Bölüm 45

307 27 2
                                    


45.bölüm

Fatih'in o masadaki durgunluğu, davranışları Rıza beyin gözüne takılmış,daha önce ki şüphelerini de ele alarak ,Fatih'in Zehra'ya karşı ilgisi olduğuna kesin gözüyle bakmasa da,böyle bir ihtimal olabileceğini düşünen,Zehra'nın Murat beyin teklifini geçiktirmesi için,oğlunun halini göz önünde bulundurmuş, Fatih'in zaman kazanması için Zehra'yı oyalamaya çalışarak

Rıza bey

-Zehra,bak kızım ne diyeceğim,son günlerde olaylar çok hızlı gelişti,bu olay sonucunda evde bulunan herkes çok yıprandı,özellikle de sinirlenen,gelip sana bir sürü laf söyledi,bu durumun seni daha çok yıprattığını düşünüyorum.Diyorum ki bu Murat bey konusunda aceleci olmasan biraz daha düşünsen,içinde bulunduğun durumdan etkilenipte yanlış karar vermeni istemem ,sonuçta evlilik bu ,şakası olmaz

Zehra Rıza beyin sözünü keserek

-ben kararımı verdim ,kabul etmeyi düşünüyorum

Zehra'nın bu cevabı Fatih'i daha da çok sinirlendiriyordu.Kıskançlıktan dişlerini ve yumruklarını sıkmaya başlayan Fatih ,masadan bir bahane bulup kalkıp gitmeyi düşünüyordu ki ,babası Fatih'in imdadına yetişmişti.

Rıza bey

-dur ,hemen sözümü kesme,sabırlı ol,yazlığa git bir ay kadar dinlen orada ,bu mevsim de kimse de olmaz ,sakindir oraları.Murat beyden de müsaade iste,beklesin biraz daha ,düşün taşın kafanı topla ona göre karar ver.bence aceleci olma ,sen buradan gitsen de her zaman bu kapı sana açık ,her zaman desteğim hazır.Biz şimdilik Hatice ile idare ederiz .Sen kararını verdikten sonra yerine başka birini buluruz.

Bu fikir Fatih'in içine soğuk sular dökmüş,saatlerdir ,asık suratla oturan Fatih'in gülümsemesine neden olmuştu.

Asiye hanım da onaylamış bu fikri

-evet Zehra,Rıza bey haklı ,bu işler aceleye gelmez,git yazlıkta yalnız kal biraz ,hem dinlen hem de düşünüp sağlıklı bir karar verirsin,hepimiz yıprandık şu son zamanlarda

Fatih,bu fikirle neredeyse kanat takıp uçacaktı.Sevinci sesine yansımış,yüzü gülmeye başlamış,Rıza beyin de Fatih'in bu kadar çabuk değişip keyiflenmesi şüphelerinde haklı olduğunu düşünmeye başlamasına sebep olmuştur.

-babam haklı Zehra ,yarın ben götürürüm yazlığa seni ,alış veriş yaparız sonra dönerim ben

İşte Fatih'in beklediği fırsat buydu ama ne yazık ki hala açılmak için cesaretini toplayamamıştı.

Zehra'da ısrarlar karşısında dayanamayıp ,ayrıca dinlenmeye de ihtiyacı olduğu için kabul etmiştir.

-yarın sabah konaktan ayrılacağım ama yapmam gereken ,uğramam gereken yerler var ,ayrıca Murat beye de küçük bir hediye alacağım o yüzden akşama doğru ben giderim ,sizin götürmenize gerek yok ,teşekkür ederim

Tam Fatih'in yüzü gülmeye başlamıştı ki, "Murat bey hediye alacağım "kısmı ,Fatih'in bütün yelkenlerini suya düşürmüştü.

Fatih,sabaha kadar Zehra'ya olan aşkını düşünmüş,içindeki acıyı ne kadar uğraşsa giderememiştir,neden ona "ben seni seviyorum,"diyemiyordu,Neden bu kadar kilitlenmişti.Kendi haline bir türlü anlam veremiyordu.Her geçen gün,özellikle de bugün kalbinde ki yara daha da çok kanıyordu.Sonra birden Zehra'nın ona "gereksiz serseri "dediği an geldi aklına ,dudakları isteksizce tebessüm etti."gereksiz serseri ,yirmili yaşlarında biri için kullanılacak güzel bir kelimeydi,fakat kırkbeş yaşın da biri için, biraz garip değil mi? Gerçekten gereksiz bir adam olduğum için mi beni görmüyor,off... Zehra neden gidiyorsun ki ,ne var ki hep yanım da olsan,hala beni seviyormusun acaba "diye bunun gibi bir çok soru ve düşüncelerle sabahı getirmişti.Fatih'in tek emin olduğu şey kızının annesini gerçekten bir ömür yanında istiyordu,nasıl olacağını bilmiyordu ama tek istediği buydu.

Zehra da tıpkı Fatih gibi sabaha kadar uyuyamamış,konağa ilk geldiği günden bugüne kadar yaşananları tek tek film şeridi gibi gözünün önünden geçirmişti.Acı tatlı pek çok anıları olmuş,bugüne kadar bir şekilde gelmişti.Artık bırakıp gitme zamanı gelmişti.yapmak istediği her şeyi gerçekleştirmesine rağmen yine de sol tarafında bir eksiklik bir sızı hissediyordu.Zehra adı gibi emindi kalbindeki bu sızının Fatih olduğundan ,yıllarca kalbini bir mezar yerine çevirip duygularının üzerine toprak atmaya çalışsa da yirmibeş sene de tek başaramadığı şey bu gereksiz serseriyi unutamaması olmuştu.Bu konağın kapısından çıkarken ,getirdiği gibi ,burada bırakmak istiyordu.Fatih yıllarca Zehra'nın ona olan aşkını anlayamadığı gibi ,sonuç olarakta okuduğu günlükten çıkardığı tek sonuçta Zehra'nın yıllarca kendisini değil üzerinde ki siyah bir bez parçasını sevdiği kanaatine varmasıydı.Zehra'nın o tartıştıkları günden beri Fatih'in bu sözünün aklının bir köşesine kazımasına sebep olmuştu.Fatih'in bu söylediklerini duyana kadar,içindeki aşktan hiç bir pişmanlık yaşamamıştı.Bu sözün ardından kalbinde ona bir yer verdiği için pişmanlık yaşamıştı lakin elinden hiç bir şey gelmemesine sitem ediyordu.

Siyah Gömlek (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now