Portakal | boy×boy

#135

Alp

"Yine de bu senin de suçun Kıvanç. Fotoğrafları sildirmiş olabilirsin ama sana tamamen güvenmiyorum."

Kıvanç Buse'ye başını salladı. "Haklısın... Ama bu ilişkiyi onaracağım..."

Sessizlik.

"O çocuk sana çıkma teklifi eder mi?"diye devam etti.

"Ederse ne olacak?"

"Sikerim onu ve zevk bile alamaz-"

Buse kapşonlusunu düzeltti. "Of."

"Buse... Ben kıskanıyorum. Ondan yani..."

"Kıskanma. Reyhan'ın yanına gidiyorum."

Arkasını döndü.

Kıvanç mırıldandı. "Sarılamaz mıyız?"

Buse tepki vermedi.

"Tamam...Ben sorayım de-"

Buse ona sarıldı.

"Ayy ship,"dedi Ceren. Bacaklarını Fatih'in dizlerine uzatmıştı, arkamda oturuyorlardı.

Buse gülümseyerek çıktı.

"Allahım bir daha asla günah işlemeyeceğim, teşekkürler!"

Gülerek yanıma oturdu. "Bugün de mutluyum orospu çocuklarına inat!"

"Hayırlı olsun kardeşim."

Araz kapıyı çarparak girdi.

Doğan da peşinden koşa koşa gelmişti.

"Ya ben sana inanamıyorum Doğan! Bir insan nasıl... bu kadar... ben..."

"Araz nolur yapma böyle-"

"Öpüşmediniz inşallah,"dedim.

Herkes bana aptalmışım gibi baktı. Bence mantıklıydı.

"Anlatsana!"

"Yine mi içiyorsun la?" Aykut Doğan'ın kafasına vurdu. Doğan kaçmaya çalıştı.

"Söyle Doğan!"diye çıldırdı Araz. "Tuncay'la best friends olduğunuzu söyle!"

Sessizlik.

"Konuştu benimle, herkesle konuşacakmış. Hatalarını telafi edebilir insanlar Araz."

"Üç sene seni sikip mi?"

"Ben semeyim amaa aşkım."

"Dalgaya alma."

"Ne dedi?"diye sordum.

Evran'a yaptıkları aklıma geldikçe deliriyordum.

"Ufacık bir beynin var Doğan."

"Tuncay aşkına benziyor diye bu kadar kin tutma bence Araz."

"Seni sikerim!"

"Ay sakin sakin,"dedi Ceren, Fatih ayırırken.

"Çok safsın ya. Ona nasıl inanabilirsin?"

"Ne dediğini bilmiyorsun!"

"Doğan kin tutmaz, Tuncay iyi konuştuysa anında affedecektir, böyle birisi Araz."

"Bari Evran'a saygın olsun Doğan. Çocuk kendini-"

"Araz, kendi kararı,"dedim sakince ama bunları hatırlamak kabuk tutmuş yaramı kanatmış gibiydi.

"Bir daha benimle konuşma Doğan."

"Araz nolur dinle beni..."

"Senin bad boy fantezin mi var Doğan?"diye bağırdı. "Kim senin ağzına sıçsa dibindesin!"

"Valla doğru kanka. Aşırı doğru ya,"dedi Kıvanç tespite bak der gibi.

"Kin tutamıyorum ben sadece..."

Araz gülerek kapıya yürüdü.

Tuncay kapıdaydı. Bir süre bakıştılar. Araz'ın gözleri dolmuş gibiydi.

Sonra onu ittirip çıktı.

"Homofobikliği bırakmana sevindik,"dedi Ceren.

"Eyvallah da kavga mı ettiniz Arazla?"

"Ay o bana kıyamaz, ben günlerce yalvarırırım da o sorun değil."

"Benim yüzümden etmeyin."

"Dedikleri doğru mu?"dedim Tuncay'a.

"Desteklediğim yok. Sadece uğraşmak istemiyorum. Birisinin intihar etme düşüncesi kötü geliyor."

"Sargınla da kavga etmişsiniz? Destekliyorsun diye?"

"Ulan desteklemiyoruz dedik ya."

"Neden?"diye üsteledi Ceren.

"Kurcalama Ceren. Doğan ile konuştum, yeter. Uzatma."

"Sesini alçalt,"dedi Fatih."Bir kızla konuşuyorsun."

"Tamam sevgilini koruyup gösteri yapma. Midemi bulandırıyorsunuz. Herkes aşık." Yüz buruşturdu.

"Sana da buluruz be,"dedi Doğan. Dirsek attı.

"Eskilerini mi? Düzüm, kötü haber minik."

"Onların kız arkadaşlarını kast ettim Tuncayişko."

"Ağzına vururum senin. Tuncay de."

"Tamam Tuncayişko hihi."

Reyhan kapıdan Aykut'a bakmadan "Doğan'ı üzme,"dedi. "Yoksa bu dokuzlar seni parçalar." Kız grubunu gösterdi.

"Aman ne ürktüm."

"Ne?"

"Konuşuyoruz ama Doğan beni besti belledi."

"Ay ne alakası var?"

Tuncay çubuk krakeri Doğan'a uzattı ve saçını karıştırdı.

"Yarın kıyamet kopacak,"diye fısıldadım.

"Zil çalacak. Gidiyorum. Evran geldiğinde konuşabilir miyim?"dedi bana dönüp.

"Hadi oradan,"dedim gülerek.

Tuncay hareket çekip çıktı.

Doğan çubuk yerken "Ama zilin çalmasına on dakika var ki,"dedi.

Kim bilir nereye gidiyordu?

Aykut da ayaklandı. "Ben de işemeye gideyim."

Arkasından"Reyhan,"dedik hepimiz.

Hareket çekti.

"Aşk ne zor şey,"diye mırıldandı Reyhan'ın arkadaşı.

"Sorma sorma."

Tuncay'a inanıyor musunuzz?