Ayrılık Zor #Wattys2018

4.Bölüm A.Z

Sınır geçilmedi ama atayım dedim😇

+45 vote 15 yorum saniyenizi almaz...

Emeğe saygı olarak destek olun istenilen bu sadece.

Umarım beğenirsiniz.

Sizi Seviyorum😀
_________

Ne demişti??

Yüzüme dokun mu demişti?

"Ne?"

"Sen değil miydin ezbere öğrenmek isteyen? Sana izin veriyorum" dediğinde heyecandan karıncalanan parmaklarımla, tırnaklarımı avuç içlerime batırıp kalp atışlarımın düzene girmesini sağladım.

"Yardım eder misin?"dediğimde neyi kast ettiğimi anlamış olacak ki yumruk olan elimi çözmüş yanağını avuç içime gömmüştü.

Elimi geri çekmeden olduğu yöne biraz daha dönüp daha rahat onu hissetmek için rahat bir pozisyon aldım. Gözlerimi kapayıp parmak uçlarımı hareketlendirdiğimde batan sakalları içimi gıdıkladı ve bu kıkırdamama neden olmuştu.

Biraz daha yukarı çıktığımda tahmin ettiğim kadarıyla bir sonraki durağım gözleri olmuştu.  Gözlerini yumduğunu parmaklarıma değen kipriklerinden anladım ve bu tarifi imkansız bir sevinç katmıştı içime.

İşaret parmağımı tutup kaşlarının üzerine koyduğunu hissettiğimde ne yapacağımı bilmesemde ilk başlarda sonra kendimi toparlayıp kaşlarının üzerinde işaret parmağımla biraz oyalandım. Her kaşının üzerinden geçişimde karşımdaki bedenin nasıl gevşediğini hissetmek gülümsetmişti.

Onun böyle ellendiği bir yerden rahata ereceğini bilmiyordum. Küçükken hep agresifti. Değişmişti.

"Her dokunduğunda aklıma Istanbulda bıraktığım kalbimi hatırlatıyorsun amca kızı" iki dudağının arasından dökülen bu kelime bedenimin elektirik şokuna uğramış gibi hissetmesine neden olurken o halimle kendimi nasıl geri çektim bilmiyordum. Boşluğa düşen elim sanki kalbimin darbelere uğramasına neden olmuştu.

Istanbulda?

Kalbimi hatırlatıyorsun amca kızı?

Umutların birer birer patladığı dünyam mağlubiyete baş eğerken, Zavallı yanım galibiyeti kutlamakla meşguldü acizliğimle.

Sevdiği vardı...

Duymaya korktuğum şey başıma gelmişti.

Hareketimle susmuştu.

Ben daha yüzünü içime tam kazıyamamışken bunu söylemesi haksızlıktı. Bir kaç saniye mutluluk  elki çok görülmüştû. Boğazımı yemizleyip kuru bir öksürükten sonra konuştum.

"Se-sevdiğin mi var?" sesim titremişti. Ağlama isteğim kendini gösterirken yüzümü buruşturdum direnerek. Karşısında göz yaşı dökmek istemiyordum.

"3 senelik bir ilişkim var" demesiyle yutkunamadım. Nefesim boğazımda kalırken sol gözümden akan bir yaşı ona belli ettirmeden hemen sildim. 3 sene uzun bir dönemdi. Ve bu uzun tür ilişkiler bana onların ciddi düşündüklerinden başka bir şey ifade etmiyordu.

Sildiğim göz yaşının yerini bir başkası alırken silmekle uğraşmadım.

"Uzun bir süre olmuş...çok mu seviyorsun?"dedim karanlık dünyama içimdeki çocuk elinde kazma kürekle daha derin çukurlar kazarken bende acıyla birleşen gülümsemem eksilmemişti yüzümden.

"Seviyorum" dediğinde okun kalbimi ortadan delip geçmesine göz yumdum. Bakışları üzerimdeydi bunu hissediyordum ama ne bilim rahatsız hissettirmìşti şimdi.