yıldızlar öpmüş saçlarını, gökyüzü kıskanmış

1.9K 310 117
                                    


"yoongi hyung?"

jimin daha demin araladığı gözlerini kırpıştırırken, mırıldandı. sessiz sokakta ürkütücü bir soğukluk hisseden küçüğün aklındaki her şey, birden uçup gitmişti.

yoongi neredeydi?

"hyung~benimle oynuyorsun!"

jimin, dikkatlice etrafındaki seslere kulak verirken, onu ısıtmaya yetmeyen ince battaniyeyi üstünden attı. 

o sırada yoongi, elindeki poşetlerle kaldırımda yürürken, yeni uyanmış küçüğüne bakıp gülümsedi, diğeri bunu göremedi tabii.

"güzel gözlüm uyanmış mı?"

jimin nihayet duymak istediği sesi işittiğinde, heyecanla yerinden fırlayıp bir şeyleri devirmeden önce, bağırdı neşeyle.

"yoongi hyung!"

yoongi onun küçücük bir çocuk olduğunu düşünürken, elindekileri bir kenara bırakıp gülümsedi.

"gülümsediğini biliyorum, hyung~ neredesin? gel ve sarıl bana!"

küçüğün bağırışlarına karşı sessiz kalan büyüğü, onu kollarından tutup koynuna aldı. burası, onun için en güvenli yerdi, hiç kuşkusuz.

"benim güzelim çok mu özlemiş beni?"

onu onaylayan mırıltılar çıkartan jimin, yeniden hissettiği sıcacık hissiyatla gülümsedi.

"bak, sana ne aldım."

yoongi, onu yavaşça kendisinden uzaklaştırıp az önce kenara bıraktığı poşetleri aldı.

"hyungum bana hediye mi almış~?"

yoongi, kıkırdayıp elindekileri onun minik ellerinin arasına bırakırken, küçük olan yerinde zıpladı sevinçle.

poşetleri sıkıca kavrayıp içindekileri beceriksizce çıkartan jimin, heyecandan neredeyse yırtacaktı elindekileri.

çünkü bunlar, onun ilk hediyesiydi. hadi ama, kim heyecanlanmazdı ki?

kulaklarına dolan hışırtılardan, elindekilerin hediye paketine sarılmış olduklarını fark etti küçük olan. az kalsın ağlayacaktı, mutluluktan.

nihayet paketleri yırttığında, eline değen yün kumaşların dokusunu hissetti. üzerindeki yarım kollu, pis tişörtün açıkta bıraktığı kolları tir tir titriyordu.

diğer paketi de açtı ve içinden çıkan çikolatayla gülüşü büyüdü. burnuna doğru götürdü ve kokusunu çekti içine, tanımıştı kokusundan. o daha küçükken annesi, eve geç geldiği akşamlar çikolatalar alırdı.

jimin, elindekileri tutmaya çalışırken, birkaçının düşmesine engel olamadı. yanaklarından düşen yaşlara aldırmadan, sevinçle sevdiğinin kucağına atladı.

"seni çok seviyorum, yoongi hyung! teşekkür ederim..."

ve o gece yoongi, kartonun üzerine kurulup şekerleme yaparken jimin, yeni yün kazağına bulaştırdığı çikolataları, iştahla yedi.

o gün gökyüzü, ayrı bir mutluydu sanki.

senin için körüm.Where stories live. Discover now