Giriş,
Hikayenin ilk bölümünden alıntı.
Sessiz hıçkırıklara boğulurken sağ elimi destek olmak istercesine incecik beline yerleştirdim. Aralık ayında olmamıza ve üzerinde incecik kıyafetler bulunmasına rağmen teni inanılmaz derecede sıcacıktı ve bu ben de ona iyice yapışma dürtüsünü uyandırıyordu. Gözyaşını kaba bir hareketle üzerindeki badinin koluna sürerken gözünün kenarında kalan ıslaklığı silmek için baş parmağımı kullandım. Parmağımın altındaki teni narince titrerken kirpiklerinin altından sıcacık bir ifadeyle bana baktı.
''N-ne yaptığını sanıyorsun sen?'' Beklediğim soru kesinlikle bu değildi. Kim olduğumu sorabilirdi mesala ben de ona ailesi tarafından eğer çabucak evlenecek birini bulmazsam beş parasız kalacak bir adam olacağımı öğrendiğim için tüm gece boyunca içip, en sonunda ağlayan seni görmüş bir yabancı olduğumu anlatırdım.
Cevap vermeyince ''Bırak beni.'' diye bağırdı ve oturduğu kaldırımdan kalktı.
''Hey bekle'' diye seslendim arkasından giderken.
Bana aldırmayınca koluna asıldım ve onu kendime doğru çektim. ''Pardon, bayan!''
Allah aşkına, daha adını bile bilmiyordum. ''Acaba Benimle Evlenir Misiniz?''
YOU ARE READING
Pardon, bayan! Acaba Benimle Evlenir Misiniz? (ASKIDA)
RomanceAçelya tam anlamıyla her şeyi olan eski sevgilisini kaybettiğinde hayatta yapayalnız kalmış ve tek çareyi bir kaldırıma çökerek ağlamakta bulmuştu. Burç ise anne ve babasının evlenecek bir kadın bulmazsan mirastan pay alamayacaksı...
