, sakinliğini koruyarak. "Sahibi çok üzülüyor ve özlüyor."
"Ama o bahçede tek başına dolaşıyordu!"
Eda kediyi güç bela kucaklayıp hastane yatağında bağdaş kurduğu bacaklarının üzerine yerleştirdi. Narin küçük eliyle turuncu kedinin başını okşamaya başladığında, kedi mırıltılar halinde sevilmenin keyfini çıkardı.
Megatron, yani gerçek adıyla Fırfır evden kaçtığında günün birinde kendisini hastane bahçesinde bulmuştu ve onu gören Eda ise gizli bir şekilde hastaneye sokmuştu.
Bartu ise o gün Eda'yı ziyaret ettiğinde odasında duyduğu miyavlama sesiyle küçük kuzeninin sırrına ortak olmuştu.
Eda hastanedeki yetkililere söylememesi için abisine yalvarmak zorunda kalmıştı kediyi dışarıya attırmamak için ve uzun uğraşlar sonucu da bunu başarmıştı; Fırfır öğleden akşama kadar hastanede, sonra da geceleri Bartu'nun öğrenci evinde yerini alıyordu.
Bartu'nun düşüncelerine göre Fırfır'ın görevi büyüktü; kedi, Eda'ya hiç olmadığı kadar iyi geliyordu.
"Abi, lütfen..." Eda'nın yalvaran ses tonu ile transtan çıkan Bartu iç çekti. "Megatron bizimle kalsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kedimi Ver Bana [GAY]
Teen Fiction[TAMAMLANDI] 053*: Senin kedin mi bu? Doğuhan: Evet, rica etsem atacağım konuma getirebilir misin? Ya da sen at ben geleyim. 053*: İşte o imkansız. Doğuhan: Ne demek imkansız? 053*: Artık benim kedim. Bb. Doğuhan: Ne?