Bölüm 5

25 6 0
                                    

Onun gökyüzünde kayboluşu ile elimi tutan anneme döndüm. "Sen öngörücü değilsen, onu nasıl görüyorsun?"dedim.Gülümsedi."Baban sayesinde tatlım.Sana hamile kalmamla, birlikte güçlendi."dedi.Kızararak.Etrafıma baktım."Şimdi ne yapacağız anne!"

İlk kademede kardeşimle buluştum. "Barca!" Yavaşça ona yaklaştım. "Kardeşim"

"Burada ne arıyorsun?" Kanatlarımı silkeleyip yerlerine yerleştirdim. "Ne için burada olduğumu biliyorsun?"

"Kızı verecek misin?"

"Hayır"

"O zaman buradan gitmeni tavsiye ederim." Bir müddet ona baktım.

"Sence kızı neden tutuyorum."

"Bilmiyorum. Tek bildiğim kurallara karşı geldiğin?"

"Kimin belirlediği kurallar?"

"Tanrı'nın tabi ki?" Gülümsedim.

"Sende böyle olmadığını biliyorsun? Ben kızı yetiştireceğim tıpkı hak ettiği gibi..."

Gözlerini kısıp beni süzdü. "Aklından ne geçiyor?"

"Sence?" Bana bakışları büyüdü.

"Onu avcı mı yapacaksın?" dedi heyecanla. Gülümsedim.

"İblislerden nefret ederim ya sen?" Bu kez oda gülümsedi.

"Bende kardeşim."

Sıcak çorbalarımızı içerken etrafı kolaçan ediyordum. Onları artık gördüğümün farkındaydım ama hangisi insan hangisi diğerlerinden ayırt edemiyordum. "Yakında anlarsın." Onun sesi ile olduğum yerde zıplarken annem ağzındaki lokmayı yutmak için uğraştı.

"Tanrı aşkına aklımı almak için mi uğraşıyorsun?" dedim sinirle. Bana ilk kez gülümsedi ve kalp atışlarım hızlandı. "Neredeydin?" Kaşlarını çattı.

"Orada burada!" dedi sonrada etrafı süzdü. "Burada farklı yaratıklar yok! Âmâ bu insanlar sana neden bakıyor"dedi.Bakışlarımı bulunduğumuz yerdeki lokantada gezdirdim. Bir kaç adamla göz göze gelince bakışlarımı kaçırdım ve önüme döndüm.

"Çünkü o güzel ve genç bir kız!" dedi annem. Sinirle ona baktım. "Buda ne demek." dedi.

"Erkeklerin ilgisini çekiyor." Sonra annem elini umursamazca salladı. "Boş ver sen anlamazsın." Kaşları daha da çatılırken ona baktım. O kadar çekiciydi ki. Yavaşça ona eğildim. "Görünmez misin?" Dikkatini bana verdi. "Hayır! Görünmezken etrafımda beyaz bir ışık görebilirsin." Hayretle kaşlarımı kaldırdım. O gün o adamın canını alırken o şekilde göründüğünü hatırladım. Tekrar dikkatini anneme verdi.

"Neden ilgi çekiyor. İlgi çekmemesi lazım." dedi sinirli bir sesle. Annem hafifçe gülümsedi. "Belki de sarı saçları ve güzel yüzünden dolayıdır."

"Anne." dedim utançla. "Merak etme o bunları anlayamaz. Yani erkek şehvetini çünkü o insan değil."

Bu kez bakışları bana döndü. "Saçları güneşe benziyor bu yüzden mi?" dedi ve bu benim kızarmama neden oldu. Bu kez parmaklarını yanağımda hissettim. "Neden rengin değişiyor?" Sabırla gözlerimi yumarken ayaklandım. "Doyduysan anne gidip hesabı ödeyeyim de kalacak yer bulalım." dedim sinirle ve bana dokunuşunu aklımdan atmak istercesine hızla masayı terk ettim.

"Kızdı." dedim karşımdaki kadına." Öyle değil mi?" Bir müddet mavi gözleri ile beni süzdü. "Bu duyguları anlayabilmek için insan olmalısın. Ona dokunduğunda bile tam bir his duymadığını biliyorum. Kocam bunlardan bahsetmişti."

Kaşlarımı çattım. Bu doğruydu. Melek olduğum için insanı hislerden uzaktım.Peki ben ona dokunduğumda o bir şeyler hissediyor muydu? "Rengi değişti ."dedim ısrarla. "Onu utandırdın." dedi kadın ayaklanırken.

Şaşkınlıkla ona baktım. Sonrada bakışlarımı kasada para ödeyen kıza çevirdim. Gerçekten de saçları güneş gibiydi ve gözleri deniz gibiydi. Sonra başımı salladım, saçma düşüncelerim yüzünden aklımı başıma toplayamadım bir an.

KORUYUCUWhere stories live. Discover now