Zero

1.5K 63 56
                                    

"Hey Kook, bu da kim?" telefonunu oturma odasında unutup gitmişti salak arkadaşım, ha birde açık bırakmış. Ben dururmuyum? Karıştırdım azcık. İnstagramında gezerken botoks dudaklı bir çocukla kızları kıskandıracak şekilde güzel olan bir çocuğun fotoğrafını gördüm. Gördüğüm anda bu kız çocuk benim olmalı diye düşündüm. Jungkook'a sesimi duyurmak için bağırsamda fayda etmedi, sağır kulaklı hiçbirşeyi duymuyor.

En sonunda pes edip botoks dudaklı şahsiyetin profiline girip erkek güzeli çocuğun profilini bulmaya çalıştım. Zar zor bulunca -botoks dudaklı nerdeyse hiçbir fotoğrafına etiketlememiş, manyak- adını aklıma kazıdım. Saçmalamayın tabiki takip etmeyeceğim, sadece stalk.

Kook odaya girince telefonu bir hışım koltuğa fırlattım, ama yetişememiştim telefonun elimde olduğunu görmüştü. Amaan dedim boşver. Zaten kız kılıklının numarasını bulmak için konuşacaktım onunla, saklamanın bi manası yok.

"Telefonunu karıştırdım, bana şu çocuğun numarasını bulsana" kendi telefonumdan çocuğun profilini açıp herhangi bir fotoğrafını gösterince gözleri yerinden fırlarcasına açıldı. Ben ne olduğunu anlamamıştım.

"Taehyungdan mı bahsediyorsun? Dostum, o çocuk sana bakmaz." dediği şeylerden sadece adına takılmıştım, Taehyung çok güzel ismi varmış. Sonra dediklerini tekrar tartınca bana hyung demediğini farkettim.

"Bana hyung de velet." ona velet denmesinden nefret ediyordu, ama onu sinir etmeyi seviyorum ne yapayım? Kulakları kızarmaya başlayınca bende gülmeye başladım, ondan korkmuyordum. Sonuçta ben büyüğüm onun gücüyle benim gücüm bir değil tabiki, kaslarım var benim ne sandınız?

"Yahh! Kaçsan iyi edersin 'hyung' " hyung kelimesini bastırarak söylemişti, ama onu takmadan gülmeye devam ettim. Buna sinirlenmiş olmalı ki üstüme atladı. Gıdıklamaya çalıştığını anlayınca kahkahalarım çoğaldı, ben gıdıklanmazdım. Kaç kere söylesemde inandıramadım şu çocuğa. Beni her gıdıkladığında olan yüz ifadesine gülüyordun ben, gıdıklanmaktan değildi yani. Yanlış anlamayın.

Biraz daha uğraşlarını izledikten sonra sıkıldım ve onu kollarından tutarak altıma çektim, bu sefer ben gıdıklamaya başladım. Hayvan gibi gülerek ağladığında anladım tiki olduğunu. Bu çocukla uğraşmak kadar eğlenceli birşey yok gerçekten. Bundanda sıkılmaya başlayınca rahat bıraktım, üstünden kalkarak üst kata çıkmaya başladım, merdivenlerin başındayken son kez sözümü söyleyip odama kapandım.

"Bana o çocuğun numarasını mutlaka bulmalısın Kookie, sanırım hoşlanmaya başladım."

~~~

Selöömm, dayanamadım tanıtım gibi birşeyi yazayım dedim. Bundan sonraki birkaç bölüm böyle anlatımlı ve kısa olacak, sonra konuya gireceğim. Prestante'nin vhope devamı ile karşınızdayım. Şuanda Jimin ve Kook daha konuşmaya başlamadı, az sonra başlayacak dpsldldkfkf neyse yorum istiyorum lütfen lütfen lütfeenennn

Yazım yanlışları varsa lütfen belirtin, biraz kör gözlü falan olmalıyım kaç kez okusamda bazılarını farkedemiyorum elsplrlfkkf

✔Bello §VHope Texting§Where stories live. Discover now