16. Savaşçı

4.8K 451 158
                                    

Medya: Feis

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°
  
  Gözleri bembeyaz, saçları bembeyaz, vücudu kapkara olan bir yaratık bize ve elinde asılı duran, her yerinden kan akan Işıl'a ışık tutuyor, bir yandan da kahkaha atıyordu.

   Gözlerimi kapattım doğru olup olmadığını anlamak için.

    Gözlerimi tekrar açtığımda yine o görüntüyle karşılaştım.

    Bu yaratık, geçenlerde benim gördüğüm gece ruhundan bin kat daha korkutucuydu hiç şüphesiz.

   Bir de şuan elinde baygın duran, kanlarla kaplı Işıl'ı tutuyordu elinde.

  Eğer Işıl'ı hemen elinden almazsak öldürebilirdi. O ölebilirdi. Benim biricik arkadaşım, kardeşim ölebilirdi.

   Var gücümle bağırdım.

   "Bırak onu."

   Korkunç yaratık kafasını yavaşça bana döndürdüğü sırada Işıl'ı çukura fırlattı ve uzaklaştı. Işıl çukura tam düşecekken Antonio onu tuttu ve herkes onun etrafına toplandı.

   Benim aklım, yaratığın girmeden önce beynime fısıldadığı o iki kelimedeydi.

   "Emredersin Vasílissa. "

  Vasílissa Yunanca bir kelimeydi ama anlamını bilmiyordum. Bunu sonra araştırıcağımı düşünüp hızla Işıl'ın yanına koştum.
   
    Her yeri kanlar içindeydi. Antonio kapşonlusunu yırtmış, kumaş parçalarıyla kanamasını durdurmaya çalışıyordu. Gözlerim ellerinde takılı kaldı. Elleri titriyordu. O, Işıl'ı gerçekten çok seviyordu.

   Rüya'nın sesiyle gözlerimi Işıl'dan çektim.

    "Boyut kapısı açabilirim. Işıl için şifalı oylar ve yiyecek bir şey bulmamız gerekiyor."

   Onu onaylarken Çağrı geldi kıpkırmızı olmuş gözleriyle.

   "Ben de geleceğim."

   "Olmaz Çağrı. Sen burada kardeşine göz kulak ol. Biz gidip geleceğiz. "

   "Ama... İkinizi tek gönderemem. O yaratık size de bir şey yaparsa..."

   " Onlarla ben giderim."

   Eric'in sesiyle Çağrı onu onayladı ve Işıl'ın yanına gitti.

   Rüya bize baktıktan sonra ellerini hafifçe kaldırıp birleştirdi. Sonra da yavaşça açmaya başladı.

    Ortaya harika renklerde, bizim geçebileceğimiz boyda bir boyut kapısı ortaya çıkarken, Rüya kapanmaması için eliyle tutuyordu.

   Hızla boyut kapısına atladım ve kendimi yerde buldum. Ayağa kalktığımda çukurun tam başında olduğumuzu gördüm.

    Arkamdan Eric de geldikten sonra en son Rüya geldi ve boyut kapısını kapattı.

   " Şimdi, ilk olarak şu yöne gidelim."

   Eric'e döndüm.

    " Vakit kaybedemeyiz. Ben diğer taraftan gideceğim ve yiyecek bulacağım. Çünkü şifalı bitkileri bilmiyorum. Onları da siz toplayın. Acele edelim ve burada buluşalım."

  " Ama başına bir şey gelirse..."

   " Bir şey olmayacak Eric. Vakit kaybediyoruz."

   Rüya beni onayladığında Eric'i beklemeden onların tersi yönüne doğru dümdüz koşmaya başladım. Çok fazla sağa sola sapmayacaktım çünkü burada kaybolma ihtimalim çok yüksekti.

CANAVAR OKULUDonde viven las historias. Descúbrelo ahora