7.BÖLÜM

129 67 9
                                    

Onsuz geçen 2.günümdü.O beni farklı hissettiriyordu.Onu özlüyorum.Onu tekrar görmek çok isterdim.Fakat geri dönerse canı yanacaktı.Belki bir gün farklı bir zamanda onunla tekrar karşılaşabilirim.Gece uyku tutmamıştı.Odadaki pencereden dışarıya baktım.Gökyüzüne doğru kafamı çevirdim.Beni rahatlatıyorlardı.Sanki gökyüzüne bakınca her şey mükemmel olacakmış gibi bir his veriyordu.Belkide Aaronda benim gibi yıldızlara bakıyordur.İşte bu umut beni ayakta tutuyordu.



Sabah olmuştu.Yemekhaneye gidip kahvaltımı yapacaktım.Yemek sırasında bir kız yanımdaydı.

"Sen Melanie olmalısın.Sana bir sır verebilir miyim?"

"Tabi neden olmasın." dedim,elimdeki tabağı görevliye uzatırken.

"Seni kimin şikayet ettiğini biliyorum."

"Kim?" Gözleriyle birini işaret etti.

"İşte şuradaki sarışın çocuk." Ona doğru baktım.

"Bunu nereden biliyorsun?" dememle kızın yanımdan uzaklaşması bir anda oldu.



Kafamda bir şeyler oluşturdum.Çocuğun oturduğu masanın yakınındaki bir yere oturdum.Onu izlemeye başladım.Kimseyle konuşmuyordu.Yemeğini yiyip ayağa kalktı.O sırada bende ayağa kalktım.Ona doğru yürüyüp elimdeki tabağı üzerine savuşturdum.



"Gerçekten çok pardon.Çok özür dilerim." Şaşırmış bir ifadeyle baktı.

"Sorun değil." dedi tişörtünü düzelterek yanımdan hızlıca gitti.Ne yani bu kadar mıydı ? Daha hiç bir şey konuşamadan gitmişti.O sırada yine harika bir plan geliştirdim.Masadan bir kaç peçete alarak arkasından koştum.


"Heyy.Bekle." Arkasına dönerek bana baktı.Elimdeki peçeteyle üstünü temizledim.

"Sana sorun değil demiştim.Neden bu kadar yardım etmeye çalışıyorsun?"

"Belkide konuşmamız gerekiyordur."

"Ne hakkında?"

"Mesela beni şikayet etmenle ilgili olabilir." Hiç bir cevap vermeden yanımdan uzaklaştı.

Bu şüpheli tavırlarından beni şikayet ettiği anlaşılmıştı.Ama neden? Bana bunun açıklamasını bile yapmayı neden gerek duymadı? Artık çabalamaktan sıkılmıştım.Belirsiz bir boşluğun içinde gibiydim.Sürekli cevabı belli olmayan sorularla karşılaşıyordum.



Bugün Dr.Travisin yanında nöbet tutacaktım.Yani getir götür işlerini ben yapacaktım.Revir bölümüne gittim.

"Merhaba Melanie. Seni yeniden görmek güzel."

"Merhaba Doktor." diyip karşı odaya geçtim.Dr.Travisin yanında bir adam vardı.Yaşlı biriydi.Sürekli benim odama doğru bakıyordu.O sırada Dr.Travis beni çağırdı.



"Çok değerli arkadaşımla tanışmadın değil mi?"

"Merhaba.Ben Melanie Miller." Adamın gözleri birden büyümeye başladı.Suratında tuhaf bir korku vardı.

"Merhaba bende Dr.Mark Morgan." dedi ve elini uzattı.Bu ismi bir yerden hatırlıyor gibiydim.Benim dosyamdaki bana ilaç veren Doktor bu olmalıydı.Hiç bir şey diyemeden odama çekildim.Onunla konuşursam pek çok şey öğrenebilirdim.Fakat Dr.Travisin yanında konuşamazdım.Belli ki o da beni tanımıştı.Eğer anlatacağı bir şeyler varsa mutlaka yanıma gelecekti.Birden odamın kapısı açıldı.Gelen Dr.Markdı.



"Aaron nerede.Onunla konuştun mu?"

"Siz bunu nereden biliyorsunuz?"

"Aaron benden bahsetmiş olmalı.Ona seni bulması gerektiğini söylemiştim."

"Evet söyledi.Fakat bu kadar saçmalığa katlanamayıp kaçıp gitti!Mutlaka siz bir şeyler biliyorsunuzdur.Sonuçta doğar doğmaz bize ne olduğu bilinmeyen ilaçlar verdiniz değil mi?"

"Demek öğrendin.Sana her şeyi anlatacağım ama bunlar için ne kadar pişman olduğumu bilmen gerek." dedi mahcup bir şekilde.

"Neler döndüğünü bilmeden bir şey diyemem."

"Dünyamızda soylular ve fakirler yaşıyor biliyorsun değil mi? 1998 yılında başkanımız soylularla birlikte bir kadar aldı.1998 yılında doğan her bebeğe enjektörle verilen bir ilaç geliştirdik.2027 yılında 3 aylık askeri bir eğitim sonunda robotlaşacaksınız.Ve soylular 1 aylığına farklı bir şehire gidecekler.Sizlerde şehirdeki tüm fakirleri öldüreceksiniz."

"Öldürmek mi? Ne diyorsunuz siz? Bunu nasıl yaparsınız? Onlarda insan !"

"Biliyorum Melanie.İlk başta bunu pek umursamamıştım.Çünkü bana sayılamayacak değerde para verdiler.Üstelik oğlumda bu askeri birliğin içinde.Günler sonra pişman oldum ve 2 kişiye zamanda yolculuk yaptırabilecek bir ilaç geliştirdim.Onu da sana ve Aarona yaptım.İlk zamanda yolculuğunuz yan yana geldiğinizde olacaktı.Yani buraya geldiğin gün Aaronla sokakta yada bir yerlerde yan yana geçmiş olmalısınız.İlaç böylelikle etkileşimde bulundu."

"Ailem her şeyi biliyor muydu?"

"Evet.Ailen sana daha iyi bir gelecek kuracağını sandığı için buna izin verdi.Olurda bir gün hastalık kapmamanız için."

"Bunlar tamamen saçmalık.1 aya yakın bir süre kaldı dönüşmemize.Peki şimdi ne yapacağım? Bize neden zamanda yolculuk yaptırdın?"

"Yakın bir zamanda tekrar zamanda yolculuk yapacaksınız.Fakat bu kez geçmişe gideceksiniz.Bu ilaçların üretildiği bir fabrika olacak.Orayı tamamen yakmanızı istiyorum."

"Yani böylelikle bunlar asla yaşanmamış olacak."

"Aynen de öyle.Sonra eski hayatlarınıza devam edeceksiniz.Geçmişe gittiğinde Aaronu bulman gerek.Eğer bulamazsan bunu tek başına yapmak zorunda kalacaksın Melanie.Sana fabrikanın adresini yazacam.Bunu cebinden asla çıkarma." Küçük bir kağıda bir şeyler yazdıktan sonra bana verdi.

"Hoşçakal Melanie." dedi ve odadan çıkıp gitti.



Bu kadar önemli şeyleri ailem benden saklamıştı.Onları asla affetmeyecektim.Masum insanları sırf biz güzel bir hayat yaşayalım diye öldürecektik.Aaronu bulmalıydım ve ona her şeyi anlatmalıydım.Yarın dışarıya çıkış iznimi kullanmalıydım.






ZAMANDAN GELEN #wattys2017Onde histórias criam vida. Descubra agora