20.Bölüm "Çaresizlik"

2.6K 105 12
                                    


Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey,
Dünyanın en güzel sesinden
En güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
Ben artık şarkı dinlemek değil,
Şarkı söylemek istiyorum.

Nazım Hikmet

Tahir'in aklında doktorun dediği sözler yankılanıyordu... 'beklemek'  'bekleyeceğiz' 
'her şeyi bekleyeceğiz'  her şeyin arasın 'ölüm' giriyordu...

————————————————————-—

Nefes yoğum bakıma alınalı üç gün olmuştu.
Yiğit sürekli annesini sormuş en sonunda Asiye uygun bir dille anlatmıştı. Annesine gitmekte ısrar edince onu hastaneye getirmişti.

Tahir günlerdir yaptığı gibi ameliyathanenin kapısında çökmüş, kafasını ellerinin arasına almış bekliyordu..bekleyecekti.

Karşıdan sesiyle ona doğru gelen çocuğu fark edince kafasını ona çevirmişti. Yiğit, Tahir'i görünce kollarını açarak koşmaya başladı.
Tahir kollarını açmış gelir gelmez sarmıştı Yiğit'e.

Yiğit: Annemi görmek istiyorum ben Tahir abi?

Tahir günlerdir çaresizlikten çıkaramadığı sesini zor olsada bulmuştu.

Tahir: Gel bakalım annen biraz rahatsız ama üzülmek yok iyileşecek.

Yiğit: Ben biliyorum ki iyileşeceğine sadece bizim sevgimize ihtiyaçı var.

Tahir Yiğit'i kucağına alıp camdan annesini görmesini sağladı. Yiğit ellerini cama dayayıp annesine seslendi.

Yiğit: Anne bak geldim.Yanındayım rüyalarımda görüyorum seni iyileşeceksin biliyorum. Bak anne Tahir abide burda..Asiye yengemde var. Murat amcam da geldi ama yukarı çıkmadı ben kahvaltı yapmadım diye tost alacak. Sen uyan beraber yapalım anne kahvaltıyı ne olur iyileş.

Asiye Yiğit'i gözyaşlarıyla kucağına alırken Tahir,Nefes'e bağlı olan aletlerin sesini duydu. Doktorlar hızla odaya gelirken etrafta Yiğit'i aradı ama Asiye onu çoktan aşağı götürmüştü.
Çaresizlikle yalvarıyordu uyuyan sevdiğine adeta.

Tahir: Yalvarırım Nefes bırakma beni bizi uyan güzelim yeter bu kadar hasret yalvarırım uyan.

İçeri giren doktor duran kalbe 250'ye şarj edilmiş olan defiyi bastırdı,ama durum değişmemişti. Gözleri bir an kapıda günlerdir duran çaresiz adama kaydı. Saniyeler içinde önüne dönüp yanında ki hemşireye adeta kükredi '350 şarj edin ve çekilin'
Definin ikinci kez vücuduna verdiği elektrik ile kalp atışları yoğum bakımın duvarlarında yankılandı doktorun gülümseyle tekrar yere çöktü Tahir.

Ne bağırabiliyor ne de gülebiliyordu tek yaptığı sessizce yerde ağlamaktı. Doktor 'normal odaya alıp bir daha kriz geçirmemesini dileyeceğiz' demişti. Son üç günde ömrünü bu hastane duvarlarına bağışlamıştı sanki Tahir.

Oturduğu yerden kalkıp Murat'ı aradı. Nefes'in ilk görmek isteyeceği kişiydi Yiğit ona iyi geleceğini biliyordu. Karşısında ona koşan Yiğit'i tekrar kucağına aldı. Bunlar eve gitmemiş miydi? Sorar gözlerle Murat'a baktı.

Bana Bırak SevdayıWhere stories live. Discover now