KARANLIK (DÜZENLEMEDE)

Ölü Kedi Ve Not

MULTİMEDYADA KAYA VAR

......................................................................................................................................................................

        Kaya aksama kadar birdaha derse girmedi. Son ders zili çalınca Ayla ile kitaplarımızı toplayıp dolaplarımıza doğru yürüdük. Dolabın kapağını açmam ile çığlık atmam bir oldu.Ayla koşarak yanıma geldi. Oda gördüğü manzara karşısında kulakları yırtacak kadar kuvvetli bir çığlık attı .  Boğazı kesik bir kedi açık gözlerle bana bakıyordu. İliklerime kadar donduğumu hissettim.  Üstündeki not dakikalar sonra dikkatimi çekti. Güzel bir el yazısı ile yazılmıştı. "Ayağını denk al.  Birdaha ki sefere zavallı kedi yerine sen olursun ."yazıyordu.

    Çığlığı Hale  hoca duymuş olacak ki koşturarak yanımıza geldi. Kediyi görünce oda manzara karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. ''  Kızlar siz hemen gidin. Ben buraları temizletirim. '' İkimizide sırtımızdan iteliyerek kovarcasına dolap önünden uzaklaştırdı.

         Ayla ile okul dışına koşar adım çıktık. Eve giderken hala kedinin gözlerindeki bakış aklımın içinde dans ediyordu. Soğuk ve ölümü anımsatıyordu insana. Eve bu düşünceler ile ne ara geldim farkında değildim.

        Fakat farkında olduğum bi konu vardı.  Bunu yapanın adının Kaya olduğunu öğrendiğim çocuk olduğuna emindim.Korkmadım değil ama genede bunun altında sessiz kalamazdım.

     Bu düşünceler  ile eve girdim. Yemek yemek icin mutfağa gittim ve anında annemi ve yemeklerini özlediğimi anladım.  Ben ailem olmadan çok yalnızdım. Yemek yapması zor geldi ve pizza söyledim.  Yarım saat sonra  kapı çaldı. Gelen pizzamdı. Pizzanin parasını ödeyerek kuryeyi gönderdim.  Kolamıda alıp  bilgisayar başına geçtim.  Kaya ' yı araştıracaktım ama soyadını bilmiyordum. Bende okulun ve Kaya nin adını yazarak arama başlattım. Arama sonuçları binlerce idi ama bingo daha ilk linkte onu bulmuştum.  Demek  çok tanınan biriydi ki bu kadar bilgide aratınca bile ilk linkte bulmuştum.  Birkaç sayfa dolaştım ama hepsi mal ,mülk ve çapkınlık üzerine haberlerdi. Bu çocuk dünyaca ünlü Aslan Holdingin tek varisi idi. Onunla  başa çıkmam cehenneme kendi ayağımla yürümem gibi birşeydi. Ama geri adım atmamak gibi kötü bir huyum var. Bilgisayarı kapattım ve duş alıp yatağıma girdim.  Rüyamda dolabımın içinden kan akıyordu. Birkaç adım attım ve dolabın önüne geldim.  Kapağı açtım ve dolaptan benim cesedim yere düştü ve aynı donuk bakış.  Ölüm soğuğu işlemiş bir şekilde bana bakıyordu.  Ter içinde uyandım.

        Sabah olmuştu doğan güneşe baktım ve sakin olmaya çalışarak lavaboya gittim.  Yüzümü yıkadıktan sonra bugünü kazasız belasız atlatmak için dua etmeye başladım. Dolaptan elime ne geldiyse giymiştim.Kendimi süslenecek kadar iyi hissetmiyordum.Bu kadar  sorun ve cevapsız soru içinde düşüneceğim son şey kıyafet ve makyajdı. Okula gitmek için evden çıktım. Yavaş yavaş doğan  sabahın gün ışıkları üzerimde dans ederken okula yürüdüm.

....

        Okuldan içeri girince kalbim çok hızlı atmaya başladı. Kaya ve grubu duvar dibinde oturmuş  muhabbet ediyorlardı.  Onca insan içinde bile karanlığı onu belli ediyordu. Gruba doğru yürüdüm ve onun önünde durup bağırmaya başladım. '' Sendin o tehdit oyununu oynayan. Beni bunlarlamı korkutacaksın ? ''

    Kafa tutuyordum fakat korkudan kalbim göğüs kafesimden çıkmak istercesine  atıyordu. Hafifçe güldü. ''Sen bunu oyun sandın belliki daha gerçeğini görmek ister misin? ''  Beni resmen açık açık tehdit ediyordu. Sinirden mi korkudan bilmiyorum fakat sırtımdan akan soğuk terlerin hepsinin çizdiği yolu hissedebiliyordum . ''Sen tam bi aptalsın . '' Ağzımdan çıkan cümleler ile suratı karanlık çökmüş gibi sertleşti.Kaşlarını çatması ile hissedilebilir bir şekilde yutkundum. '' Bu okuldan tabut içinde çıkmak için çok gençsin.Ama isteğini seve seve yapabilirim.''