Bölüm 43

1.1K 107 10
                                    

Kızı görmemle doğrulmam bir oldu. 'Ariana' dedim soluk soluğa.

'Ariana yok' dedi kız. Sesi uzaklardan geliyor gibi geliyordu. Kulaklarım uğulduyor, ellerim terliyordu.

'Sen kimsin?' dedim kıza sinirle.

'Ariana öldü' dedi kız. Önüne döndü tekrar.

'Bana bak' dedim öfkeyle.

'Ne demek öldü nerede o?' dedim bağırarak. Ayağa kalktım.

Kız beni hiç umursamadan şarkı söylemeye devam edince, kızı kolundan tutarak kaldırdım.

'Ariana nerede?' dedim.

Sesimin çıkabileceği en yüksek sesle bağırıyordum. Tükürüklerim etrafa saçılıyordu. İki elimle kızın omzundan tutmuş sıkabildiğim kadar sıkıyordum. Yüzünde acımaya dair bir ifade yoktu.

'Canımı acıtıyorsun baba' dedi kız sakince.

Baba kelimesini duyduğumda irkilsem de öfkem ve Ariana'nın yok olma ihtimali duraksamamı engelledi.

'Baba mı?' dedim.

'Annem yok baba, onu sen öldürdün unuttun mu?' dedi kız.

Kızı bırakmamla tekrar uçurumun kenarına gidip oturması bir oldu. Ariana'nın ölmesi. Bunların hepsi bir rüya olmalıydı. Ancak nende uyanamadığımı anlamıyordum. Böyle bir şey mümkün olamazdı. Bu kız kimdi?

'Senin annen kim?'

'Ariana' dedi sakince, bana bakmamıştı bile.

'Annen ne zaman öldü?' dedim kıza.

'Baba aklını kaçırmış gibi davranma?' dedi.

'Cevap ver' dedim sertçe.

'Yirmi yıl önce. Savaşta öldü' dedi kız.

'Hangi savaş?' dedim.

'Baba beni çok sıkıyorsun, huzur istiyorum' dedi kız.

'Bana bak evlat hemen cevap ver' dedim sertçe. Cevaplar almamın başka bir yolu yoktu. Bu kızın bana oynadığı role kendimi vermek zorundaydım.

'Adın ne senin?' dedim kıza.

'Baba, gerçekten bunamış olamazsın değil mi?' dedi. Kız hala yüzünü bana dönmemekte ısrar ediyordu.

'Adım Vera. Yirmi iki yaşındayım' dedi sonra sertçe bana dönüp 'Oldu mu?' dedi.

'Oldu' dedim mırıldanarak. Hayatımdan geçen yirmi iki yılı unutmuş olamazdım değil mi? Yirmi iki yıl neredeydi?

'Eve gidelim' dedim kıza.

'Tamam' dedi kız sıkıntılı sesler çıkararak ayağa kalktı.

Bana doğru döndüğünde, 'Arabaya gidelim istersen neden bakıyorsun?' dedi.

Şaşkın bakışlarım onu güldürmüş olmalı ki gülerek başını sallamakla yetindi.

'Nerede yaşıyoruz?' dedim.

'Tamam babalık, gel hadi' dedi kız gülerek koluma girdi ve beni yönlendirmeye başladı.

Beni yönlendirmesine izin verdim. Arkasından giderken, kolumu bırakmıyordu. Az ileride siyah arabayı gördüm. Kız yolcu koltuğuna beni oturturken, kendi de yerine geçti.

Yol boyu Vera aynı şarkıyı mırıldanıp durdu. Sözleri yoktu ama mırıldanması çok hoştu. Tıpkı Ariana'nın son söylediği şarkı gibiydi.

Ejder LorduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin