KIRMIZININ SİYAH HALİ

37-ARABA DERSİ

Bölüm Şarkısı : Soner Avcu-Neye Yarar

Keyifli okumalar !

&&&

"Güzelim bana bak ! Merve ! Sikeyim ne yapacağız ?"

İki elimi de boğazıma götürüp derin nefes almaya çalıştım. Daha önce defalarca yaşadığım bu alerji krizi,daha öncelerde hastaneye bile sürüklemişi bedenimi.

"Merve bir şey söyle bir bok bilmiyorum !"

Yutkundum. Titreyen ellerimi eline götürdüğümde endişeyle bana baktı. Derin derin nefes alıp "İğne," dediğimde önce anlamasa da ardından hızlıca yerden kalkıp çantama koştu. Çantamı deli gibi karıştırırken çaresizce onu izledim.

"Buldum ! Bu mu ?"

Gördüğüm şırıngayla hızlıca kafamı salladım.

Yeniden yükselen öksürük kriziyle Barış bir küfür mırıldanıp şırınganın kapağını açtı. "Nereden yapacağız ?"

Belimi gösterdiğimde kafasını sallayıp bir elini belime koyup diğeriyle şırıngayı batırdı. Alıştığım iğnenin içime verdiği his ile kendimi tamamen Barış'a bıraktım. Barış güçlü kolu ile şırıngayı boşalttıktan sonra tek elini yanağıma koydu.

"Merve."

Nefesim tamamen kesilmek üzereyken aklıma ilk alerji krizim geldi.

"Merve bana bak !"

İlk kez bu olayı yaşadığımda yaramaz,küçük bir kız çocuğuydum. Ailecek gittiğimiz bir düğünde,elimi düğün pastasına batırıp,kimse görmeden o güzelim pastanın alt kısmından itibaren parmağımı bata çıkara bata çıkara yemiştim.

Sonra da ailemin yanına gitmiştim. Her şey normal iken annem ve babam dansa kalktıktan hemen sonra öksürüklerim başlamıştı. O zamanlar hiç bir şeyden haberimiz olmadığı için ne ilaç yapılmıştı ne de önlem.

Sadece vücudum yeni bir maddeye ısrarla 'Hayır !' diyordu.

Yükses sesli müzik ve kalabalık sayesinde annem de babam da beni fark etmemişlerdi. Öksürüklerim şiddetlenip nefesimi kestiği andan itibaren vücudum alev almaya başlamıştı.

Küçük vücudumu taşıyamayıp ellerim boğazımda yere yığıldığımda anca fark edilebilmiştim.

"Merve ! Güzelim ses ver !"

Annem de babam da telaşla küçük kızlarına koşmuş,nedenini bulmaya çalışmışlardı.

Gecenin sonunda,hastanede biten serüvenimizin ardından fıstığa olan alerjim anlaşılmış,fıstık içeren şeyler kesinlikle yasaklanmıştı.

"Güzelim."

Herkes geçmiş olsun dileklerine gelirken hiç konuşmamıştım.

"Merve !"

Tüm o tanımadığım insanlar bunun sebebini şok geçiriyor olabileceğime yorarken,nedenini bilmiyorlardı.

"Merve aç gözlerini !"

Sadece,pastayı parmaklayarak yememin anlaşılması üzerine,utanmıştım.

"Merve !"

Ciğerlerime dolan temiz hava ile gözlerim faltaşı gibi açılıp seslice derin bir nefesi içime çektim.

Barış rahatlayarak kendini yere bırakıp kollarını bana sardığında titreyen ellerimle bende ona sardım kollarımı. Barış sıkıca bana sarılırken "Dünyadaki bütün fıstık ile ilgili şeyleri yok ederim yeter ki bir daha böyle olma," diye mırıldandığında derin bir nefes alıp bende ona sıkıca sarıldım.