40.Bölüm:"İncir Masalı."

657 73 30
                                    

Hemen yazıp paylaşmak istedim.Daha önce çok beklettiğim içindi.Ve bir sonra ki bölüm Murattan olacak haberini olsun.İyi okumalar.Ve şarkıyı  unutmayın.

Ben hiçbir zaman istemediğim bir şeyi yapmamıştım.Yaptıysam haklı sebeplerim vardı.Belki de ilk kez bir şeyi bu denli yapmamak istemiştim.Gideceğimi söylemem istediğim ve yapacağım anlamına gelmezdi.İnsanlar kuşlar kadar özgür olmak isterdi ama kimse göç edecek kadar cesur değildi.Kanatlarım olmasa da hep uçmuştum.

Hayallerimle birlikte bulutların üzerinde ufak bir gezintiye çıkmıştım.Şimdi o eğlence bitmişti.Belki de masal bitmişti.Bu uçak benim sonum olabilir miydi?

Sevdiklerim bana gitmemi söylemişti.Öleceğimi öğreniyorlardı ve düşündükleri tek şey bencil davrandığımdı.Ben çok üzüleceklerini ve üzerime titreyeceklerini düşünmüştüm fakat öyle olmadı.Git demişlerdi.Benden nefret ettiklerini dile getirmişlerdi.

Onlara kızmak üzereyken kendimi sürekli frenliyordum.Olmaz Hayal!Saçmalama Hayal!Onları düşün,onlar da haklı.Sürekli haklı yanlarını aradım.Acaba onlar da bana hak veriyor muydu?

Eğer hak verselerdi şuan gözü yaşlı bir şekilde bulutların arasında uçuyor olmazdım.

Hiç olmadığım kadar bitmiş, tükenmiş ve çaresiz hissediyordum.Var ile yok arasındaki bir salıncakta sallanırken düşmüştüm ve bayılmıştım.Kimse uyandırmamıştı beni.Çok hızlı sallandığım için suçlanmıştım.

Kolumdan sarsıldığım zaman gözlerimi kurulayarak yan tarafıma döndüm.Yanımda yaşlı bir amca oturuyordu.Dudaklarını kıpırdatıyordu ve hiçbir şey anlamıyordum.Acaba benimle dalga mı geçiyordu?Neden konuşuyor gibi davranıyordu?Hala garip garip bakarken ona kağıda bir şeyler yazmaya başladı.

Önüme döndüğüm zaman tekrar sarstı.Yaşlı adama döndüğümde elindeki kağıdı ısrarla uzattı.Kağıdı alıp okuduğumda şaşırmama engel olamadım.

'Sağır mısın?'

"Ben sağır değilim.Neden dalga geçiyorsunuz benimle?"dediğimde yaşlı adam kaşlarını çatarak tekrar dudaklarını kıpırdatmaya başladı.

Hala ona boş boş baktığımı fark eden adam kötü kötü bakarak host'a seslendi.Aslında sadece dudaklarını kıpırdatmıştı.Genç host bize doğru gelirken birkaç kişinin kafası bize dönmüştü.Belki de adam dilsizdi.

Genç host yaşlı adam gibi dudaklarını kıpırdattığın da benimle dalga geçtiklerini anlayarak önüme döndüm.Birkaç dakika sonra tekrar sarstı yaşlı amca beni.Bu sefer de yaşlı adam yerine host onun görevini elinden almış dalga geçiyordu.

"Dudaklarınızı kıpırdatmak yerine konuşmayı deneseniz?Annem insanlarla dalga geçmenin ayıp olduğunu söylerdi."dediğimde şaşkın şaşkın bakan host'a tekrar bir şey söyleyecekken aklıma annemin gelmesiyle dudaklarımı birbirine bastırarak arkama yaslandım.

'Ben senin annenim annen! Neyini eksik ettim ben senin?Yazıklar olsun sana!Hiç mi sızlamadı vicdanın yalan söylerken?Bu kadar insanı kandırdığın için kendinle gurur duyabilirsin kızım.Seni sevmi...'

'Anneciğim hayır! Lütfen söyleme öyle!Beni seviyorsun biliyorum.Muratta seviyor!'

Belki de en büyük hayal kırıklığımdan biriydi annemin sözleri.Doğduğum günden beri kulağıma beni sevdiğini fısıldamasını beklerken duyduklarım...Bazı geceler kapımı bilerek açık bırakıp uyurdum.Saatlerce annemin gelmesini beklerdim.Birkaç sefer gelmişti annem.Üzerimi örtüp alnımdan öperdi ama hiç sevdiğini söylemezdi.

Onlarca insanın ağzından duysa da bu iki kelimeyi yetmemişti bana.

Elimin tersiyle yüzümü silerken başımı eğmemle dizlerimdeki ufak not kağıdını fark ettim.Kağıdı elime alıp yaşlı amcaya baktım.Tedirgin bir şekilde dudaklarını kımıldatıyordu.Üstelik şimdi host ve birkaç hostes başıma üşüşmüş aynı şeyi yapıyordu.

İNCİR MASALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin