Bölüm 155

4.4K 403 32
                                    

Agalar, Elçi adlı yeni bir kitaba başladım. Tamamen farklı bir kurgu içinde. İsterseniz okuyabilirsiniz, orası size kalmış. Porfilimden girip bulabilirsiniz, şuan aratmalarda çıkmıyor. Haberiniz olsun. Büyücü Katili ise bu kitapla bağlantılıdır. Hepinize iyi ve hayırlı günler dilerim!

-----------------------------------------------------------

''Burada neler oluyor?''

Elza, Koruyuculara bakarken yine arkasından gelen ses ile arkasını dönmek zorunda kalmıştı. Kendisini buraya getiren Ra ve Odin, öfke dolu gözlerle onlara doğru bakıyordu. Ra bunu sorarken, Elza durumu açıklamak için ağzını açtığında daha konuşamadan Odin,

''Hım... Demek Elza bir Koruyucu oldu! Hükümdarımız bunu uygun gördüyse bizim karşı çıkmamız pek akıl karı değil, değil mi? Şimdi hepiniz diz çökün ve yeni Koruyucuyu kabul edin!''

bunu söylerken elinde olan mızrağını yere vurmaktan çekinmemişti. Odin ve Ra, Koruyucuların lideriydi. Onlara emir verebilirler ve bir şeye zorlayabilirlerdi. Aynı zamanda Koruyucular içinde, Ma'at'a karşı en fazla bağlılık hisseden kişiler işte bu ikisiydi. Koruyucular, bir anda üstlerinde oluşan baskı ile diz çöktüler. Aslında Elza'yı kabul etmeme gibi bir seçenekleri vardı, tabii bu Odin ve Ra'nın gelişine kadar olan bir seçenekti.

''Odin ve Ra ha? Siz ikiniz ne zaman lider oldunuz?''

Ancalgon yine küçülerek Elza'nın omzuna tünemişti. Elza onun ne ara küçüldüğünü bile bilmiyordu. Bunu söylerken ise sesi oldukça rahat çıkıyordu. Buradaki Koruyucuların hiçbiri ona zarar dahi veremezdi. Çekinmesi gereken tek kişi Hükümdarıydı. Ama herhangi bir neden olmadıktan sonra oda onu öldürmeyeceği için oldukça rahat bir kişiliği vardı.

Ra bu sesi anında tanımıştı. Ve gözleri Elza'nın üstündeki minik ejderhayı gördüğünde şaşkınlıkla açıldı. Bu Ancalgon'du!

''Ancalgon? Senin burada ne işin var?''

diye şaşkınlıkla sormaktan kendisini alamamıştı. Ancalgon oldukça güçlü ve tehlikeli bir ejderhaydı. Onun pullarından bir zırha sahip olmak bile yenilmez olmanı sağlardı ki, şuan Elza'nın üstünde o zırh vardı! Üstelik Ateş elementinde oldukça başarılıydı. 

''Ortağımın yanındayım işte! Hükümdarımız Elza ile ortak olmamı istedi. Bende zaten Element Diyarında sıkılmıştım. Hem bu kız yaratıcı yolunda ilerliyor. Yani yakında sizi bile tokatlayacaktır. Hem benim gibi bir ortağı varken ona bulaşmak yürek ister doğrusu. Şimdi biz Elza'nın güzelliğini aldığı annesiyle buluşmaya ve Hükümdarımızın kalbini çalan Kraliçemize doğru gidiyoruz! Hadi görüşürüz sizi ezikler! Elza, dosdoğru gidelim! AHAHAHA...''

------------------------------------------------------------

''Artık ruh aktarmayı yapmak zorundasın Ölüm. Sana tamamen güveniyorum, beni hayal kırıklığına uğratma.''

Akira bunları söyledikten sonra orijinal bedeninin yanına uzanıp gözlerini kapattı. Gerçektende Ölüm'e, Generaline güveniyordu. Sonuçta onlar çocukları gibiydi. Kendisine karşı asla isyan etmezler ve kuyusunu kazmaya çalışmazlardı. Derin derin aldığı nefesler bir süre sonra bir transa girmiş gibi düzenli şekle dönüştü.  

Ölüm, Hükümdarının yanına doğru yürürken içi heyecanla kaplanmıştı. Böylesine önemli bir görev için Hükümdarı kendisine güvenmişti. Ve bu işi başaracağı için kendi kendisine yemin etti. Sadece dikkatli olması gerekiyordu. Ruh yerleştirme oldukça kolaydı. Sıkıntı olan şey, ruhun yeni bedene girmesini sağlamaktı. Üstelik bu ruh Hükümdarıysa, işte o çok daha zordu. Ruh gerçek gücü belli ederdi. Ve Hükümdarının ruhunun ne kadar saldırgan olacağı belli olmazdı. Fakat şöyle küçük bir ihtimal vardı ki, Ölüm o ihtimalin gelmesi için umutluydu. Hükümdarı şuan tutsak olduğu bedende olduğu için ruhu rahatsız olmalıydı. Orijinal bedenini görünce sıkıntı çıkarmayabilirdi!

Kaos'un Varisi 1-2Where stories live. Discover now