Kabileler Savaşı (ZYS-1)

harekete geçme vakti(Gungam)

Yavaş ve sessiz adımlarla  kurbanlarına doğru yaklaşıyordu Gungam. Nefes alışverişini bile çok dikkatli yapıyordu. Adamlar onu fark etmemeliydi. Artık adamlar Gungam'ın görüş açısına girmiş durumdaydı. Gungam adamların ikisinin taşın önünde uzandığını görebiliyordu. Ama uyuyup uyumadıklarından emin değildi. O yüzden  biraz daha beklemeye karar verdi.

Bir süre bekledikten sonra saldırı vakti geldiğini düşünen Gungam harekete geçti. İki elindeki iki mızrağıda kaldırıp adamlara doğru ilerlemeye başladı. Adamlara iyice yaklaşınca nefesini son kez derince alıp kendini adamların tam üstüne atacaktı ki uyuduğunu düşündüğü iki kişi bir sağa bir sola olmak üzere koşup arkasına geçmişlerdi. Ne olduğunu dahi anlayaman Gungam dört taraftan mızrakla sıkıştırılmıştı.

------
Garento adamlarıyla kayanın dibine gelince iki kişinin dinleneceğini söylemişti. Ama daha sonra kafasında bir plan kurgulayıp kendisi ile beraber dinlenecek olan adamına planını aktarıp Gungam'ın tuzağa düşmesi için planı uygulamaya başladılar. Nöbet tutan iki adamına bile haber vermeyen Garento , Gungam'ın tuzağa düşeceğinden emin bir şekilde beklemeye başladı. Beklediği gibi de oldu. Bir süre bekledikten sonra Gungam'ın yaklaştığını fark edip harekete geçtiler. Gungam'ın etrafından dolaşıp onu yakaladılar. Bu defa daha dikkatli olan Garento onu Timur'un yanına götürene kadar kendisi izleyecek başında nöbet tutacaktı.

7.GÜN:

Havanın aydınlanması ile harekete geçtiler. Gungam'ı yine sarmaşıkla ellerinden iyice bağlamışlardı. Garento onu dikkatlice izlereyek ilerliyordu. Çok uzun sürmeden Timur'un olduğu kabileye geldiler. Kabileye girer girmez Timur koşarak yanlarına geldi. Garento olup biteni Timur'a anlattıktan sonra Timur Gungam'ı alıp kendi mağarasına götürdü.

------

Gungam eskiden yaşadığı kabilenin olduğu yere gelince çok şaşırdı. Ama daha sonra kendi Kabilesi savaşta yenilip buradan gidince Zuniga hemen buraya kabilesinin bir kısmını göndermiş olduğunu fark etti. Aslında yakalanmak bir açıdan Gungam'ın işine yarayabilirdi. Eğer bir süre burada ve asıl savaşın merkezi olan Zuniga kabilesinde Esir olarak ölmeden kalır da geri kurtulursa kendileri için gereken savaş bilgilerini öğrenebilirdi. Şu anda yapabileceği tek şey buydu. O yüzden burada konuşmayacaktı.

------

Timur yakalanan adamı mağarasına alıp onu sorguya çekmek istedi. Ama adamın konuşmamakta ısrar etmesi üzerine onu öldürmeye karar verdi. Ama daha öncesinde onu Zuniga'ya bildirmesi lazımdı. Yoksa Zuniga'nın hoşuna gitmeyebilirdi. O yüzden hemen Garento'yu yanına çağırıp ona yolculuk için bir ekip toplamasını emir etti.
Ekibi toplattıran Timur ekibin başına kendisi geçip yola koyuldu.

Güneş tam tepeye çıktığı vakit Zuniga kabilesine ulaştılar. Hemen kapıda Zuniga'nın muhafızları tarafından karşılandılar. Timur zaman kaybetmeden Zuniga'nın mağarasına gitti. Gungam'ı ise hemen Zuniga'nın mağarasının önünde adamlarıyla beraber bıraktı.

-------

Zuniga Timur'un geldiğini görünce önemli birşey olduğunu anlayıp hemen onunla konuşmaya başladı. Olup bitenleri dinledikten sonra Gungam'ı mağarasına çağırdı. O kadar adamını öldürmüş bir adamı öldürmek istiyordu ama daha öncesinde ondan yeni kabile hakkında bilgi almak istiyordu. Şaman bile kabile hakkında pek fazla birşey söyleyemiyordu Zuniga'ya o yüzden bu çok önemliydi. Ama Gungam konuşmamakta ısrar ediyordu. Bu da Zuniga'yı sinir ediyordu.

Onu dışarıya çıkarttı. İki adamıyla beraber onu bu defa kabilenin içinde bir yere bağladı. Adamlarına da emir verdi. "Konuşana kadar işkence edin" dedi. Daha sonra kendi mağarasına dönüp Timur'u yanına çağırdı. Ona artık gidebileceğini söyledi. Gitmeden de daha dikkatli olmaları konusunda onu uyardı.

-----

Konuşmamakta ısrar eden Gungam bir süre çeşitli darbelere ve işkencelere maruz kaldı. En sonunda kendinden geçip bayıldı. Gungam bayılınca başındaki adamlarda onu bıraktılar. Ama Gungam'ın ilk  baygınlık süresi çok kısa sürmüştü. Gözlerini hafifçe araladı. Adamlara ayıldığını fark ettirmemek istiyordu. Onların işkencelerinden korkmasa da Mete'den aldığı görevi yerine getirmemek onu üzerdi. O yüzden buradan bir şekilde kurtulmalıydı. Ama kurutulmadan öncede kabileyi ve kabilenin savaşta kullanacağı metodları öğrenmek istiyordu. Şu ana kadar öğrendiği tek bir şey vardı. O da Zuniga'nın iki bölgeden savaşa gireceğiydi.

Gungam gözlerini hafif aralıklı bir şekilde düşünürken yüzüne düşen bir damla kendine gelmesini sağladı. Yağmur hafif bir şekilde başlamış çok sürmeden sağanağa dönüşmüştü. Yağmurun bu denli hızlanması Gungam'ın işini zorlaştırıyordu. Başında duran adamlar bile yağmurun şiddetine dayanamayıp değişiyorlardı. Yağmur hafif yavaşlar gibi olduğu sırada Zuniga tekrar Gungam'ın yanına geldi. Gungam pür dikkat Zuniga'nın ne yapacağını beklemeye başladı. Zuniga , Gungam'a iyice yaklaşıp " konuşursan seni serbest bırakırım " dedi. Ama Gungam konuşmamakta ısrarlıydı. Bir süre bekledikten sonra Gungam'ın konuşmadığını fark eden Zuniga " Sen konuşana kadar burada yağmurun altında aç bir şekilde bekleyeceksin" dedi ve gitti.

Vücudundaki acılar yavaş yavaş ağrısını azalıyordu. Ama yağmur şiddetlenince ağrılar geri eskisi gibi güçleniyordu.

Zaman gittikçe ilerledi ve hava kararmaya başladı. Artık Gungam'ın başında da kimse beklemiyordu. Onu tam kabilenin ortasında 3-4 ağaca birden iyice bağlayıp terk etmişlerdi. Bu durumda kurtuluş yolu yok gibi gözüküyordu Gungam için. Bir süre daha uyanık bir vaziyette kalan Gungam en sonunda tüm engellere rağmen uykuya daldı. Saatler ilerledikçe yağmur etkisini azaltdı. Geceleri ara ara uyansa da bir süre bekledikten sonra tekrar uykuya daldı. Böylece kendisini için şu ana kadar ki en kötü gününü geçirmiş oldu.

K.S:750  

Beğenileri unutmayalım arkadaşlar.