Kedimi Ver Bana [GAY]

🐈 16 - Baktın Mı?

İyi okumalar,
yorum yapmayı unutmayın.

...

"Megatron geliyor!!"

Eda, koca kediyi kucaklayıp geniş hastane odasının içinde kendi hayal dünyasındaki uzaylı istilasına önderlik ediyordu. O sırada Doğuhan ve Bartu ise onun yatağında oturmuş, küçük kızın kediyle olan aksiyonunu izliyordu ve Fırfır'ın yüzündeki şaşkın bakışlara gülmeden edemiyorlardı.

Gece boyunca yaptıkları tek şey buydu; gülmek.

Yatakta arkasına yaslanan Doğuhan başını yana çevirmesiyle Bartu'nun yan profiliyle karşılaştı. Gözlerindeki yoğun ışıltılar geceyi aydınlatan yıldızlardan bile fazlaydı, dudaklarındaki büyük gülümseme ise ışıltıların varlığını destekler nitelikteydi. Kardeşi olarak gördüğü kuzeninin mutlu olmasına mutlu olan, onun için her şeyi yapmaya razı olan, yapabilse küçük kızın hastalığını kendisine almak isteyen bir genci gördü Doğuhan... kızmanın bir anlamı yoktur belki de, diye düşündü ve önüne döndü.

"O gerçekten Fırfır'ı seviyor." dedi Doğuhan. "Şimdi elinden alıp eve götürsem vicdan azabı çekeceğim neredeyse."

Bartu kıkırdadı. "Kendine fazla yüklenme."

Doğuhan derin nefes alıp verdiğinde, tekrar Bartu'ya baktı ve onun da kendisine baktığını ve göz göze geldiğini gördü. Yüzlerinin haddinden fazla yakın olduğunu fark eden Doğuhan başını birkaç santim geri çekti ve boğazını temizledi, Bartu ise gülümsemeye devam etti. Dışarıdayken zorlama bir gülümsemeye sahipken, Eda'nın yanında gerçek bir gülümsemeye sahipti ve Doğuhan gerçek olan bu gülümsemenin ona daha çok yakıştığını düşündü.

Bartu, "Neden dudaklarıma bakıyorsun?" diye sordu.

Doğuhan ondan gelen soru ile birlikte gözlerini art arda kırpıştırdı ve yüzüne baktı, daha kendisinin bile farkında olmadan Bartu'nun dudaklarına giden gözlerine küfretti.

"Ne?"

Bartu gülmeye başlayıp başını iki yana salladı. "Öpmek istersen söyle, hayır demem."

Kaşları havalanıp önüne döndü. "Ben..."

"Gay değilsin, biliyorum." diyen Bartu ile, Doğuhan dudaklarını birbirine bastırdı. "Ama sorun değil ya... alışığım ben."

"Nasıl yani?"

"Lisede hoşlandığım çocuk da heteroseksüeldi." dedi Bartu, fısıltıyla. "Çok yakışıklıydı, uzun boyluydu, yüzücüydü, kültürlüydü ve herkesle de arası iyiydi. Benimle de arası iyiydi, nazik ve iyimserdi benimle konuşurken, en ufak yardım gerektiğinde bana gelirdi çünkü koskoca okulda onun ilgilendiği şeylerle ilgilenen tek kişi bendim. Ama karakteri sandığımdan daha kötü çıktı benim için. Anlık bir gaz ile gidip ona açıldım, o ise tam burama..." deyip elmacık kemiğini işaret etti. "...yumruğunu geçirdi."

Doğuhan kaşlarını çattı. "Orospu çocuğu..."

"Aynen öyle." dedi Bartu gülerek. "Bana 'siktiğimin şişko götvereni' dedi."

Gülümsemesi yavaş yavaş soldu ve başını dik tuttu.

"O günden sonra gay olduğumu okula yaydı ve okuldan kaydımı aldırmak zorunda kaldım. Daha on altı yaşındaydım." dediğinde, Doğuhan'a baktı. "Kilomla hiçbir derdim yoktu bu arada, ben kendimi gayet iyi görüyordum ama... tüm okul o olaydan sonra aşırı üstüme gelince kendimi zayıflamaya adadım, o ucubeden daha iyi bir vücuda sahibim şimdi."

"Evet, farkındayım."

Bartu başını yana eğdi. "Sen beni baya bi' stalkladın yani?"

Doğuhan başını hızla iki yana salladı panik yaparak. "Hayır, hayır... ben seni ilk görmeye geldiğimde zaten çıplaktın."