-BÖLÜM 3-

402 192 12
                                    

.Öykü'yle evlerimiz çok uzak sayılmazdı zaten 5 dakika sonra evlerinin önüne vardım.Arabanım kontağını kapadım ardından arabadan indim.Kapılarının önüne vardım ve zili 2 kere kısa kısa çaldım kapı çaldı,içerden Berke (Öykü'nün küçük erkek kardeşi) çıktı.Konuşmaya başladım.

(Ben)-Ee..ee ablan hazırmı(hafiften heyecanlı ve kekeleyerek)

(Berke)-Geliyor şimdi

Dedi ve içeriye gitti.İçimden tek dileğim şu baloyu biran önce atlatıp normal yaşamıma dönmekti.Bir süre sonra içerden bir ışıltı geldiğini fark ettim kafamı kaldırdım yavaşça...

Zaman sanki yavaşlamıştı,sanki dünyanın dönüş hızı yavaşlamıştı.Kokusu kendinden iki adım önce ulaşmıştı burnuma.Şekerimsi ve çilek gibi kokuyodu,kokusu gelmesine rahmen ışıltısından kör olmuştum yaklaşıyordu.Uzun düz siyah bir elbise giymişti,kumral saçlarını yana doğru kalın ama acayip derecede hoş görünen bir şekilde örmüştü.Kibar dudaklarına cırtlak derecede açık olmayan ama çokta mat olmayan bir kırmızı ruj sürmüştü,bu ruja soluk tenine karşı gelircesine yanaklarına hafif bir allık katacak şekilde makyaj eşlik ediyordu.Kısa kirpiklerine hafif dolgunluk katan rimeli deniz gözlerine derinlik katıyordu, o derinlikte kayboluyodumki araya bi ses girdi...

(EmineT.)-Hadi erken gidinde erken gelin.

(Ben)-Tamam o zaman erken gidelim erken gelelim hemen.(gülerek)

(EmineT.)-Tamam hadi iyi bakalım güvenimi boşa çıkarmayın.

Dedi ve arabaya bindik.Kapıları kapatır kapatmaz sarıldık Emine teyze olduğu için rahat değildik ama şimdi yoktu o yüzden rahatlamıştık.Daha fazla Emine teyzeyi şüphelendirmemek için kontağı çevirdim ve arabayı hareket ettirdim.Konuşmaya başladı...

(Öykü)-Bak gördünmü yakışmış işte (vitese kolundaki elimi tutarak)

(Ben)-Yakıştı galiba cidden ama se..sen (kekeleyerek ve utanmış bir şekilde)

(Öykü)-Evet nolmuş bana? (kekelememe gülerek)

(Ben)-Şey işte konuşturma beni güzel olmuşun işte (utangaç bir şekilde)

(Öykü)-Tamam tamam karabiberim ben anladım zorlama teşekkür ederim iltifatın için.

Dedi benim çok sık kendisiyle konuşurken dilimin sürüştüğünü biliyordu ama her kekelediğimde gülerdi ve bozuntuya vermezdi.Sonunda balonun olduğu salona geldik.Arabayı park ettim ve beraber çıktık ardından koluma girdi ve yürümeye basladı içeriye girdiğimizde herkez ordaydı.Kalabalığı görür görmez kolumu daha sıkı kavradı ve...

(Öykü)-Kızlarla en ufak temas istemiyorum (ciddi bir şekilde)

Kızlar konusunda ne kadar ciddi olduğunu biliyordum.Ve konusmaya devam etti.

(Öykü)-Ben şimdi kızlara selam vermeye gidiyorum uslu dur yoksa oyarım (yine ciddi bir şekilde)

Kafamı mecburen olumlu bir şekilde salladım,çünkü bu konuda dediğim gibi şakası olmadığını biliyordum.Yanımdan ayrılınca erkek arkadaslarımın yanına gitti ve kısa bir süre muhabbet ettikten sonra boğazımın kurduğunu fark ettim ve içecek bişe almak için açık büfe şeklinde olan bara gittim.Bar denemez aslında ama bi adı yoktu buranın yani ne denirki başka.Kendimi tezgaha doğru yasladım ve barmenden bir kadeh beyaz şarap istedim çok kaçırmicaktım alkolü çünkü bünyem dayanıklı değildi.Barmen kadehi bana verdi yavaş bir şekilde yudumluyodumki arkamdan biri bana çarptı arkama döndüm yaşlı denemez ama geçte olmayan bi adamdı tanımıyordum bizim okuldan olamazdı ve konuşmaya başladı.

(Adam)-Afedersin genç

Dedi.Kafamı önemli değil dercesine hareket ettirdim ve gitti.Garipti ama önemsemedim kim bilir kimdi tam içkime dönüyodumki bir kişi daha geldi yanıma.Kırmızı dizine kadar kısa elbise giymiş olan,boyu 1.70 civarında beyaz tenli,siyah saçlı olan Nil'di bu hemen vakit kaybetmeden lafa girdi...

(Nil)-Oo Can efendi naber? (Gülerek)

(Ben)-İyidir Nil senden naber? (Durgun bir şekilde)

(Nil)-İyidir bayadır konuşmuyorduk

(Ben)-Aynen yoğunduk baya sınavlar falan.

Dedim.Dedikten sonra slov bir dans müziği çalmaya başladı ve tahmin ettiğim şey oldu...

(Nil)-Aa ne güzel şarkı dans edelim mi? (yine gülerek)

Napcagimı şaşırmıştım Öyku buna kesinlikle tepki gösterir olay çıkarırdı.Derken sanki çaresizliğimi anlamış gibi imdadıma yetişti (Öykü)

(Öykü)-Malesef canım benle dans etcek o (sinirli bir şekilde)

Kolumdan tuttu ve çekti beni dans pistine.Ellerini boynuma doladı bende ellerime beline doladım suradıma bakıyordu sinirini hissede biliyordum sakinleştirme sırası bendeydi şimdi.Topuklu ayakkabı giymesine rahmen hala kısaydı benden.Biraz eğildim ve yanağından öptüm.Sinirli suradının yerini üzgün bir surat aşmıştı...

(Ben)-Ne oldu balım?

(Öykü)-Hiiç yok bise (iç gecirere)

Bir süre bakıştık sonra eliyle boynumu çekti ve boynumu öptü ardından kafasını göğsüme yasladı müzik sesi olduğu için herkes ancak yanındakinin sesini duyabiliyordu.Başımı onun başına yasladım ve başını öpüp kokladım ardından konuşmaya devam ettim...

(Ben)-Noldu dedim sana (hafiften ciddi bir şekilde)

(Öykü)-Olan şu karabiberim lise bitti seneye okul yok ama ünüversite var sen nerde olcaksın? Ben nerde olucam? Görüşebilcek miyiz? Bunun gibi birsürü soru var kafamda.

(Ben)-Ne olursa olsun sen nereye ben oraya. (Dahada sıkı kavradı belini güvende hissetmesini sağlamak için)

O da karşılık olarak dahada sıkı kavradı boynumu müzik bitti ve daha hareketli şarkılar başladı ben kenara geçtim bana göre değildi hareketli danslar ama o (Öykü) kendi kız arkadaşlarıyla çıktı ve oynadı onu izledim müzik bitene kadar ve bana sorduğu tüm sorular kafamda dolanma başladı.Açıkcası ne olacağını bende bilmiyordum ama bildiğim tek şey onu bırakmicağımdı.Müzik bitti ve yanıma geldi dostlarımızla arkadaşlarımızla muhabbet ettik eğlendik ve saatin geç olduğunu fark ettik ardından araba bindik ve evlerine doğru yola koyulduk.

Yolda giderken omzuma başını koydu bi süre sonra sessizliğini fark ettim uyumuştu.Evlerine vardık arabayı durdurdum ve kontağı kapattım.ona baktım çok masum gozüküyodu örgüsü artık hemen hemen tamamen dağılmıstı ve yaptığı hafif makyaj artık soluk teninden akmıştı.Hafifçe dudağını öptüm kafamı kaldırdığımda uyurken salyasının aktığını gördüm.Hiç iğrenç gelmiyordu aksine tatlı geliyordu.Cins biri olduğumu biliyorum ama her hali yani salyalı bile olsa çok hoşuma gidiyordu.Salyasını hafifçe sildim ve kulağına fısıldadım...

(Ben)-Balım kak gedik hadi anneni kızdırmayalım.

(Öykü)-Tamam (gözleri hala kapalaı)

(Ben)-Hadi ama (hafiften sesimi yükselterek)

(Öykü)-Tamam tamam kaktım (esneyerek)

Kızın her hali hoşuma gidiyordu ya ben esneyince hayvan gibi gözüküyordum ama o esneyince bebek gibi gözüküyordu.Kendimi ona yaklaştırdım o da aynı şekilde bana yaklaştırdı kendini ve hafif bir öpücük kondurdu burnuma aynı şekilde bende onun burnunu öptüm ardından...

(Öykü)-Tatlı rüyalar karabiberim.

(Ben)-Tatlı rüyalar balım.

Dedim ve ardından arabadan indi.Evin kapısından girinceye kadar baktım ona.Kapıyı açtı ve içeri girdi kapıyı kapatırken el salladı bende elimi yukarı kaldırarak karşılık verdim ve kapıyı kapattı ardından bende kontağı tekrar çalıştırdım ve eve doğru yola çıktım...

Kara BüyüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin