Bölüm 42: Sözlük

26K 1.8K 426
                                    

İnternetim olmadığı için biraz geç geldi, özür dilerim. Diğer bölümlerde küçük detaylara yer vermiştim ama bu bölümdeki detaylar biraz daha belirgin, umarım beğenirsiniz:)

-Multimedia, Nick.

“Bu neydi şimdi?” derken parmaklarıyla dizinin üzerinde ritim tutuyordu Daisy. Odadaki herkes gibi o da gerindi.

“Tek bildiğim şey,” dedi Ariana düşünceli bir sesle. “Okul kesinlikle güvenli değil. Düşünsenize, ya o buraya doğru geldiği sırada biz de dışarıda olsaydık? İnsan mı değil mi belli bile değil.”

“Biz dışarıdayken o da hep dışarıdaydı.” Dedi Nick. “Bunca zamandır o da okulda. Bizim gibi.”

“Evet, ama varlığından habersizken daha rahat hareket edebiliyordum.” Dedi Ariana.

Onlar konuşurken ben de sessizliğimi korumayı tercih ediyordum çünkü beni düşünmeye iten şeyler vardı.

Geçen sefer, tatbikatta da bize doğru geliyordu. Az önce de bize doğru geliyordu. Bu şeyin benimle bir ilgisi olması beni korkutuyordu.

Bir müddet daha Dexter’ın yanında oturduktan sonra Daniel’ın karşımdaki koltuktan adımı söylemesiyle onların konuşmasına dâhil oldum.

“Clara?” dedi. Duvardan gözlerimi ayırıp ona baktım. “Sen iyi misin?”

İyi miyim? Bilmiyorum.

Başımı belli belirsiz iki yana salladım. “Bilmiyorum.” Dedim kısık bir sesle.

“İyi görünmüyorsun.” Dedi Daniel alnını kırıştırarak. “Bir şey ister misin?”

Başımı tekrar iki yana salladım. “Hayır.” Dedim. “Sadece korkuyorum.”

Son yarım saattir odadaki adrenalin seviyesi normalin üzerindeydi ve bunu büyük ölçüde benim korkularım sağlıyordu.

“Korkma.” Diye kulağıma fısıldadı Dexter beni kendine yaslarken. “Bir şey olmayacak.”

“Nereden biliyorsun?” dedim yalnızca onun duyabileceği bir şekilde. Odadakiler tartışmaya devam ederken sadece Dexter’ı dinliyordum.

“Az önce o buradayken söylemedim ama eğer bir şey yapmak isteseydi parmaklıklı bir kapı onu engellemezdi. Aynı şekilde duvar bile onu engellemezdi.”

“Neden geldi o zaman?”

“Bilmiyorum ama şimdilik bize zarar vermek istemediği açık.”

“Şimdilik.” Dedim ben de onun gibi. “Şimdilik güvendeyiz.”

“Clara bir şey olmayacak.” Dedi Dexter güven verircesine. “Hiçbir şey.”

“Umarım.”

Sağ tarafımdaki, omzuna yaslandığım Dexter’ın varlığının beni rahatlatması şu an çok ihtiyacım olan şeydi ve o da bunun farkındaydı. O ritmik hareketlerle saçlarımla oynarken kısa bir anlığına da olsa yavaş yavaş gerginliğimi atıyordum.

**

 

 Tarih sınıfından çıkmak üzereyken içeriden birisi kolumu tuttu ve soyadımı söyledi. “Campbell.”

Wendella’ydı tabii ki de.

Omzumdaki çantamı düzeltip ona döndüm. “Evet, Bayan Wendella?” dedim.

Sakin Ol Clara.Where stories live. Discover now