10- Kabullen[M]e

3.5K 163 80
                                    

Treacherous

Yazar: infinite_x

Çeviri: Minnie Hyung

BÖLÜM 10

Kabullenme: 
(isim) Gerçeği veya bir şeyin varlığını kabul etme; 
rıza gösterme veya inanma davranışı.

-------

Jongin'in beti benzi atmıştı.

Parmakları anahtarlarına kenetlenmiş, biraz fazlaca sıkı tutuyordu ancak kulaklarında atan kalbinin gürültülü sesi yüzünden acının farkında bile değildi ve gergin sessizlik keskin bir bıçak gibi odayı parçalıyordu.

"Ne?" Kelime Jongin'in beklediğinden daha boğuk bir biçimde çıktı ama elinde değildi. Bir noktada Chanyeol'ün sorusunun bir şekilde geleceğini bekliyor olsa da, açıkçası hemen o an olmasını beklememişti. Hiçbir önceden uyarı almamış, hiçbir şekilde beklememişti ve Chanyeol'ün sesinin ne sorduğunu zar zor idrak etmesinin nedeni de tam olarak buydu.

"Dedim ki, Do. Kyungsoo. Nasıl?" Chanyeol'ün sesi şu an daha az maskeliydi, her bir kelimeyi tane tane söyleyip sanki Jongin bir çocukmuş gibi konuşurken sesi alaycı ve tehditkârdı. Jongin böyle bir soruya ne cevap vereceğini bilemez bir vaziyetteydi ve hükmen, başka bir şeyin eksikliğinden habersiz kalmaya karar verdi.

"Neden bahsediyorsun sen?"

Jongin bunun, o böyle bir şeyi söyledikten sonra söylenmemesi gereken bir şey olduğunu biliyordu. Sadece Chanyeol'ü daha da kızdırmışa benziyor, galiba, diye düşündü Jongin çünkü salağa yatmak Chanyeol'e duymak istemediği cevabı vermek için yeterliydi.

"Salağa yatma, Jongin." Sesine yerleşen hoşnutsuzluk gün gün detaylandırırken artık belirgindi. "Anlarsın ya, aslında seni bir veya iki kez onunla gördüğümü sandım ve onunla bir projen olduğunu, sana ders çalıştırdığını veya sadece sikik bir halüsinasyon gördüğümü düşünüp görmezden geldim. Ama açık bir biçimde bundan daha fazlasıymış çünkü onu o sikik dans stüdyona götürmüşsün."

"Sen bunu n-nereden biliyorsun?" Jongin sordu çünkü fark ettiği tek kısım, sormayı akıl edebildiği tek şey buydu.

"Yixing'i gördüm." Chanyeol cevapladı. "Bana Kyungsoo'nun seni dans ederken izlemeye geldiğini, ikinizin "oldukça yakın" göründüğünüzü söyledi."

Chanyeol şu an Jongin'in önünde duruyordu, sadece birkaç metre uzaktaydı ve Jongin Chanyeol'ün sahip olduğu hafif boy avantajı altında gözle görülür biçimde sararmasına rağmen açıkçası geri çekilmek için fazlasıyla taş kesilmişti.

"Bir kez geldi." Jongin dürüstçe itiraf etti, artık bu konuda Chanyeol'e yalan söylemenin anlamı yoktu zira bu sadece her şeye daha fazla zarar verirdi. Tekrar sert, hasmane bakışlarına dönmeden önce Chanyeol'ün gözleri inanmazlıkla birkaç saniye çakmak çakmak olmuştu. Bu esnada Jongin sakin kalmaya çalışıyordu ama bu çok zordu.

Tabii ki, Chanyeol'ün öfkesini öngörmüştü. Kyungsoo ile çıkmaya, hatta Kyungsoo'dan hoşlanmaya bile başlamasının öncesinden beri bunu bekliyordu. Chanyeol ile yapacağı böyle bir konuşmanın kolay olmasını asla hayal etmemişti. Ancak Chanyeol'ün öfkeli bakışları altında ne kadar kalırsa, Chanyeol'ün neden sinirli olduğunu da o kadar anlayamıyordu işte. Ona göre en başında Chanyeol'ün öfkesinin haklı olduğunu düşünmek, bu aptalcaydı.

Öfkesi patlamasın diye yumruklarını sıkıyordu ancak kendine ait bu parçayı, Kyungsoo'yu saklamaktan ileri gelen kendi öfkesi ve hüsranı çok fazlaydı. Patlaması için onu kışkırtmasının uzun sürmeyeceğini biliyordu ve bir sonraki sorusu kastettiğinden biraz daha rahatsız edici çıkınca bu barizdi. "Hem ne farkı var *mına koyayım?"

Treacherous ★ [ÇEVİRİ]Where stories live. Discover now