Double Zengin

üçgen

" Özür dilerim emre çok hem de çok özür dilerim "

" gel buraya ya " dedi. Hic te zor olmamıştı. Hemen iceriye girdik. Paketten Playstation çıkmıştı. Ne kadar önemli olduğunu anlayamadım. Ne de olsa emre istediği playstationu alabilirdi. Hemen kurup bir oyun kolunu bana verdi. Dev ekran televizyon önüne oturup oyuna başladık. Emre bir kac seyi gösterdikten sonra oynamaya devam ettik. Ilk iki el emre rahatlıkla kazandı. Üçüncü el galibiyet sans eseri bendeydi. Bu el daha hırslıydı emre. Oyuna yeni başlamışken iki el belimin cevresinden dolandı ve kolu tuttu. Irkilme ile arkama baktım. Yigit göz kırpti. Bende ekrana döndüm. Hizli bir çekişme sürdü. Aniden oyunu kazanan yigit oldu. Emre hala fark

"Vayy açelya bak bu son el iyi izle " diye kısa bir uyari bulunup oyuna devam etti. Bir kere bile bu tarafa bakmamıştı.

Son el hepsinden uzun sürmüstü. Dik omuzlarımı sıkıldıgimi belirtmek icin indirdim. Böylelikle yigit başını omzumun üzerine koydu. Ve oyunu kazandı.

" Lann nasıl ?" Diye hiddetle emre bize döndü . Ikimizde gülümsedik. Emre gözlerini kıstı "ulan pu..h puhh puh be yenildim " dedi. Ilk basta ki lafını galiba ben olduğum icin değiştirdi. Ikimiz de kahkahalar atarak yerden kalktık. Ve koltuklara geçtik. Masanin üzerinde ki pastayı acmamizla şaşırmam bir oldu. Pastanın üzerinde 3-2 yazıyordu. Ona baktığımda kendisiyle övündü. Emre hala bozuktu.

" Bahce de yiyelim mi ?" Diye teklif de bulundu yigit. Emreyle onaylayıp hepimiz arka bahçeye çıktık. Salıncaklar havuzlar cicekler cimler vardi. Küçük ama güzeldi. Havuz kenarına geldigimiz de emre ani bir hareketle yiğiti suya itti. Yigit ne olduğunu anlamadan beni de kolumdan cekip sırılsıklam olmamızı sağladi. Emre bu anı kahkahalar ile seyrediyordu. Sudan tirrek tirrek titreyerek çıkmıştık. Havuz kenarına oturup yigitle havlularımiza sarıldık. Emre ortamiz da pasta kesiyordu. Arada kahkalarıyla konusuyordu. "Nasil da düştünüz öyle " dedi ve güldü. "Olum kızı niye çekiyon kus gibi kiz senin gibi odunu niye taşısın "

Emrenin bu sòzleriyle bende güldüm. Yigite odun demesi komiğime gitmişti. Yigit gözlerini kısmış emreyi dövecek gibi bakıyordu. Emre gülerken konusmaya devam etti. " ya açelya da körü körüne gitti safım ya " dedi. Bu sefer bozulan taraf bendim. Yigit ben gibi gülmek yerine Kısık gözlerle bakmaya devam ediyordu. Ben de aynısını yaptim. Emre pastayı tabaklara aldığı icin bizi farketmiyordu. Bir an yiğitle gözlerimiz bulustu. Ve yiğit gülümsedi. Sonra gözleriyle pastaya bakti. Ikimiz ayni anda ellerimize pasta alıp emrenin suratına sürdük. Emre ne olduğunu anlamamisti. Biz yiğitle kahkalara boğulurken ayni seyi yaşadık. Emre öcunü almıstı. Ikimizde emreyi suya ittiridik ve hemen ardından yiğitle el ele tutuşup bizde atladık suya. Hepimiz kafamızı suya çıkarttığımızda kucuk bir su savaşı yaptık. Tüm bu eğlenceyi kesen sey ada nın ellerini birbirine vurarak yaptığı alkışlama sesiydi. Hepimi anlamsızca birbirimize baktık. Ve ada bize sırtını dönüp gitmeye başladı. Bir anda emre ve yiğit sudan çıktı. Emre adanın peşinden giderken yiğit onu kolundan durdurdu ve kendisi konusmak istediğini söyledi. Emre çaresizce kafasiyla onayladi. Sonra bana doğru gelip elini uzattı ve sudan çıkmam için yardım etti. Emreyle salıncaklara oturup sustuk öylece.

" Yiğit onunla konuşur kizginsa da affeder" diye teselli etmek için konuştum.

" Evet ama o bana kızgındır"

"Neden " diye sorduğum da sustu. Cevap hakkını susarak kullandı. Emreye baktığim da eli hareket etmeden durmuyordu. Telaş korku pişmanlık kızgınlık vardi onca duyguyu bir anda yaşıyordu.

Adayı anlayamamıştım. Hep beraber eğlenirken neden böyle bir tepki de bulundu ? Aca neden emreye kızgındı. Benim de icim içimi kemiriyordu. Sonunda dayanamayıp ayağa kalktım. Emre sorar gözler ile bana bakıyordu. Su içeceğim dedim ve mutfağa ilerledim. Cam kapıdan gecip salona girdim. Ve karşımda hic istemeyeceğim bir görüntü ile karşılaştım.

Yiğit ve ada öpüşüyordu. Bu dostca bir sey değildi.

Canlarım bu bölümü bir okuyucuya ithaf ediyorum: selin hazra
Bu okuyucum neredeyse her bölümümü okuyor onu kocaman öpüyorum.

Umarım beğenmişsinizdir :*