~0.1~

9.9K 235 261
                                    

Funda Ayten-Çete Kitabının Hayran Kurgusudur Gelip de Saçma sapan yorumlar yapacaksanız okumayın (!)

Yeni kitabımız hayırlı uğurlu olsun yoğun istek üzerine Martinus kurgusu yapmaya karar verdim.
İmkansız final olacak üzülüyorum ya.

Sizinle olmaktan mutluyum ❤

Lafı uzatmadan iyi okumalar şimdiden...

   Babamın işleri nedeniyle geldiğimiz bu şehir beni fazlasıyla sıkmıştı...

Okuldan döndükten sonra babamdan yeni bir şehir haberini alınca ne yalan söyleyeyim sevinmiştim.

Gideceğimiz yeri duyunca sevincim daha da artmıştı.

İstanbul...

Daha önce hiç gitmediğim bu şehre gitmek için heyecanlıydım.

Sabah erkenden uçağa bindik ve 5 saatlik bir yolculuktan sonra sonunda İstanbul'daydık.
(Bu arada Almanya'dan geldikleri için 5 saat)

Yeni evimizin önüne geldiğinde hayal kırıklığına uğradım.

Fazla fazla terk edilmiş bir yerdi burası.

İstanbul resimlerde böyle değildi ki...

Üzüntüyle bavulumu sürükleyerek evin kapısını açtım.

O gece babamla birlikte sohbet ettikten sonra yeni okulumun devlet okulu olduğunu öğrenince gözlerim büyüdü.

Tamam devlet okuluna giderim sorun değil ama daha önce yaşamadığım bu deyimi şimdide yaşamak istemiyordum.

  Sıkıntıyla yatağa girerken bile yarının hayallerini kurmaya başladım.

****

Sabah okulumun forması olmadığını öğrenince rahatladım çünkü küçüklüğümden beri forma giymekten nefret etmişimdir.

  Dolabımın karşısına geçip üstümü değiştirdim çok hafif makyaj yaptım ve belimi geçen saçlarımı at kuyruğu yapıp çantamı elime alarak aşağı indim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

  Dolabımın karşısına geçip üstümü değiştirdim çok hafif makyaj yaptım ve belimi geçen saçlarımı at kuyruğu yapıp çantamı elime alarak aşağı indim.
 

Babam çoktan işe gitmişti.

Bende okulda yerim diye evden çıktım okula gitmek için  otobüs beklemeye başladım.

Durakta duruken önüme kırmızı renkte bir spor araba durdu ve içinden üç tane çocuk indi.

Esmer çoçuk önümde duruken.

"Nereye güzellik gel bırakalım senide"

Onlara aldırmadan yola bakmaya devam ederken.

Sarışın çoçuk kolumu sıkıca tuttu.

O sırada spor arabanın arkasına yaklaşan bir motosikletli kahverengi gözlü bir çoçuk kaşlarını çatmış bize doğru yaklaşıyordu.

O sırada diğer çoçuklar korkuyla ona baktı.

"Abi! "

Az önce kolumu tutan çoçuk kolunu gevşetti ve korkudan kaçacak yer aramıştı.

"Ne yapıyorsunuz lan siz?! "

Diye kükredi kahverengi gözlü çoçuk.

"Yürüyün gidin mekana konuşucaklarımız var sizinle"

Çoçuklar korkuyla arabaya binip uzaklaşınca kahverengi gözlü hala adını bilmediğim çoçuk yanıma yaklaştı.

"İyi misin?"

Başımı 'evet' anlamında salladıktan sonra elini uzattı.

"Ben Atılhan"

İsmini duyunca hafif sırıttım ve bende elimi uzattım.

"Bende İrem"

Bu arada omzundan gözüken akrep dövmesi dikkatimi çekmişti.

"Okula gidiyorsun sanırım? "

"Evet"

"Bende okula gidiyorum seni bırakmamı ister misin? "

"Ama hangi okulda olduğumu sormadın? "

"Çünkü bu civarda tek bir okul var"

Tamam zekiceydi.

"Tamam o zaman gidelim"

Motorun arkasına oturduğumda yaklaşık 15 dakikalık bir yolculuktan sonra okula gelmiştik.

Okulun kapısından geçerken uçları mavi saçlı bir kız koşarak buraya geldi.

"Abicim"

Diyerek Atılhan'a sarıldı ve bana baktı.

O sırada Atılhan'da söyleme gereksinimi duymuş gibi.

"Bu kardeşim Işıl"

"Ben İrem"

Diye elimi uzatırken kız bana sarılmıştı.

Şaşkınlıkla yüzüne baktım.

"Fazla sevecen dir"

Diye ekledi Atılhan.

"Sen yenisin galiba sınıfınıda öğrenmemişsindir gel seni müdüre götüreyim"

Diye kolumdan sürükledi Işıl.

Bu sırada tekrar Atılhan'a baktım.

"Tekrar görüşürüz değil mi?"

Dedi.

"Tabikide"

Diyerek Işıl'ı takip ettim.

O beni çekiştiriken onun kolunda olan akrep dövmesi dikkatimi çekmişti az önce Atılhan'ın boynundaydı ve durakta ki çoçuklarında kolunda aynı dövmeden olduğu aklıma geldi.

Sonra sorarım diye aklımdan geçirirken müdürün kapısını çalıp içeri girdim.

Tatlı bir bayana benziyordu beni görünce gülümsedi.

"Sen yeni kızsın galiba"

"Evet efendim"

"Sınıfın 12/D tatlım iyi dersler şimdiden"

Dediğinde gülümseyerek

"Teşekkürler"

Dedim ve odadan çıktım bu sırada dışarıda bekleyen Işıl çıkar çıkmaz elimi tuttu ve zıpladı.

"Lütfen 12/D olduğunu söyle. Lütfen"

"Evet 12/D deyim"

Dediğimde zil çaldı ve sınıfa çıktık.

Sınıfta Atılhan'ı görmeyi beklemiyordum.

Işıl sevinçle kardeşinin yanına gitti.

"Abi İrem bizim sınıfta"

*****

Son ders zili çalması ile Atılhan beni kahve içmeye davet etti.

Bende kabul ettim ve okul yakınındaki kahveciye oturduk yarım saat oturur kalkarım diye düşünüyordum.

Biz sohbet ederken masamıza sarışın bir çoçuk oturdu ve Atılhan sinirle ona baktı.

"MARTİNUS! "

Devam edecek...



ÇETE [M&M] TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now