2- Meçhul

5.6K 255 135
                                    

Treacherous

Yazar: infinite_x

Çeviri: Minnie Hyung

BÖLÜM 2

Meçhul:
(sıfat) Tanıdık yahut bilindik olmayan; kişinin bilgisi,
deneyimi veya anlayışı dâhilinde bulunmayan.

----

Kyungsoo, tanımadığı bir odadaki eşyalar dikkatini çekerken yavaşça gözlerini açtı. Neyse ki daha yeni uyandığından, bedeni tamamen götü başı dağıtmamak için yeterince gevşekti. Ama bedenindeki bu gevşekliğin sıcak yorganların altında ve Kim Jongin'in kollarında olmasıyla bir ilgisi olup olmadığını da merak ediyordu.

Dürüst olmak gerekirse, Kyungsoo'nun nerede olduğunu fark etmesi üzerine ilk içgüdüsü kalkıp gitmekti. Bu durumdan mümkün olduğunca hızla ve uzağa kaçmak ve asla geri dönüp bakmamaktı çünkü o hiçbir zaman böyle şeyler yapmazdı; çok az tanıdığı insanlarla yatmaz ve özellikle de Park Chanyeol'ün en iyi arkadaşlarıyla bu tür şeyler yapmazdı.

Ancak vücudu kalkıp gitmekle aynı fikirde değilmiş gibiydi, bilâkis yanındaki yorganı kaldırıp kenara çekerek Jongin'in uyuyan yüzünü açmıştı. Bir dakikasını ayırıp sanki dün gece bunu yeterince yapmamış gibi Jongin'e gün ışığında adamakıllı baktı ve Jongin'in görünüşüne daha çok hayran oldu, esmer tenine, keskin çene çizgisine, bal dudaklarına.

Jongin'e bir kez bakmış ve midesi büzülürken ayrıntıları hatırlamıştı. Jongin onu içeriye ittikten sonra olan her şeyi, kalçalarının yoğun hareketleri hariç her şeyin ne kadar telaşsız olduğunu hatırlıyordu. Birbirlerine söyledikleri teşvik ve rıza sözcüklerinin fısıltılarını duyabiliyordu, birbirlerini bir şekilde nasıl da anlamışlardı. Jongin'in onu çok daha ateşli, arzulu bir şeye doğru becerişindeki yavaş hızını, kalçalarını ileri itişini ve kulaklarına ağırca soluklanışını hissedebiliyordu. Kyungsoo Jongin'in adının dilinde yuvarlanışının verdiği tadı gerçekten sevdiğini öğrenmiş ve bilhassa kendi adının Jongin'in boğazından kayıp gidişinin sesini sevmişti.

Şiddetle ve arzu içinde birbirlerini tırmalamışlardı ve bedenleri uyum içindeydi. Kyungsoo Jongin'in daha sonra sırtındaki pembe çizikleri fark edeceğine gayet emindi ve kendisi de kalçalarında Jongin'in onları çok sıkı tutmasından ötürü hafif morluklar bulabilirdi. Beraber şiddetle sarsılarak ve titreyerek gelene kadar Kyungsoo'nun tek hissedebildiği Jongin olduğundan her şey çok yoğundu.

Ve Kyungsoo'nun şu an tek söyleyebileceği, bunun bir şey olduğuydu, gerçekten. Ama ne olduğunu bilmiyordu.

Ve Kyungsoo asla böyle şeyler yapmıyordu.

Gel gelelim Kyungsoo öylece yatıyordu ve her yeri Jongin ile kaplıydı, birbirlerinin kollarında uykuya dalmadan önce temizlendikten hemen sonra bir şekilde çamaşırlarını giymeyi başarmışlardı ve ten tene idiler.

Geceyi Jongin ile bu şekilde geçirmek için ne yapmıştı veya niye yapmıştı bilmiyordu. Jongin'in kucağında rahat olsa da, kalbi tüm bunların bir katakulli olabileceği düşüncesiyle gergince çarpıyordu. Belki de Jongin'i bu işe Chanyeol bulaştırmıştı. Tamamıyla mantıksız değildi ancak Jongin dün gece ona karşı hisleri olduğunu itiraf etmişti ve Kyungsoo, sırf Chanyeol'ün Baekhyun'a zarar verme dileğini yerine getirmek için Jongin'in kendisiyle yatma zahmetine girmesinin de herhangi bir amacı olamayacağını düşünüyordu. Gerçekten makul değildi. Ve belki de Kyungsoo yine hindi gibi düşünüyordu.

Jongin uyandığında işlerin değişeceğini biliyordu. Ama nasıl değişirdi, Kyungsoo ondan emin değildi işte.

Jongin'in yanında kıpırdandığını hissetmesiyle düşünceleri çok geçmeden dağıldı. Yumuşak, yorgun bir inlemeyle bir elini Kyungsoo'nun çıplak yerlerinde gezdirdi ve yavaşça gözlerini açtı.

Treacherous ★ [ÇEVİRİ]Where stories live. Discover now