Kalbim Senin

26.Bölüm Tanıdık Koku

Sabah erkenden uyandım bugün kınam var yarın akşamda düğün. O kadar heyecanlıyım ki hemen Tahir'in odasına gittim.
N:Tahir Tahir Tahir Tahir
T:Nefes sabah sabah ne başımda riv riv ediyon.
N:Tahir kalk hadi ya.
T:Uyucam ben
N:Bak başunda riv riv ederum
T:Şivene kurban.
N:Hadi kalk
T:Uyucam ben
N:Tahir Tahir Tahir Tahir
T:Öff tamam tamam.
Tahir yavaşça doğrulup. Başlığa dayanır.
N:Günaydın.
T:Günaydın Nefesim.
N:Allahhh
T:Noldu
N:Ben bi an kınamı unuttum kalk kalk hayde daha bir sürü işimiz varr.
Nefes hemen odadan çıkar. Tahir yandan bir gülüş atar.
Öğlen olmuştu kızlar  kofördeydiler. Herkes çok heyecanlıydı.
H:Off daha saçım daha olmadı. Hanfendi bir bakarmısınız.
E:Telefonun çalıyor Hatice.
H:Tamam tamam baktım.
Hatice telefonu açar.
H:Ne var ya
M:Hatice hanim ne bu atar.
H:Söyle hadi işim var
M:İşiniz bittimi
H:Lan benim aklı olmayan kıt kafalı sevgilim daha bir saat bile olmadı ah benim akılsızım ah benim öküzüm.
M:Hadi kapat.
H:Sen kapat.
Kızlar hazırlanmıştı hepsi birer melek olmuşlardı.

Hatice in kıyafeti ve saçı 👆

Eslem'in kıyafeti ve saçı

Asiyenin kıyafeti ve saçı

Zeynep'in kıyafeti ve saçı

Açelyanın kıyafeti ve saçı
Akşam;
Nefes çok heyecanlıydı kına gelip çatmıştı. Herkes toplanmıştı Nefesin içi kıpır kıpırdı. Tahirde Nefesin Mutluluğuna mutlu oluyordu. Sonunda dans etme ile başladılar. Tahir Nefes etrafta kimse yokmuşcasına dans ediyorlardı.
T:Bugün ayrı bir güzelsin.
N:Sende ayrı bir yakışıklısın.
T:Yarın düğünümüz var.
N:Çok mutluyum.

Eslem ile Ayaz da dans ederken Eslem somurtuyordu tartışmışlardı.
A:Bu dekolteyi sorucam sonra sana ben bu etek boyunda.
E:Ayy yeter Ayaz ya
A:Ben kaç kere diyorum sana birdaha olurs-
Eslem Ayaz'ın cümlesini bitirmesine izin vermeden.
E:Noldu küçük bir mesele yüzünden ayrılırmısın benden.
Eslem dans etmeyi bırakıp yerine geçer.

Hatice ile Murat her zamanki gibi didişiyordu.
M:Çok güzelsin
H:Ayy yirim sini
M:Ama bu dekolte midir nedir etek boyu olmamış.
H:Her güzel anı boz zaten marul kafalı domates suratlı pişmiş kelle.
M:Ahh benim güzelim.
H:Öküzüm benim ya.
M:Danam benim ya.
H:Ne dedin ne dedin.
M:Danam
H:Bak hala söylüyor ya dana mıyım bnd kiloluyım yani onu mu demek istiyon sen
M:Dana da bi hayvan sonuçta civciv gibi tavşan gibi
H:Hala konuşuya ya sus ve dans et

Asiye ile Mustafa
M:Asiyam birdaha böyla giyinma
A:Nie mıstafa
M:Çok açuk
A:yakişti ama
M:olmamış giyma
A:diğer kızlar giyiyi ama benum neyim eksuk
M:eksiğin yok fazlan var.
A:Aşk olsun Mustafa

Açelya ve Can birbirlerinin gözlerinin içine bakarak dans ediyorlardı. Zeynep ve Fatih dans etmemişlerdi. Yangaz Fatih ise kendi kendine etrafta dönüyordu herkes ona gülüyordu. Dans sona ermişti. Gece sonunda kına zamanı gelmişti. Kızlara def falan dağıtıldı. Ben önden gidip sandalyeye oturdum. Ardından kızlar geldi. Hüzünlü bir türkü duyuldu kulaklarımda yüksek yüksek tepelere. Gözyaşlarım bir bir aktı. Kızlar etrafımda dönüyordu. Sonra Asiye abla kınamı yaktı. Saniye annem elime altın koydu. Ben hala ağlıyorksen Tahir gelip bana sımsıkı sarıldı.
T:Ağlama bak kıyamam sana.
N:Bu günde annemin ve babamın yanında olmaması çok koyuyor Tahir. Tamam babam yok anlarım ama keşke annem yanımda olsaydı belki bu kadar koymazdı. Ama bak şuan ne annem nede babam var. Yüreğim hep buruk bu konuda. İşte insan en iyi bu günlerde anlıyor bu hissi. İlk okulda hep arkadaşlarımın annesi babası getirirdi okula. Sonra anneler gününde veya babalar gününde program yaparlardı ben hiç bir zaman katılamadım. Annem ve babam yok diye. Öğretmenin zorlasa bile istemezdim. Ağrıma giderdi. Ben hep park köşelerinde babaların kızlarını sallamalarını izlerdim. Annelerin kızlarına sarılmasını özenirdim hep. Ortaokulda anneye şiir yazdırıyorlardı bende yazdım ama Saniye anneme. Alay ederlerdi benimle annen baban yok diye. Ben her gece anne baba diye ağlardım. Şimdi baksana ne babam var nede annem. Bari annem olsaydı ama yok işte. Sağolsun Saniye annem hiç yokluğunu yaşatmadı ama işte kalbimde bir boşluk oldu hep. Ama kendime söz verdim o kadın birdaha karşıma çıkarsa asla afettmiycem.

Tahirde benle birlikte ağladı. Sımsıkı sarıldık birbirimize. Kına bitmişti. Misafirler yavaş yavaş dağılıyordu ama bir şey vardı. Burnuma eskilerden tanıdık bir koku geldi. Burnum sızladı. Arkamı döndüm Bir kadın vardı birde benden neredeyse iki yaş küçük olan bir erkek. Ama bu annemin kokusuydu. Kadın bana doğru baktı. Sonra Tahir yanıma geldi.
T:Bir sorun mu var?
N:Şu kadın annem kokuyor.
T:Nasıl yani.
N:Annem kokuyor işte bilmiyorum ama annem olması imkansız.
Herkes dağılmıştı. Biz evde oturuyorduk üzerime rahat birşeyler giymiştim.
N:Bugün bir kadın ve bir erkek geldi.
S:Olabilir kızım.
N:İşin garip noktası annem gibi kokuyordu.
Saniye onun Nefesin annesi olduğunu biliyordu ama söylemiyordu. Öğrense çok üzülürdü.
M:Kimlerden acaba
S:Düğün sonu gelenler mi he arkadaşım ve oğlu.
N:Fatih sen niye dans bistinde dönüyordun.
F:Hee çünkü benim sevgilim yok bende gölgemle dans ettim. Çok iyi anlaşıyoruz evlenmeyi bile düşündük.
Herkes bu lafa çok gülmüştü. Sonra kapı çaldı ve gidip açtım. Bu o kadındı. Annemin kokusuna benzeyen.
.
.
.
Okuduğunuz için teşekkür ederim. Bölümler geç gelebilir. İki hikaye birden yazıyorum ve okullar açıldı boş vakit bulamıyorum sizin için yazdım şimdi gidip bissürü olan ödevimi yapıcam. Sizin için okuldan gelir gelmez hikayeye başladım. Ödevi erteledim. Yorum ve vote atmayı unutmayın. Sizleri seviyorum. Yorum ve vote atmayı unutmayın. Hikaye hakkında görüş ve önerilerinizi yoruma yazın. Teşekkür ederim hoşcakalın.
🙏❤️🌷