TAKİP

TAKİP-12

Multimedya da Cansel

Yeni bir güne merhaba diyerek tabi ki uyanmadım. Bildiğiniz sızlanıyordum ama okula gitmeliydim burası kolej değildi kalırdım sınıfta, sabahleyin bunları düşünmek istemediğim için hızlıca dolabıma doğru ilerleyip siyah yüksek bel pantolonumu üzerine de gri kısa t-shirtümü giyip sonbaharda olduğumuz için upuzun bol sarı ceketimi giyince hazırdım. Saçlarımı açıp yüzümü yıkadıktan sonra sadece göz kalemi ve rimel çekip odadan çıktım. Çanta işimi yeni gelen yardımcılara yaptırıyordum. Onun için hemen sofraya oturdum, benim yemeklerimi Zeruş yapıyordu aslında bütün herkesi yemeklerini Zeruş yapıyordu diğerleri ise temizlik işindeydi. Kahvaltımı bitirip Zeruş'a "Teşekkür " ettikten sonra etrafa bakındım. Tuğçe ve babam hala uyanmamışlardı galiba , bugün güne güzel başlıyordum o zaman hızlıca gri botlarımı giyip çantamı aldıktan sonra, kırmızı paltoma baktım. Bugün onu giymeyecektim, hemen siyah montumu giyip araba anahtarımı ve cüzdanımi aldıktan sonra evden çıktım. İki gündür telefonsuzdum ve takipçimden neler geldiğini çok merak ediyordum. Kaya ile görüştüğüm için kızmışmıdır ki o sırada "Hüma !" diye bağıran Cansel'in sesini duyunca kafamı ona çevirdim onu da özlemiştim. Hemen gülümseyip "Cansel " dediğim de demir kapıyı açmıştım. Yanıma gelip sarılınca ben de ona sarıldim. "Nihan'la barışmışsınız çok sevindim" diyince gülümseyip "Hadi ben bırakayım seni " dediğim de kafasını sallayıp arabaya doğru ilerledik Nihan'da zaten kapının önüne arabaya bindiğimiz an çıkmıştı. Cansel öne oturduğu için Nihan arkaya geçmişti."Ee kızlar hayat nasıl ?" diye sorduğum da "Benim sıradan" diye ilk Nihan cevapladığın da gülümsedim benim ki de anormaldi "Benim de sıradan ama bir şey var!" diye heyecanla konuşunca Cansel "Neymiş o ?" diye sordum bende "Okul böyle arada sırada para bulursa bizi kampa götürüyor biliyorsun ya Nihan, galiba yine para bulmuş, üç gün sonra kamp var dediğin de Cansel gülümsedim "Ee gidiyor muyuz?" diye sorduğum da "Aslında annemler pek istemiyor ama sen gidersen ikna edebiliriz " dediğin de Nihan aklıma bara gittiğimiz zaman geldi " Nihan sen, benim takipçimi gördün mü bar zamanı?" diye başka bir konudan sorunca "Aslında sadece bir şeyi hatırlıyorum kahverengi saçları vardı " dediğin de morali bozulmuştu biraz "Tamam ya konu değişsin" dediğim an okula gelmiştik. Cansel ve Nihan kendi aralarında konuşuyorlardı ben ise takipçimi düşünüyordum. Kahverengi saçları,uzun boyu ve fit bir vicudu vardı bu kim olabilirdi ki?"Hüma ne duruyorsun orada" dediğin de Nihan hızlıca onlara doğru yürümeye başladım. Bu düşündüklerimi onlara söyleyip morallerini bozmak istemiyordum. Okulun içine girdiğimiz de herkes bana garip bir şekilde bakıyordu Cansel ve Nihan'da farketse de konuyu açmadılar. Yapmadığım bir şey için bu kadar iğrenç bir duruma düşmek çok kötü herhalde takipçimde bundan bahsetmişti. Kaya'nın grubundan kesinlikle uzak durmalıydım. Hem Kaya'nın bir sevgilisi de vardı,aslında sevgilisi olan birisine nasıl böyle bir şeyi yakıştırıyorlar ki. "Ben kaçar !" diyen Nihan'ın sesini duyunca gülümseyip el salladım. Cansel ile birlikte sınıfa girdiğimiz de çoğu kişinin bakışları bize döndü olamaz ya bu kızlar nasıl anlattılar olayıda bu kadar vahim durumum. "Takma,unutulur bir kaç güne " dediğin de Cansel kafamı salladım başka ne diyebilirdim ki. Sıramıza oturduğumuz da kimseye bakmadan kafamı eğip deferimi karalamaya başladım. Tam o anda sıraya konulan ellerle kafamı kaldırıp kim olduğuna bakacaktım ki Kaya'yı görmemle şaşırdım. Bütün sınıf bize bakıyordu ,bu şimdi neden buraya gelmişti ki "Telefonunu bende unutmuşsun " diyip telefonumu sıraya bırakınca herkesden "Ooo" sesleri yükselmeye başladı. Ben ise kırmızı olmaya başlamıştım. Kaya gülümseyerek sırasına oturunca, kafamı yine yere eğdim. Aslında bu okulun da kolejden bir farkı yoktu orada ki her şey sahteydi burada ki de bana göre sahteydi. Ya da bende bir sorun vardı, kendime kaç defa söz vermiştim ezilmeyeceğim kafamı eğmeyeceğim diye ama yine yapamıyordum. Cansel'e baktığım da o da kafasını yana yatırmış bana bakıyordu "iyi misin ?" der gibi ben de kafamı yana yatırıp telefonumu açtım. Şarjı hala vardı , bir kaç tane bildirim gelmişti ama mesaj yoktu. Nasıl olur ya üç gündür takipçim bana mesaj atmamıştı ya Kaya'da olduğunu biliyordu telefonumun ya da... Tam o anda mesaj gelince hemen açtım. "TELEFONUNA KAVUŞMUŞSUN" yazısını okuduktan sonra şunu anladım takipçim bir yerlere kamera koymamıştı, takipçim benimle aynı yerlerde bulunuyordu hem de dikkat çekmeden.

°°°°°°
"Nihan ya alışverişe çıkalım mı?" diye sorduğum da "Babamın durumunu biliyorsun onun için ben çıkmayacağım" dediğin de Nihan kaşlarımı çatıp "Senin paran benim param mı var ,aşk olsun Nihan" diye sahte sitem ettiğim de gülümseyip "O zaman çıkalım " diye sevinçle konuşunca gülümsedim kuzenimi seviyordum. "O zaman kampta giyceklerimizi alırız bugün" diye konuşunca kafasını salladı. Ayağa kalkıp dolabıma gittiğim de Nihan telefonu ile ilgileniyordu. Dolabıma bakıp uzun siyah tulumumu giyip içine de beyaz kısa kollu t-shirtümü giydim. "Kızım üşürsün kısa kolluyla " dediğin de Nihan "Ceket alıcağım" diyip ceketlerime bakmaya başladım. Pofidik bosbol bebek mavisi yün ceketimi giyince hazırdım. "Nihan hadi gidiyoruz" dediğim de kafasını sallayıp telefonunu cebine attı. "Senin Tuğçe nerde bu arada?" diye sorunca Nihan aklıma Tuğçe geldi gerçekten neredeydi bu "Bende bilmiyorum sabahtan beri yok,dur Zeruş soruyım" diyip hızlıca merdivenlerden indiğimiz de mutfağa doğru ilerledik. Kendi çapında şarkı söyleyen Zeruş'a gülüp "Böö!" diye bağırdığım da "Eşek sıpası benimi korkutuyon" dediğin de gülüp yanaklarını sıktım. "Zeruşcum akşam döversin acelemiz var ,ha bu arada Tuğçe nerede ?" diye asıl sorumu sorduğum da Zeruş'a "Sabahleyin erken saatlerde,baban uyanmadan ben gidiyorum diyip evden çıktı bir daha da gelmedi " dediğin de Zeruş Tuğçe'nin ne yaptığını merak ettim."Evden kaçmış olmasın, altınları falan almış daha sonra kaçmiştır belki" diyince Nihan göz devirdim Tuğçe bir kaç altınla asla bu evden gitmezdi ,onun kesin başka planları vardır. "Aman Tuğçe'nin derdi bizi mi gerdi neyse biz alışverişe gidiyoruz Zeruş" dediğim de kafasını sallayıp yemeğini karıştırmaya başladı. Nihan'la ikimiz mutfaktan çıktıktan sonra o lacivert montunu ben ise beyaz kabanımı giyip dışarı çıktım. Ayağımda siyah botlar vardı Nihan'ın ise Ugg ları vardı. "Hava iyi gibi değil mi?" diye sorduğum da "Aynen güzel " diyip arabaya bindiğin de ben de binip kontağı çevirdim. "Hüma ,bugün okulda bir olay yaşanmış senle Kaya arasında " dediğin de Nihan "konuşmak istemiyorum " diyip kestirip attım. Kaya'nın k sini duymak istemiyordum. "Hem onun bir sevgilisi var, nasıl böyle şeyler söyleyebiliryorlar ki " diye konuştuğum da Nihaaan şaşırıp "Kaya'nın mı sevgilisi var?" diye sorunca "Evet Nihan Melisa diye kız var ya o " dediğim de Nihan gülüp " Melisa seni kandırmış baya,Melisa kim Kaya'nın sevgilisi olmak kim" dediğin de Nihan sebepsiz yere mutlu olmuştum. Salak mıyım ben ya neden mutlu oluyorsam "Bu arada senin takipçi ne yapıyor?" diye sorunca Nihan "Valla hiç mesaj atmıyor galiba sıkıldi benden ,ben olsam bende sıkılırdım" dediğim an ikimiz de gülüştük "Bu sokağa gir daha kısa yoldan çıkarız" diyince Nihan bir şey söylemeden dediği sokağa girdim. "Şuralarda bir yerlerde bar var,hızlı git orada " dediğin de "Bravo Nihan, uun olsaydı yol da bar sokağına girmeseydik " diye hayıflanınca "Tamam ya,başka zaman oradan gireriz " diye konuyu kapatınca sessiz kaldım. Barın oraya yaklaştığımızı belli eden sesleri duyunca hızlı sürmeye başladım.Aniden karşıma frene bastım. Sokakta fren sesi yankılanmıştı ve ben korkudan ölecektim. Hemen aşağıya inip siyah kısa şortu ve büstiyeri ile bir kadın gördüğüm de birisine benzettim. Kadına çarpacaktım ama o hala adam derdindeydi "Hanımefendi iyi misiniz?" diye sorduğum anda Tuğçe'yi görmemle donup kaldım onun da eli adamın omzundaydı. "Tuğçe!" diye bağırdığım da sanki şoktan çıkmış gibi elini adamdan çekip "Senin burada ne işin var?" diye sorunca sinirlenip "Onu bunu bırakta sen nasıl benim babamı aldatırsın ya !" diye bağırdım tekrar.Bütün herkesin gözü bizim üzerimizdeydi ve nihan'da araban çıkmıştı. "Bana bak, bunu babana söylemeye falan sakın kalkma " diye tehdit savurunca dayanamayıp üzerine atladım. Yanında ki adamda kaçmaya başlamıştı, Tuğçe'ye güzelce çizikler atarken Nihan'da saçını çekip ısırıyordu kimin kuzeni be "Bayanlar!" dediğin de bir erkek ses kavgayı bırakıp ona döndük. Kaya her zaman karşima çıkmak zorunda mıydı "Yine mi sen?" diye sorduğum da beni takmayarak bize doğru ilerlemeye başladı. Bir ara havalandığımı hissetmiştim. Kaya bebi Tuğçe'nin üzerinden almıştı ,tabi ben durur muyum "Bırak beni,onu döveceğim" diye konuşunca ağzımı eliyle kapayıp "Şimdi buradan gidiyorsun " diye sessiz bir tehdit savurunca tek kaşımı kaldırıp "Gitmezsem" dediğim de gülümseyip "Böyle bir seçenek yok " diyip arabaya doğru ittirdiğin de beni herhalde Nihan'a güvenerek ben de Kaya'yı ittirdim tabi ittirmek sayılıyorsa yerinden kıpırdamadı "Kızım bas git,senlemi uğraşacağım bir de " dediğin de "Uğraşma o zaman ne bulaşıyon ?" diye bağıark soru sorunca "Buralar benim yerlerim böyle salak kavganızı izlemek zorunda kalmasın dedim " diyince "Hı hı" demeye başladım bu normalde sinir ederdi insanları ama Kaya gülüp "Bu hi hıyi acaba şu meşhur takipçine yapabilecek misin ?" diye sorunca "Saçma insanlara bunu yapıykrum ona yapmam" dediğim de kısık sesle "O zaman durman lazım" diyince ...

Umarım beğenirainiz swvgili okuyucular vote ve yorum yapamayı unutmayın☺