15.Bölüm: "Seni seviyorum Savaş Demir!"

890 99 138
                                    

Multimedya:Yeşim ve Kuzey

Asudesman'a ithafendir.

Yazım hatalarını görmezden gelin çünkü hâlâ bilgisayarım bozuk o yüzden anlayış istiyorum incir prenseslerim ve prenslerim:)))

Bekledim...Ölümü beklerken aşık olmaya değer bir kız olmayı bekledim.Bekliyordum da.Peki ya Savaş bana aşık olmayacağını dediği halde neden illede o olsun istiyordum? Burada bir çelişki vardı. Pek âlâ bir başka insan da bana aşık olabilirdi.

Ama neden Savaş her defasında yüzüme'aşık olmayacağını 'vurduğu halde diretiyordum?

Aslında cevap basitti.Umut ediyordum.Doktorum bana nasıl ki umut etmemem gerektiğini söylüyorsa içimdeki ses biraz...biraz daha bekle diyordu.

Madem aşık olmayacaksın Savaş Demir neden küçük kalbime umut aşılıyorsun!

Madem aşık olmayacaksın Savaş Demir neden gülümseyip kalbimi ısıtıyorsun!

Madem aşık olmayacaksin Savaş Demir neden alışırken alıştırıyorsun!

Madem aşık olmayacaksın Savaş Demir neden arıların hızlanıp canımı yanmasına izin veriyorsun!

Madem aşık olmayacaksın Savaş Demir neden sana sarılırken dünyanın en mutlu insanı gibi hissettiriyorsun!

Madem aşık olmayacaksın Savaş Demir neden seni seviyorum! ?

Eğer bana gelip tekrar sorarsan beni seviyor musun diye, işte o zaman sorunun cevabını verirdim.Biliyordum artık! Ben seni seviyordum.

Yanındayken özlermiş insan sevdiğini öyle derdi babam.Şuan sana sarılıyorum ama seni özlüyorum.

Sevmek ve aşk tamamen farklı kavramlardi benim gözümde.

Aşk; onu her gördüğünde kalbinde oluşan heyecan dalgasıydı.Tabiri caizse denizin kıyıya vurması kadar güzel bir tabloydu.Ancak aşk bu kadardı işte. Belli bir süreden ibaretti.Savaşa da o gece dediğim gibi hevesten ibaretti.Tüm duyguları birarada, yoğun bir şekilde yaşarsın taki...yeni birine aşık olana kadar ya da hevesin geçene kadar.

Sevgi; en masum, en saf , en güzel duyguydu.Sevgi de nefesin yetene kadardı. Ben Savaşı seviyordum.Ona aşık olmuştum ama sevgim daha ağır bastı. Sevgi; biraz sadakat , biraz mutluluk ve hatta biraz aşk barındırıyordu.

Insanlar bunu anlamayacak kadar korkaktı.Sevemeyecek kadardı.Ama ne vardı biliyor musun? Bu duygu...çok güzeldi.

Belki biraz acıtırdı ama yaşamaya değerdi.

Seni seviyorum Savaş Demir çölüme yağmur olup geldin.

Seni seviyorum Savaş Demir ölümüme çare gibi geldin...

"Biliyorum bu romantik sahneyi bozdum ama artık içeri girmelisiniz."Biraz düşündükten sonra başını sağa sola salladı. "Vazgeçtim. Siz ikiniz sırılsıklam olmuşsunuz. Eve gidiyorsunuz ünal beyi ben hallederim. "Fatih hocaya gülümseyip geri çekildim. Savaş ise cevap vermedi onun yerine kafa sallayıp bileğimi tuttu be otoparka ilerletti.Eli Eli sıcaktı benim elimim aksine ya da bileğimin.Birden ürperdim.

"Teşekkürler. Hoşçakalın hocam!"diye bağırmayı ihmal etmedim.Savaş bileğimden tutarken umursamadan anın keyfini çıkararak onu izledim.Kaşından, kirpiklerinden sular akıyordu o gene kusursuzdu.Sanırım onun tanımı kusursuzdu.

"Beni kaçıracak mısın? "diye sordum Savaş bana bakmazken.Yamuk bir gülümseme yolladı bana ama cevap vermedi.Bari dağ evine falan kaçırsaydı.En azından klasik bir sahneyi daha yaşardık. Arabanın önüne geldiğimizde bileğimi bırakıp arabaya bindi.

İNCİR MASALIWo Geschichten leben. Entdecke jetzt