#11

46 5 1
                                    

Selam canlarım 2 günde 4 bölüm yayınladım zaten kitabın okunması yorumları falan cok düşük -,-   elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum hadi öptüm sizi 💟💟

Uyandığımda selim hala uyuyordu,  uyandırmamaya dikkat ederek sessizce kalktım yataktan.  Birden ayağa kalkmamla gözlerimin karardıgını fark ettim.  Duvardan destek alarak kendime gelmeye çalıştım.  Evet simdi daha iyiydim.  Baş ağrısı hariç başım gerçekten zonkluyordu.  Sessiz hareket edıyordum selim'in uyanmasını istemiyordum.  Aslında dün ben ona neler olup bittiğini sormak istedim ama içkiyi çok fazla kaçırdığım için kendimde bile değildim. 

Mutfağa indim kahvaltıyı hazırlamaya başladım.  Evet herşey hazırdı tek bişey eksikti. "SELİM! " yatak odasına çıktığımda hala uyuyodu seslenmeme rağmen uyanmadı. En sonunda sert bi şekilde dürtmemle agır ağır gozlerini açtı,  gözlerinin ici kıpkırmızıydı. Üşüdüğü her halinden belliydi iyi misin dediğimde evet anlamında kafasını salladı.  Hadi ama hiç de iyi gözükmüyosun dediğimde zar zor da olsa gülümsedi.  Elimle saçlarını düzeltirken ateşinin olduğunu fark ettim panikleyerek "Selim ateşin var! " diye sesli bir şekilde bağırdım önemli bişey yok gizem dinlenirsem geçer dediginde gözlerimi devirerek ona baktım.

- şimdi kalkıp ılık bi duş alıyosun bende bu arada sana çok güzel bi kahvaltı hazırlıyorum.  Dediğimde
- "peki anneciğim" deyip gülmeye başladı bende güldüm.

Bende odada yanlız bırakıp mutfağa indim,  yaklaşık 20 dakika sonra odaya çıktığımda üstünü giyinmiş saçlarını havluyla kurulayan bir adet selimle karşılaştım sksksksksk.  Ooo afferim bak söz dinleyince seni daha cok sevmeye başlıyorum dediğimde içimden kendime küfürler yagdırdım.  Oda ilk şaşırmıştı gözlerini açmasından belli oluyordu şaşkınlığı,

Kafamı karıştırıyorsun dediğinde bu sefer şaşırma sırası bende olduğu için "nasıl yani? " dedim. 
- bazen umut veriyosun bazen de olmayacağımızı anlatıp duruyosun.  Kafam karışıyor gizem. Dediginde hiç bişey demeden hadi aşağı inelim de kahvaltı yapalım dediğimde tamam anlamında kafasını salladı ve mutfaga gittik.

---+---

Ertesi gün olmuştu selim daha iyiydi doğum günüme 5 gün kaldığı aklıma geldi.  Evet selimle yaşamak güzeldi.  Kendimi mutlu hissettiriyordu ve güvende ve de huzurlu ama biliyorum eski hayatima döndüğümde selim yanımda olmıcaktı.  O yüzden duygularına karşılık vermek istemiyodum.  Evimi özlediğimi fark ettim bugün selimle konuşup eve gitmek istediğimi söyliyecektim.  Hem annemle de konusmam gerektiğini düşünüyorum sinirim ve öfkem geçmiş yerini kırgınlıga bırakmıştı.  Sakin bi sekilde konusmalıydım sonuçta o benim annemdi ve onun da hayatında mutlu olması gerektigini biliyordum ama yediremiyordum sanırım babamdan sonra güvendiğim insandan bi darbe yemekten korkuyordum basıma geldi ama olaylari tek taraflı yargılamaktan nefret etsemde saçma davrandıgımı farkına vardım hem selimle ne kadar böyle yasayacaktım ki selim'in de bi hayatı vardı hem sürtükleri falan merak etmiştir.

Saat epey ilerledi sabah kahvaltısını yapmıştık öğleyi geçmişti,  telefonum aklıma geldi en son şarja takmıştım gidip telefonumu aldım bissürü arama mesaj ve bissürü bildirim vardı telefonumu acıp aramalara baktım annem, selin, eda ve tanımadığım bi kaç numara çağrı kaydını kapatıp mesajlara girdim annemden mesaj vardı anneminkileri es geçip selinin olduğu kısıma girdim ve okumaya başladım.
"gizem, filiz abla sana ulaşamadığı için babanı aramak zorunda kalmıs.  Ve baban evde seni bekliyorlar haberin olsun istersen bize gel gitmek zoruna degilsin"
Bi dakika ya babam ne alaka?!  Allah kahretsin annemle konuşmaya hazırdım ama babamla asla.  Kaç yıl gecti ben bile unuttum acaba cok değişmiş midir?  Acaba özlemişmidir beni?  Acaba çok kızmışmıdır?  Evet babam annemi aldatmıstı.  Ayrılmışlardı kimi için bu normal bişey gibi gözükür ama benim için cok anlamsız karar veremediğim bi duygu bu tarif edemediğim bunlari düşünürken ağladığımı fark edemedim bile özlemiştim gerçekten baba diye bağırıp babamın sırtına atlamayı özlemiştim ama artık büyüdüm yaralarım eskisi kadar küçük değil.  Ve yaralarımı iyiletirecek kimsem olmadı.  Zor zamanlarım da anneme sarıldım o da ayni sekilde bana.  Göz yaşlarımı silerken selim odaya geldi  günler sonra birden bire ağlamama şaşırmıştı.  " benim yanımda mutlu olduğunu saniyordum" dediginde
- öyleydim.  Diyebildim selim yanıma oturdu gözlerimi duvara sabitlemiş bir şekilde konuşuyordum.

- selim ben eve gitsem iyi olur dün gece düşündüm ve karar verdim.  İkimizin de hayatı var birlikte yaşayamayız sıkılırız.
Dediğim de

- başka bişey var gizem sıkılmış olamazsın dedi
- tamam ne olduğunu gerçekten bilmek istiyo musun diye bagırdıgımda
İstemiyorsan anlatmak zorunda degilsin dediginde kafamı ona çevirdim eve gitmek istiyorum dedim.
Tamam sen hazırlan o zaman çıkarız birazdan dediğinde tamam deyip ayaga kalktım sırt çantamdan bi kaç kıyafet çıkartıp dusa girdim küveti sıcak suyla doldurup dus jelini döktüm kakao kokusu burnuma çarparken kendimi sıcak suya bıraktım.

Duştan çıktığımda ic çamaşırlarımı giyinmiştim havluyu üstüme sararken birden kapı açıldı

-OHA YA HAYVAN MISIN!  dediğimde özür diler gözlerle bana bakıyordu.  Hiç bi tepki vermedim kapıyı kapatıp dışarı cıktı.  Ben de Allahtan sabır dileyip dolaptan saç kurutma makinesini alıp saçlarımı kuruttum banyodan çıktığımda odaya gidip siyah yırtık jeanımı giydim üstüne de beyaz askılı bluzumu geçirdim evet yaz mevsimindeydik okulların açılmasına da az kalmıştı bu sene 11. Sınıf oluyordum.  Ama okulumu değiştirmek zorunda kaldım bu sene baska bi okulda okuyacaktım.  Daha doğrusu kolej.  Makyajımı da yaptıktan sonra aşağı indim selim salonda sigara içiyordu.  Yanina yaklaştığımda durdum ben hazırım dedim henüz bitmemiş olan sigarasını küllükte söndürüp karşıma gecti baştan aşağı süzdükten sonra hiç bişey demeden yanımdan cıktı gitti bende arkamı dönüp takip etmeye basladım arabaya bindiğinde bende bindim.

Yol boyunca ikimizde konusmamıştık, eve geldiğimde arabayı yavaşlandırdı ve yolun kenarına park etti.  Kemerimi çözüp ona doğru döndüm;

-Selim gerçekten teşekkür ederim bu iyiliğini asla unutmicam.  Yemin edebilirim ki senin yanında hiç eğlenmediğim mutlu olmadığım kadar eğlendim ve mutlu oldum ama artık gerçeklerle yüzleşmek gerek nereye kadar kaçabilirim ki? 

Dediğimde anlamsız ve boş gözlerle bana bakıyordu.  Susmasını sevmiyordum tamam evet bu kadar iyi giderken böyle olmasına ben olsam bende bozulurdum ama bilmediği şeyler vardı.  Ve dinleme gereğinde bile bulunmamıstı. 

Arabadan inecekken birden bileğinden tuttu ona dogru döndüğümde ensemden tuttu kendine dogru cekip öpmeye basladı cok yumuşak öpüyordu. Bi süre sonra bende karşılık vermeye başladım birbirinizden ayrıldıgımızda alınlarımızı birbirine yasladık ve hızlı hızlı nefes alıyorduk. 

Özür dilerim dedim ve birden arabadan indim kapıyı kapatmamla birden evin kapısına ilerlemek bir oldu lanet olsun anahtarım çantamda siktir diye bi küfür savurdum çantamdan anahtarı çıkarıp kapıyı actım  iceri girdikten sonra selimde gitmişti. Çantamı da alıp odama cıkmak istesemde bu pek mümkün gözükmüyordu.  Annem ve bi adam salonda oturmuş bana bakıyorlardı.  Sanırım babam olmalıydı.  Evet yaslanmıstı eski gençliği yoktu artık.  Aslında normal değil mi?  Kaç sene gecmiş tanıdığıma sükretsin.  Kızım dediğinde anneme döndüm dinliyorum dedim tıslayarak.

- kızım beni affet böyle öğrenmeni istemezdim.
Dediğinde göz yaşlarına hakim olamadım sorun yok diyebildim sadece. İzninizle cok yorgunum ve uyumak istiyorum dediğimde hızlı hareketlerle odama ilerlemeye başladım.  Babam arkamdan gizem diye bağırsa da umursamadım.  Annem de babamı uyarıyordu üstüne gitme bırak dinlensin yarın konuşursunuz dediğini duyabildim bi tek.

Aşksın SenWhere stories live. Discover now