▪️BLACK & WHİTE▫️

#3

"Medyada ki benim :)"

~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~

Evle sahil arası çok yakındı yürüyerek gidiyorduk.
Ben kafamda soru işaretleriyle Samon'ı takip ediyordum.
Samon bana bişeyler anlatıyordu dinlemiş gibi yapıp kafamdaki soru işaretlerine cevap arıyordum.

"Sen beni dinlemiyor musun?"

"Hı? Aa dinliyorum tabiki."

"En son ne dedim?"

Bi an bilinçaltımı yokladım ve en son aldığı arabasını anlattığını anımsadım.

"En son aldığın arabanın ne kadar işe yaramaz ve gıcık bi sahibinin olduğunu söylüyordun."

"Bi dakika bi dakika sen benim arabama işe yaramaz mı dedin?!"

"Gıcık biri olduğuna alınmayıp arabanın işe yaramaz olduğuna mı alınıyorsun ben mi yanlış anlıyorum"

"Sen benim çok kıymetli arabama nasıl işe yaramaz dersin ya"

"Sözümü geri aldım tamam araban çok
kıymetli"

"Herneyse.."

~*~*~**~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~

Parti alanına yaklaşmıştık.
Müziğin sesi dahada yüksek gelmeye başlamıştı.
Denizin sesi müzikle bütünleşmiş muazzamdı.

"Deorro five hours🎶"

Parti çok kalabalıktı.
Dans edenler,yiyişenler,bişeyler içenlerle doluydu etraf.

Gözüm Chris'i arıyordu.
Bi yanım onu ne kadar çok görmek istese de onu bi kızla görme düşüncesi beni korkutuyordu.

Samon kendine çok benzeyen serseri tipli iki üç kişiyle selamlaştı.
Sonra beni yanına çekip arkadaşlarıyla tanıştırdı.

"Hey millet Els'le tanışın"

"Meraba ben Stefan"

"Ben Edward"

"Jack"

Ve yanlarındaki bi kaç kızla tanıştım.

Onlar muhabbete dalmış kahkaha atarlarken ben içimi kemiren şeyle baş başa kalmıştım.

Yanlarından kalkıp giderken Samon kolumu tutup;

"Nereye?"

"Lavobaya gideceğim müsade edersen"

"Pekala."

Lavobaya doğru ilerledim.
Kapıyı açtığımda gördüğüm manzarayla birlikte gözünden yaş gelmesi bir oldu.

Chris ve sarışın bi kız yiyişiyorlardı.Chris kızı lavobanın üstüne çıkarmış öpüyordu.

Benim orada olduğumun farkında bile değillerdi.

Hıçkırmamak için zor tuttum kendimi bi anda oradan ayrılıp sahile koşmaya başladım.

Partiden uzak yere koştum deniz kenarındaki kayalıklara oturdum.
Artık kendimi bırakmıştım.

Hem annemin yokluğu hem az önce gördüklerimin etkisiyle delirmişçesine ağlıyordum.

Etrafta kimse yoktu tek duyduğum denizden gelen dalgaların o muhteşem sesiydi.

~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*

Biraz daha sakinleşmiştim en azından hıçkırarak ağlamıyordum artık.

Rimelim akmıştı büyük ihtimal şuan biri görse korkup kaçardı.

Bi anda omuzumda bi el hissettim..

Samon'un ağzından;

Els yarım saattir ortalıklarda yoktu.

Nerede bu salak kız??

Ortalıkta onu ararken Chris'i gördüm.

"Hey! Els'i gördün mü?"

"Hayır! Niye noldu?"

Yanında kız arkadaşını görünce ona bişeyden bahsetmedim.

"Yok bişey. Görüşürüz."

~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~

Partiden sıkıldığını bu yüzden sakin bi yer bulmak için sahil kenarında yürüyodur diye düşünerek aramaya başladım.

Kayalıkların orada bi kızın ağladığını farkettim. Bu Elsdi.

Yanına doğru yürüdüm. Elimi omzuna attım.

"Hey! İyi misin?"

Gözleri kıpkırmızı olmuş rimeli akmıştı.
Sormamla birlikte ağlaması bir oldu.
Hiçbişey demeden sarıldım.
Oda sıkıca sarılıp hıçkırarak ağlamaya başladı.

Ona nolduğunu sormak istiyordum fakat annesiyle ilgiliyse anlatıp tekrardan yarasını deşmek istemiyordum. Bi süre sonra hıçkırık sesi kesildi.
Öylece sessiz bi şekilde denizi izledik.

En sonunda dayanamayıp sordum.
"Partide canını sıkan bişey mi oldu?"
Els uzun süre düşündü.

"Hayır ben sadece.. Şey annem aklıma geldi ve burda olmanın saçma olduğunu düşünerek sahilde biraz kendi başıma kalmak istedim."
"Anladım."
"Eve gidelim mi?"
Dedi Els
"Pekala."
Diyerek kalktım.

Elsa'nın ağzından;

Eve doğru yürüyoduk. Ben yüzüm eğik yürürken birden Samon'ın sesiyle irkildim.

"Els sağ tarafıma geç!"
"Noluyo?.. Diye soramadan beni sağ tarafına çekiştirdi.

İlkde ne dediğini anlamasamda karşıdan 2 tane içmiş sarhoş herifin bize doğru yürüdüklerini fark edince anladım.

"Off güzeliğe bak taş hatun taşş."

"Bu gece evime gelmeye ne dersin?"

Diğerde bu sözleri söyleyince Samon dayanamayıp
"Sen benim evime gel ben sana değişik fantezilerimi göstereyim ne dersin piç?"

ikisinede yumruk geçirdi.

Onu tutamıyordum çok güçlü ve kaslıydı yumruklarını ikisinin suratına geçirdikten sonra elimi sıkıca tuttu ve koşmaya başladık.

Yorulunca yavaşlamaya başladık. Eve çok az kalmıştı.
"Hey! İyi misin?"
Dedi Samon.

"İyiyim asıl sen iyi misin?"
"Neden kötü olayım?"
"Haklısın adamlara yumruk geçirirken gayet iyiydin."
Diyip kıkırdadım.
"Yanımda bi kıza laf atılmasından hoşlanmam tanıdık tanımadık fark etmez."

Neredeyse söylediklerinden etkilenecektim.

"Anladım."

~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*~*

Eve gelmiştik. Vücudumu çok yorgun hissediyordum. Hemen yatak odama çıkıp üstümü çıkartıp makyajımı daha doğrusu yüzümü katleden makyajımı sildim. Ne kadar yorgun olursam olayım makyajla uyumama gibi takıntım vardır.

Yatağa kendimi attım ve uykunun beni ele geçirmesine izin verdim...