ÇETE [M&M] TAMAMLANDI

~1.5~

"Seni özledim be prenses 3 yıl oldu. "

Ah doğru ya Aykut liseden arkadaşım. 3 yıl önce annesinin işleri yüzünden buraya taşınmışlardı üç yıldır sadece sosyal medya aracılığı ile birbirimizin ne yaptığını biliyorduk.

Ona doğru koşup boynuna sarıldım.

"Bende seni özlemişim be "

Elimi yumruk yapıp eliyle buluşturup havalı bir şekilde geri çektim.

Bu bizim selamlaşmamızdı.

"Hatırlıyorsun "

"Tabikide hatırlıyorum dedim gülerek. "

Bir anda gözleri ayağıma kaydı.

"İrem yine mi? "

"Ama bu sefer bisiklet değil. "

Dedim hafif sırıtarak daha öncede kırmıştım bisiklet turunda.

"Peki ne oldu? "

"Motor diyelim artık seni buldum bırkamam alıyım numaranı "

Dediğim anda aklıma gelen randevu işi ile sıkıntıya girdim.

"Eyvah"

"Ne oldu? "

"Randevu randevum var hastaneye yetişmem lazım"

"Pekala gidelim hadi bebek"

"Bu laftan hoşlanmadığımı biliyorsun"

"Biliyorum o yüzden söylüyorum ya"

Dedi ve sinsice sırıttı.

Koluna girdim ve göz ucuyla Martinus'a baktım.

Şuanki görüntüsü domates salçasını andırıyordu.

Aykut ona kaşları çatık bir şekilde bakıp hemen arkalarında bulunan kırmızı jeepin kapısını açıp dikkatle beni oturttu.

****

Hastane çıkışı Aykut beni bir şeyler içmeye davet ettiği için daha önce ödül verilen bar mekanına gittik.

Masalardan birine geçerken Martinus ve tanımadığım bir kız da oradaydı.

Bizi görmemişlerdi. Gülüyorlardı. Martinus kızın  saçını okşayıp kulağına eğildi ve söylediği şey ile kahkaha atmaya başladılar.

Bizde masalardan birine oturduk. Aykut iki votka söyledi.

O sırada telefon titredi.

Mesaj Martinus dandı.

Gönderen: Bay Ukala
Mesaj: ONU İÇMEYİ DÜŞÜNMÜYORSUNDUR UMARIM!

Burada olduğumuzu fark etmişti.
Kadehi alıp ona baktım sinsice sırıtıp bir dikişte bitirdim.

Gönderen: Bay Ukala
Mesaj: Sen kaşındın!

Ayağa kalkıp hızlı yanımıza geldi.

"Selam gençler"

Deyip beni birden sırtladı. Ve hızla oradan çıkardı.

Aykut şaşkınlıltan baka kalmıştı.

"Ne yapıyorsun lan gavat? "

"Aaa hiç yakışmadı aşkım "

Aşkım? Pardon ne? Ha?

"Biz sevgiliyizde benim mi haberim yok? "

Ben soruyu sorarken beni yere indirdi.

Eliyle çenemi tuttu.

"Sen hep benimsin.Hep benimdim. Bundan sonra da benim olucaksın. Yani demek istiyorum ki...İrem bak seni seviyorum hoşlanmak değil bu sevmek.Aşk değil bu sevmek. Aşk geçer... Sevgi bu en derin duygu tükenmeyen tükenmeyecek olan. Seviyorum her zerreni gel gir hayatıma... "

Elimle boynunu tutup kulağına yaklaştım.

"Teklife gerek yok tu Gunnarsen 'benimsin' demen yetti bana... "

"Yani şimdi artık senle ben"

Başımı salladım.

"Ya nerde şu katı çete lideri ben onu özledim de "

Gülüştük.

"Hadi gidelim"

Diye yürürken kolumu tuttu.

Bana sıkıca sarıldı.

"Bu kokuyu hep merak etmişimdir. "

****

Saat gece 11 di ve salak salak tavana bakıp hala sırıtıyordum.

Aşık mı olmuştum? Hayırrr...

Seviyordum onun dediği gibi aşk geçer...

Sevgi tükenmez....

O sırada karanlıkta odada biri belirdi.

"Martinus sen misin? "

"Martinus mu olsun isterdin? "

Dedi Martinus gülerek bana yaklaşırken.

Gelip yatağıma yanıma uzandı saçlarımdan öptü ve tavana bakmaya başladı.

"Madem her gece tavana bakıyoruz bu neden aynı tavan olmasın? "

Madem her gece aynı tavana bakıyoruz bu neden aynı tavan olmasın?

Ne güzel söyemişti....

Başımı omzuna koydum..

Sanırım ilk defa mutlu bir gece geçiricem.

Sevdiğimin kollarında güvende...

Devam edecek...