oy ve yorum atmayı unutmayınız!!
bir önceki bölümün sınırı dolmamasına rağmen atıyorum kıymetimi bilin 🥺
yorum sınırı:100
.
"GS storedan forma alalım iş bitsin." Barış'ın dediğine alayla gülüp seçtiğim bir bebek kıyafetini daha kucağına bıraktım. "Ne gülüyorsun? İrfan abiden ala cimbomlu mu var?" Zara'nın erkek bebek reyonunu hatmettikten sonra kasaya yöneldim. Barış ise bir köle edasıyla arkamdan aldıklarımı taşıyordu.
"Gözde'de evinin eşiğinden sokardı zaten Galatasaray formasını." Barış'ın elindekileri almaya çalışınca bana engel olmuştu. "Ben hallederim sen gez." Kaşlarımı çatıp elindeki almak için atıldım.
"Benim hediyelerim ya onlar. Ben alacağım." Barış omuz silkip kıyafetleri görevliye vermişti. Hızlı davranıp kendi kartımı çıkarttım ve ondan önce kartı okuttum. "Ben alacağım dediysem ben alırım." Barış bir iç çekip yüzünü sıvazlamıştı.
"Seninle bir daha kasaya gelenin." Demiş devamını getirmeden kasiyerin uzattığı poşeti almıştı. Mağazadan çıktığımızda hemen koluna sarılmış alttan alttan sevimli olduğumu düşündüğüm bir şekilde ona bakmaya başlamıştım.
"Ama aşkım sen aldın zaten hediyeni."
"Senin benimi var Kamer? Ben varken sen o güzel ellerini cebine atmayacaksın. Tamam mı?" göz devirip susması için başımı olumlu anlamda sallamıştım. "O gözlerini oyarım senin." Demişti gülerek. Bense daha fazla ciddi kalamayıp kolunu bırakıp yandan bedenine sarılmıştım.
"Kıyabilecek misin bu boncuk gözlere?" demiştim gözlerimi kırpıştırırken. Sırıtan ifadesi daha da büyürken o koca eliyle yüzümü mıncırmıştı. "Ya sildin bütün makyajımı." Diye yakınmayı da ihmal etmemiştim.
"Oh iyi yapmışım. Aferin bana." Sarmaş dolaş alışveriş merkezinde dolaşırken yanımızdan geçenler dikkatlice bize bakıyordu. Barış her ne kadar şapka ve gözlük ile gezse de yakından tanınıyordu.
"Ya pardon acaba fotoğraf çekilebilir miyiz?" diye yanımıza yaklaşan üçlü bir kız grubu ile derin bir nefes almıştım. Erkeklerle isterse sabahtan akşama kadar fotoğraf çekilebilirdi ama bir kız bunu istediğinde cinler tepeme çıkıyordu.
"Tabi ki." Demişti Barış gülümseyerek. Kimseyi kırmamaya çalışıyordu ama beni burada delirtiyordu. "Sevgilim sen çeker misin?" diyerek kızlardan birinin telefonu göstermişti. Yalandan bir gülümseme takınıp kızın elinden telefonu aldım.
"Çekeyim." Fotoğrafı çekerken kızın kolu Barış'ın koluna değmeye başlamıştı. Niye bu kadar yakın duruyordu ki? Sevgilisi olan adama bu kadar yaklaşılır mıydı?
Fotoğraflarını çektikten sonra Barış hemen aralarından çıkıp yanıma geçmişti. Kıza telefonunu geri uzattığımda bana gülümsedi. "Çok teşekkürler." Demişti içlerinden biri. Barış ise başını eğmiş, "Rica ederim." Demişti. Ele ele yürümeye devam etmiştik.
"Kızlarla fotoğraf çekilmesen çok mu ayrımcı olursun?" usul usul dediğimle Barış yüksek sesle kahkaha atmıştı. "Ya gülmesene. Şaka yapmıyorum."
"Bebeğim benim gözüm senden başkasını görmüyor." Bildiğim bir şeyi söylediği içim omuz silkmiştim.
"Biliyorum... Hele bir görsün zaten o zaman o bal gözlerinden eser kalmaz."
"Sen oymazsan benimkileri ben oyarım seninkileri mi diyorsun?" hala alaylı çıkan sesi ve söylediği cümlenin komikliği ile güldüm.
"Kafiyeli cümle mi kurdun sen az önce? İyice geliştirdin kendini."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayvansal Aşk / Barış Alper Yılmaz
Fanfiction"Bir bilsen ne kadar zamandır şunun hayalini kurduğumu." Şakağıma doğru bir öpücük daha kondurdu. "Seni doyasıya öpüp koklamayı." Ardından yanağıma indi öpücükleri. "Geldin ve beni dünyanın en mutlu adamı yaptın." Dudağımdan da öpüp alınlarımızı bir...