2 - "Tanıştığımız Zaman."

140 11 18
                                    

18 Aralık 2018
 
  Göğsümde yaslanmış kitap okuyan miniğime hayranlıkla bakıyorum. Sayfaları çevirdikçe mimikleri değişiyor. Kızgın, mutlu, şaşkın, üzgün.. Bir insan kitap okurken nasıl oluyor da bu kadar çabuk hisleri değişiyordu ya da bir kitap nasıl bir insanı bu kadar etkilemeyi başarabiliyordu?

Kendi kendime bu konu hakkında düşünürken miniğimin bir buçuk saattir kitap okuduğunu farkediyorum. "Miniğim." Kendisini o kadar kitaba kaptırmış ki dediğimi duymuyor bile. "Miniğim?" Hâlâ tepki vermeyince oturduğum yerde biraz kıpırdanıyorum, ardından kitabını bırakıp bana bakıyor. "Sonunda bana baktın. İki kez seslendim sana."

"Üzgünüm, kendimi fazla kaptırmışım." Saçların karıştırıyorum. "Bir şey mi oldu?" Karşımda rahat hissedeceği bir pozisyonda oturuyor. "Bir buçuk saattir kitap okuyorsun. Biraz da bana vakit ayırmanı istiyorum." Dediklerimle tebessüm ediyor ve boynuma sarılıyor. Ardından yanağıma bir öpücük konduruyor. "Tanıştığımız zaman?"

"Tanıştığımız zaman mı, miniğim?" Tebessüm ederek kafasını sallıyor. Artık 'miniğim' dememe kızmamasını seviyorum."Tanıştığımız zamanı anlat, Nam Joon." Büyük bir heyecanla bana bakarken kelimeleri aklımda toparlıyorum. "Başlıyorum." Arkasında duran yastığı alıp kollarının arasına alıyor.

"15 Eylül, hava bulutlu. Hafif bir esinti âdeta tenimi okşamıştı. Atkımı düzeltirken aniden yağmur başlamıştı. Her ne kadar yanımda şemsiye olsa da yağmur abartılacak kadar yağmadığından şemsiyemi açmamıştım. İlerleyen dakikalarda yağmur hızlanmaya başladığında şemsiyemi açmış, sokakları arşınlamaya devam etmiştim. İlerde sırılsıklam olmuş bir halde yağmurun gelmesine engel olan bir yerde duran bir kız görmüştüm. Kahkülleri alnına yapışmış, gözlerine yaptığı makyajı akmıştı. İçimden bir ses onun yanına gitmemi söylemişti ve bende öyle yapmıştım. Ona gideceği yere kadar eşlik edebileceğimi söylediğimde her ne kadar şaşırmış olsa da yağmurun durma gibi bir niyeti olmadığını anladığında teklifimi kabul etmişti. Gideceği yerin benim gideceğim yerle aynı olduğunu öğrendiğimde şaşırmıştım. Sonradan öğreniyorum ki işe yeni başlayan tercümanmış. İkimizin mesleğinin aynı olması beni mutlu etmişti. İşte o zaman isminin Hye Sun olduğunu öğrenmiştim. Ardından güzel bir tebessümle teşekkür etmişti. İşte o güzel tebessüm kalbimde bir yer edinmişti."

&

Bölüm atma isteğimi durduramadım :(

Beraber Geçen Güzel Yıllarımız ; Nam JoonWhere stories live. Discover now