DÇ~İddia'nın ucunda ceza vardır güzelim!~ Part3

2.1K 92 5
                                    


Kapak çalışmalarımızdan bir tanesi Azramm01 okurcağızıma çok teşekkür ediyorum bizzat kendisi yaptı.Umarım bu bölümü beğenirsiniz iyi veya kötü yorumlarınızı istiyorum ve voteeee iyi okumalar😘😚

BÖLÜM 5

-MELİSA

"Taner gel şuraya saçlarına ekmek bandığım. Gel o saçlarını tek tek kopartıp çalı süpürgesi yapayım. Şu dünyada bir boka yaramıyorsun bari buna yara!"diye koşturuyordum. Neymiş senle yatakta şey yapalım mı? Harbi sapık harbi! Taner ellerini başını koyup korumaya almış koşuyordu benim elimde renkli tozlukla koşuyordum. Taner takılıp yere düşünce hunlarca gülmeye başladım. Sonra eğilip renkli tozlukla kafasına vurmaya başladım. "Bu benim namusumla oynadığın için!"diyip tekrar vurdum. "Bu bana sözlerinle taciz ettiğin için."diyip tekrar vurdum. O sıra Taner beni yere düşürdü ve gözlerimi sımsıkı yumdum. Düştüğüm yer sert bir yer değildi. Gözlerimi açtığımda Tanerle burun buruna ve şu anda hiç uygun olmayan bir pozisyonda duruyorduk. Ellerimi göğüsüne koyup kalkmaya çalıştım ama Taner elini koluma kilitleyip tekrar beni kendisine doğru çekti. Nefesi dudaklarıma değiyor bu da benim aklımı alıyor, başımı döndürüyor ve odaklanmama engel oluyordu. Ah hadi ama! Çok saçmaydı bu. Aklımın nedensizce karışması tam bir saçmalıktı. Tanerin gözleri dudaklarıma kayınca kalbim daha da hızlandı. Cidden yorulmuştum kalbimin böyle atmasına. Beynim yerime gelmiş olmalı ki beni dürttü ve hışımla üstünden kalktım. Taner kalkınca sahte bir şekilde öksürdüm. "Ben, yemek yapmaya gideyim sonra giderim."diyip aşağıya doğru indim. Cidden az önce ne olmuştu?

Yemeği yaptıktan sonra Taner'in suratına bakmadan evden ayrıldım ve bir taksiye binerek evimin adresini vererek evime doğru yol aldım. Ama hala Tanerle olan yakınlaşmamalısın aklımdan çıkmıyordu. Ne zaman gözümü kapatsam aklıma o yakınlaşma geliyordu. Ah kafamdan atmalıydım. Önemsizdi sonuçta.

-MİRAY

"Çağatay insaflısın ya teşekkür ederim." Çağatay sadece odasını toparlamamı ve yemek yapmamı söylemişti ve insaflı davranmıştı. Çağatay gibi bir patronum olduğu için şanslıydım. Odaya girdiğimde insaf kelimesini Çağatay'a söylediğime bin pişman oldum. Yerde kıyafetleri vardı, masanın üstü darmadağındı ve yatak örtüsü yastıklar odanın bir köşesindeydi. Ah bu işte bir bokluk olacağını tahmin etmeliydim. Çağatay sırıtarak bana baktı. "Bak ben insaflısın dediğin gibi diğer erkekler evlerini temizlettiriyorlar ben sadece odamı." Somurttum. "Odanda oda olsa bari resmen bomba patlamış burada." Sırıttı. "Biraz öyle oldu." "Ağızına sıçmışsın odanın."diye homurdandım. Çağatay kahkaha atmıştı. Hayatımda böyle güzel bir ses duymadım ben. Neyse daha güzel sesler vardır mutlaka değil mi? Mesela Mangadaki solist veya Gripin veya Model ya da Pera ve Duman son olarak Emre Aydın. Ah onun sesi çok güzeldi. Çağatay'ın elini gözümün önünde sallamasıyla kendime geldim. "Hayrola? Beni mi düşünüyordun düşüncelere dalmıştın da."diyip ukalaca sırıttı. Kaşlarımı alayla kaldırdım. "Yatakta yattığında egonda sığıyormu acaba?" Sırıttı. "Merak etme yanımda yatacağın kadar yer var güzelim. Meraklıysan açık açık sorabilirsin." Gözlerimi devirdim. "Sana bay ego demeliyim." Sırıttı. "Egoma aşık oldun." Kaşlarımı kaldırdım. "Yaw he he."dedim. Of bu odayı toparlamak akşama kadar bitmezdi. Çağatay ciddileşti. "Hakikaten ne düşünüyordun?" Omuzlarımı silktim. "Güzel sesi olan şarkıcıları."

"Ne seversin?"

"Manga, Duman, Pera, Gripin, Model ve Emre Aydın. Onun sesine bayılırım."

Düşman ÇetelerNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ