Karanlığın İçinde - Darkness Within (Dramione) (+18)

Bölüm 7

Biraz geciktik ama nihayet bölüm hazır. Keyifli okumalar canlar!

Nermin ve Nazan

@NarminMalik   ve @Zincarla   

***

Ron Weasley'nin Azkaban'da duruşmasını beklediği bilgisi, bir süre basından saklanabilmişti. Ancak bu sonsuza kadar saklanabilecek bir şey değildi, önünde sonunda duyulacaktı. Ron basının çok sevdiği bir karakterdi, savaştan sonra fazlasıyla popüler olmuştu. Okul tekrar açılıp da, sınıf tekrarı için Hogwarts'a gidene kadar, evden dışarıda attığı her adım, gazeteci ordusu tarafından takip edilmişti. Hogwarts'a gittiğinde de, sürekli baykuş postası ile ropörtaj istekleri geliyor, Hogmeade izninde yapacağı kısa söyleşiler ya da fotoğraf çekimleri için yüksek meblağlarda para teklif ediliyordu. Elbette henüz öğrenci olduğu için, bunu yapması kati şekilde yasaktı, ancak Ron gelen mektupları asla cevapsız bırakmıyor, her birine çok memnun olacağını, ancak mevcut koşullarda yasa gereği mümkün olmadığını yazarak, hem kalp kırmıyor, hem de üzerindeki ilginin devamını garantiliyordu. Zaten Ron'un yokluğunu ilk ortaya çıkaran da bu mektuplar oldu. 

Dumbledore, öğrencilerine yargı süreci sonuçlanmadan bu konuda, sadece gazetecilerle değil, okul dışındaki herkesle konuşmalarının beklenmedik sonuçları olabileceğini söyleyerek, dedikoduları minimumda tutmayı başarmıştı. Bu başarıda McGonagall ve Snape'in konuyla ilgili yüksekten atan öğrencileri cezaya bırakmaları da etkili olmuştu. İki profesör de adil davranıyordu, Hermione'nin aleyhinde konuşanlara verdikleri kadar Ron hakkında konuşanlara da ceza veriyorlardı. Ron, suçunu itiraf etmişti, ancak henüz hüküm giymediği için, suçu kesinleşene kadar, herkes gibi genç Bay Weasley'nin masum kabul edildiğini söylüyorlardı. Dumbledore'un üstü kapalı uyarıları, iki bina başkanının tutumuyla birleşince, Şato'dan dışarı bilgi sızıntısı minimumda kalmış, Hermione'nin mahremiyeti büyük ölçüde korunmuştu. Ancak, gazetecilerin yolladığı baykuşlar, mektupları teslim edemeden geri dönmeye başlayınca, üstelik hafta sonu izinlerinde Altın Üçlü'den kimse Hogsmeade'de görünmeyince, merak edip kurcalamaya başlamışlardı. Gerisi çorap söküğü gibi gelmiş, Ron'un Azkaban'da mahkemesini beklediği duyulmuştu. Sebebi öğrenemedikleri için Bakanlık'ta çalışan Arthur ve Percy Weasley ile Bakanlık stajına başlamış olan Hermione adeta ablukaya alınmıştı. Ne onlar, ne de zaman zaman yakaladıkları Weasley ailesinin diğer fertleri tüm sorulara "Yorum yok" diye cevap verse de, ortalık kaynamış, söylentiler almış başını gitmişti. 

Bir süre sonra dedikodular yavaş yavaş mantıklı bir zemine ulaşmış, içinde gerçek parçaları barındırır olmuş, ortam gerilmişti. Hogwarts da dahildi artık konuya. Güvenli kabul edilen okulda, bir öğrenciye, hem de Hermione Granger gibi bir öğrenciye saldırı ihtimali, velileri ayaklandırmış, yönetim kurulu müdüre baskı yapmaya başlamıştı. Dumbledore, her zamanki sakin tavrıyla okula yapılan saldırıları bertaraf etmiş ancak muhabirlerin Hermione'ye tacizleri bitmemişti. Avukatı, genç kızı bu konulara hiç girmemesi, cevap vermemesi, tahriklere kapılmaması konusunda uyarmıştı. Hermione baskının altında boğuluyor gibi hissediyordu ama saklanmayı reddediyor, her gün işine gitmeye devam ediyordu. Sorularıyla bunaltan iş arkadaşlarına ise, mahkemeden sonra her şeyi öğreneceklerini söylemekle yetiniyordu. Psikolojisi, ağır bir imtihanla sınanıyordu, iş bitip de eve adım attığı ilk anda, kendine verdiği bir daha ağlamayacağım sözünü bozup, ağlama nöbetleri geçiriyor, geceleri kabuslarla zindan oluyordu ama dik kalmayı başarıyordu.

Ron Weasley, yaptığı iş ilk ortaya çıktığında, Dumbledore'un gerçekleştirdiği sorgulamasında itirafta bulunduğu için ilk celsede sonuç çıkacağını düşünüyorlardı. Hermione mahkeme salonuna bile gitmeyecek, yüzleşmek zorunda kalmayacaktı. Genç kızı temsilen avukatı gidip taleplerini belirtecek, savcı da, savunma avukatına bildirim yapacak, Ron'un suçlu olduğunu kabul etmesi halinde dava Büyüceşura'nın önüne çıkmadan bitecekti. Kısa ve temiz. (Yazarın notu: Burada Amerikan mahkemeleri model alındı.)