hack; namjoon

3K 501 171
                                    

Bir sonraki gün Namjoon, odasına güneş bile doğmamışken uyandı. Deponun içinde tek bir ayak sesi yoktu ve bu herkesin uyuduğuna işaret olabilirdi.

Şimdiden aklına doluşan fikirler elbet bir yerde birbirine bağlanacaktı. Bir süre önce Jungkook'tan şüphelenmiş olsa da şimdi oklar yönünü Seokjin'e çevirmişti.

Genç olan, baştan aşağı şüpheliydi fakat Namjoon unutmamalıydı ki Hoseok da en az onun kadar şüpheliydi.

Odasının köşesine yerleştirilmiş kameraya baktı, masasına yöneldi. Arkasını kameraya dönüp tebeşirini eline aldı ve telefonu tişörtüne sakladı.

Kameranın onu göremeyeceği tek noktaya oturmuş, tüm odaya sırtını dönmüştü. Tebeşirini sağ eline aldıktan sonra sol eliyle telefonun kapağını ve bataryasını çıkarttı. İçinde hat veya hafıza kartı yoktu fakat basit bir telefon için oldukça iyi bir korumaya sahipti.

Kendini ele verme ihtimalini azaltmak için duvara çizgiler ve noktalar çizdi.

(--- -.-- )

Diğerlerini aklının ucuna getirse de düşüncelerine katmadı. Jimin ve Yoongi sinirine hakim olamayan insanlardı ve eğer bombacı olsalardı bu sorunları onları şimdiye kadar ele vermiş olurdu. Taehyung içinse henüz yorum yapamıyordu. Bu kadar pasif birinin hakkında ne bir bilgisi vardı, ne de ona karşı bir güveni.

Telefonu, sesli bir öksürükle birlikte yere atıp parçalanmasını sağladı.
Tekrar yazdı.

(..- -. .-)

Etrafa dağılan parçaları iktirip telefondan geriye kalanlara baktı. Kırılmış camın içeride kalan parçalarını çıkardı ve arkasını çevirdikten sonra asıl motoru koruyan kapağı söktü.
Yazdı.

(-.- .- -)

Motorun da parçalarını tırnakları ile tutup çıkardıktan sonra etrafa dağılan parçaları tekrar yapabildiği kadar birleştirdi. Telefon şimdi kırık bir cam ve eksik motor parçalarıyla ellerindeydi.
Son iki harfi de duvardaki mesajına ekledi.

(.. .-..)

Telefonu ve tebeşirini tekrar temkinli bir şekilde yerine koyduktan sonra yatağına geçti tekrar. Güneş kendini dışarıda göstermeye başlamıştı. Tepedeki pencereden göremediği dışarıda küçük bir aydınlık vardı.

Gülümsedi. Yakında güneşin tamamını görebilecek ve çoktan ikinci ayı bitmiş bu oyunu, kimse ölmeden sonlandıracaktı.

Aralarınındaki haini oyuna katmayı becerebilirse, her şeyi başaracaktı.

***

(--- -.-- ..- -. .- -.- .- - .. .-.. )
mors alfabesi, anlamı: oyuna katıl

×

Ayo + Jello

tasks for puppets #btsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin