19.BÖLÜM."ETKİ"

97 8 5
                                    

BÖLÜM ŞARKISI;SANCAK BU BİR RÜYAYSA UYANDIRMA..

"19.BÖLÜM.ETKİ"

Ondan öyle bir uzaklaştım ki ilk defa yüzünde o ifadeyi gördüm.

Afallamıştı.

Gözleri mavinin en koyu tonuna şahitlik ediyordu.O kadar keskin bakıyordu ki bıçak kadar keskin ve sert baktı gözlerime.Ruhumun sancılar içinde kıvrandığını hatırladım.İçimi tarifsiz bir sancı kapladı.Öylece durdum.Kalbim canımı yakacak kadar hızlı atmamalıydı.Nefesim bana ihanet edip dar gelmemeliydi.Gözlerim parlamamalıydı ona bakarken,

O bir harabeydi,ben bir enkazdım.O gücün temsiliydi ben güçsüzlüğün.

Ondan nefret etmiyorsun!

Kalbimden gelen sese ilk defa tepki verdim.Ondan nefret etmiyordum.Ona karşı hiçbir duygu yoktu bende.Olsada anlamazdı benim kırık dökük kalbim.Tatmadığı duyguyu bilemezdi.Nefret etmekten başka bir şey bilmezdi benim kindar kalbim.Kimseyi küçük boşluğuna kabul etmezdi.Acıdan başka duyguda bilmezdi.Atışları boştu,benim kalbimin...yaşamam anlamsızken..

Aramızda sessiz bir konuşma vardı.Gözler konuşuyordu.

Zaman,durdu.O durdu...ben durdum,

Bakışları anlam taşıyordu,ama ben toy bir katildim.Onu anlayamayacak kadar toy.Tepki olarak yanağına sert bir tokat attım.Yüzü yan dönüp mavi elmas gözler kadrajımdan çıktığında bir kaç saniye sonra;

"Git!"

Duyduğum fısıltılı sesle gözlerim gözlerinden dudaklarına kaydı."Sana diyorum.Siktir git!"Sert ve soğuk sesiyle irkildim.Sesi ormanda yankı yapmıştı.Yavaşça arkamı döndüm. Arkamda ki keskin sert bakışları görebiliyordum. Tokat attığım elim yanıyordu.Bir şey söylemesini bekledim.Gözlerimin dolduğunu hissettim. Az önceki temas dolayı dudaklarımı dişledim.Kanatırcasına ısırdım.Hızla koşmaya başladım.Bu bir tür özgürlüktü.Sevinçli değildim.Ruhuma darbe yemiş kadar sarsılmıştım.Ona tokat attığım elimi sıktım.Artık düşünecek mecalim kalmamıştı.

Gözlerimi yumdum.O anları unutmak için,şimdi..ne yapacaktım? nereye gidecektim? olmayan aileme?kim kalmıştı? Belkide polisler tarafından aranan bir katildim.Belkisi yoktu!Bu gerçekle yüzleşmek zordu.O adama zerre acıma duygusu yoktu bende.Uzun uzun düşündüm.Artık çok yorulmuştum.Başka çarem kalmamıştı.Elimle gözyaşlarımı silip,gözlerime lanet okuyup geri döndüm.Yaptığım aptallıktan fazlası değilidi.Delilikti.Daha iki ay önce kaçtığım adama..Zaten çok uzaklaşamamıştım.Gidecek bir kapım kalmamıştı.Zaten eski gibi o kadar kötüde davranmıyordu bana.Hızla geri döndüm.Aklımdan gitmeyen elmasın en güzel tonu.Neden aklım onunla meşguldu?Beni az önce öpmüştü.Bu çok yanlıştı!Ona güveniyor muydum? ya da ona daha az önce bu sebepten tokat atarken nasıl yanına gidecektim?Adımlarım benden habersiz gidiyordu.

Aynı yerdeydi.

İsmini kazıdığı ağacın dibinde oturmuştu.Dağınıktı.Siyah saçları dağılmıştı.Elindeki silahı gördüğüm an korku bedenimi esir aldı.O bir katildi elinde başka ne olabilirdi.Bir ağacın arkasına geçip onu izlemeye başladım.Elindeki metal silahı sıkı tutuyordu.Siyah kıyafetleri kurumaya yüz tutmuştu.Üşüyordu bunu biliyordum.Bir ayağını kendine çekmiş diğer ayağını uzatmıştı.Silahını süzüyordu.Üzerindeki kıyafetlerle üşüdüğünü biliyordum,ama o bunu kabul etmezdi.

Ama O çok güçlü bir adamdı.

Kendine bile bunu söyleyemezdi.Bu dağınıklık Ona göre değildi.Mavi keskin gözlerini göremiyordum.Elindeki silaha odaklanmıştı.Bakışları birden diğer ağacın dibine yaslı siyah gitarda dolandı.O an bana şarkı söylediği ana gitti zihnim.Oda bunu düşünüyordu,öyle hissetmiştim.Yutkundum.Bu kadar muazzam olup kötü olması adil miydi?

AŞKIN MÜHRÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin