Bleu De Chanel

15.1K 420 88
                                    

@Harryninbukleleri @BlackEles

Bir şey dememe fırsat vermeden beni kendine çevirdi ve sıcak dudaklarını benimkine bastırdı.Nefesim yeniden kesildi.Ellerini ellerime kenetleyip yavaşça kapıya uzandı ve anahtarı çevirdi.Harika,odaya kitlenmiştim.Büyük ellerini bellerime sarıp öperek yatağa doğru ilerletti bizi.Bir anda yatakta üstüme çıkmış halde dururken buldum onu.Dudağımdan ayırdı kendininkini. "Yanımda kalıyorsun."

Ve tekrar bastırdı dudaklarıma.

...

Tek eli destek almak için yatağa dayalıydı,diğeri ise kalçamda yavaşça geziniyordu.Bir yandan dolgun dudakları benimkilerle oynuyordu.Altında inlememek için kendimi zor tutuyordum.Dudaklarını yavaşça benimkilerden çekti ve gülümseyerek fısıldadı.

"Seni iyi hissettireceğim."

Gözlerini dudaklarıma kaydırdı ve kendininkileri oraya bastırdı.Yavaş bir şekilde öpmeye devam ederken kalçamdaki eli ovaller çizerek belime tırmandı.Oradan tutup beni kendine çekti.Vücutlarımız bu kadar yakınken sıcaklık kanıma geçiyordu.Sonra belimi yatağa tekrar sabitledi.Dikkatli bir şekilde büyük parmakları saçlarımda gezinmeye başladı.Öpücüğü aynı dikkatlilikle ve yavaşlıktaydı,sanki tadını hiç unutmamak istercesine alıyordu.Gözlerim kapalıydı ve vücudunun altında küçük karıncalanmalar eşliğinde yavaşça sürtünüyordum.Dayanamayıp başımı geri attım,o da dizinin yerini yukarı doğru kaldırıp açımı yakaladı.

"Gözlerini aç" dedi kısık nefeslerinin arasından.

"Ne?" diye sordum şaşkınlıkla.

"Bana bak.Hissetmeni görmek istiyorum.Gözlerime bak."

Eğer gözlerim onunkilere bakarsa kendimden geçeceğimi biliyordum.Karşı koyamayacaktım.Duramayacaktık.Hazin gözlerle bekliyordu.O konuştuktan sonra zaten hafifçe aralanmış gözlerimi biraz daha açtım ve dudağına baktım.

"Gözlerime bakamayacak kadar zayıf mısın?" diye soludu suratıma.

Ağzındaki nane kokusunu içime çektim olabildiğince.Sorusu beynimde şimşek gibi çaktı.Daha önce de yapmıştı.Yapamadığımı söyleyip beni kızdırmak istiyordu.Böylece ona kanıtlayarak dediğini yapacaktım.Haksız sayılmazdı.Zayıf noktamı biliyordu.Bakışlarımı yavaşça onun yeşil ve derin gözleriyle buluşturdum.Sırıtıp dudağıma eğildi tekrar.Boştaki ellerimi dayanamayıp koyu buklelerine daldırdım.Onun öpüşü hızlanırken ben de parmaklarımı kıvırcıklarında gezdiriyordum.Isırığıyla küçük bir inilti kaçıverdi ağzımdan,ellerim karnına indi ve tişörtünün ince kumaşını sıkıştırdı.Altındaki kasları hissettiğimde elimde olmadan durakladım.Boynuma inişe geçen dudaklarının hafif bir sırıtış için kıvrıldığını hissettim.Duraklamama güldüğünü fark edince devam ettim.

Bu çok yanlıştı.Neden bu çok yanlış geliyordu?Onu istemiyordum.Evet istemiyordum.Hayır kimi kandırıyordum.Hormonlarım onu deli gibi arzuluyordu ama içimdeki aptal ahlak sesi seksi kesmemi söylüyordu.O tehlikeli seni aptal.Sana zarar verecek.Ve sonra da çekip gidecek.Ondan uzak durmanı sana en iyi arkadaşı söylememiş miydi zaten?


Yavaşladığımı fark edince durakladı.Sorgularcasına gözlerime baktı.Gözlerimi kaçırdım ama eli çenemi kavrayıp bakışlarımı tekrar ona getirdi.

"Sorun ne?"

"Harry bunu yapamam." deyip altından çekildim yavaşça.Yataktan anlayamadığım bir hızla kalktım saniyeler sonra o da kalktı.Vücutlarımızı tekrar birleştirdi.

"Neyi yapamazsın?" dedi sorgularcasına.

"Biliyorsun" dedim gözlerimi pencereye taşıyarak.Sırıttı "Şaka yapıyor olmalısın.Daha önce seks yapmayan birinin dokunuşları değildi az öncekiler".

Bad Boy from Holmes ChapelWhere stories live. Discover now