12.Bölüm

901 99 59
                                    

"... O sırada piyanonun üzerindeki notaları karıştırmakta olan Elizabeth, Bay Darcy' nin gözlerini ne kadar kendisine çevirdiğinin ister istemez farkına vardı. Bu derece burnu yüksekte olan bir adamın kendisini beğenebileceğini hiç sanmıyordu; ama erkeğin ona hoşlanmadığı için bakıp durması da tuhaf kaçardı... Orada bulunanlar arasında Bay Darcy' nin gözünde en kusurlu ve küçümsenmeyi en çok hak eden kişi olduğu için onun dikkatini çektiği sonucuna vardı. Bu olasılık genç kıza hiç de üzüntü vermedi. Bay Darcy' den kendisine değer verip vermediğine aldırış edecek kadar hoşlanmıyordu ki!

Birkaç İtalyanca şarkı çaldıktan sonra, Bayan Caroline Bingley oynak bir İskoç havasına geçti. Ve az sonra Bay Darcy, Elizabeth' e yaklaşarak:

'Bu fırsattan yararlanıp İskoç dansı etmek istemez misiniz, sevgili Elizabeth?' dedi.

Elizabeth gülümsedi ama yanıt vermedi. Darcy onun sessizliği karşısında biraz şaşırarak sorusunu tekrarlayınca, genç kız:

'Ah, sizi ilk sorduğunuzda da duydum...' dedi. 'Ama ne cevap vereceğimi hemen kestiremedim. Biliyorum, 'Evet' dediğimi duymak, böylece zevkimi küçümsemenin zevkini tatmak istiyorsunuz. Ama ben bu tür planları altüst ederek benimle alay etmeyi tasarlayanları yaya bırakmaktan hep hoşlanmışımdır. Bunun için size, İskoç dansı etmeye niyetim olmadığını söylemeye karar verdim. Şimdi elinizden gelirse beni küçümseyin bakalım!'

'Doğrusu niyetim bu değildi.'

Elizabeth onu gücendirmeyi beklediği için bu nezaket karşısında şaşırmıştı. Ama alayla karışık tatlı tavırları, Elizabeth' in karşısındakileri gücendirmesini zorlaştırıyordu. Darcy hayatında hiçbir kadın tarafından büyülenmemişti. Kızın ailesi aşağı seviyede olmasa, Darcy gönlünü kaptırma tehlikesiyle karşılaşabileceğine inanıyordu. (Jane Austen' ın Aşk ve Gurur isimli eserinden alıntıdır.)

"Siktiğimin Darcy' si! Sinir oluyorum bu adama! Sevdiği insanı ve ailesini küçümseyen bir bu salak vardır herhalde dünyada! İnsan hiç sevdiğini küçümser mi? Aksine... Onu kendine aşık etmek için ona kusursuz hissettirmen gerekir!"

Sehun, dizlerinde yatan Luhan' ın çatılmış kaşlarına baktı. Bir insan hem kızgın hem sevimli görünebilir miydi? Eğer söz konusu Luhan ise, cevap kesinlikle evetti. Sabahki itiraf dolu konuşmalarının Luhan' ın, Sehun' un ricasını kabul etmesiyle sonuçlanması Sehun' u şaşırtmış, bir o kadar da utandırmıştı. Bir süre ikisi de pembe yanaklarıyla yere bakmışlar ve konuşamamışlardı. Ne yapacaklarını ne söyleyeceklerini bilemiyorlardı. Ama Luhan, bu gergin havayı dağıtmak için Sehun' dan kendisine kitap okumasını istemişti. Sehun ise bir koşu kütüphaneye inip, Chung Hee' den güzel bir aşk romanı istemişti ve Chung Hee de Sehun' a, nişanlısının en sevdiği romanı vermişti. Geri döndüğünde ne yapacağını bilmez şekilde yine yatağın kenarına oturan Sehun' u, Luhan yatağa çekmiş ve başlığa sırtını yaslamasını sağladıktan sonra dizine başını koymuştu. Bacakları yatağından kenarından sarkmasın diye dizlerini kırmıştı Luhan ama Sehun, bu şekilde yatarsa rahatsız olabileceğini düşünerek yan yana oturmayı teklif etmişti. Luhan ise kendi yanakları kızarmasına rağmen, Sehun' un daha fazla kızarmasına sebep olacak bir cevap vermişti: "Sevdiğim adamın dizlerinde yatmak beni rahatsız etmiyor, aksine şimdiye kadar hiç bu kadar rahat etmemiştim." Bu cevap, Sehun' un karnının gıdıklanmasını öyle şiddetlendirmişti ki sırıtmamak için kendini zor tutmuştu. Ardından Sehun kitabı sesli bir şekilde okumaya başlamıştı ama saatler geçmesine rağmen henüz 49.sayfadaydılar. Çünkü Luhan neredeyse her paragrafın sonunda Sehun' un susmasına sebep oluyor ve Bay Darcy için küfürler yağdırıyordu. Anlaşılan daha önce okumuştu ve Darcy denilen adamdan nefret ediyordu.

WinterWhere stories live. Discover now