21.BÖLÜM - KALPLERİN BULUŞTUĞU YERDİ AŞK * FİNAL

11.3K 950 227
                                    

VEEE FİNALLLL =)

------
İpek ve Berk ilk danslarını ederken, ikisi de birbirlerinin gözlerinin içine hapsolmuştu. Ama o anda diplerine girip, konfeti patlatan çocuğa Berk ters ters baktı.
“Uzaktan patlat şunu!”

Sonra yine kıza çevirdi bakışlarını, bu sefer başka taraftan biri gelip, yine diplerinde patlattı. Sonra bir başkası... Derken Berk patladı. “Lan parayla mı verdiler sizi bana? Bu kaçıncı?”
“Abi parayla verdiler valla. Ferzan ağam sık sık patlatın dedi.”
Berk arkasına baktı ters ters, “Ben onun kafasını patlatacağım yakında. Şu düğün bitsin, ilk aydan bombayı kucağına vereceğim, patlasın!” diye homurdandı.

“Ne bombası?” dedi Nehir anlamayarak.
“Gaz çıkarıp, gece ağlayan bombalardan. İkişer ikişer vereceğim kucağına. Her fırsatta seninle ne yaptığımı düşünecek!”
“Berk ne diyorsun ya?”

“Yok bir şey aşkım. Ne zaman biter bu düğün?” dedi bıkkınlıkla.
“Daha yeni başladı Berk.”
“Yapma ya... Benim bir arkadaşım vardı. Hemen biten düğünlerden yaptı. En iyisi valla. Hop, oldu bitti.”

“Bizimkiler uzun sürer.”
“Hımm... Ne hoş.”
“Yarın İstanbul’u gezdireceksin bana değil mi?”
“Hıı gezdireceğim. Hatta bu geceden başlayacağız gezmeye.”

“Sahi mi?”
“Evet. Mesela az sonra otelin lobisini göstereceğim sana, sonra asansörle odaya çıkarken, tüm İstanbul’u aynı anda göreceksin. Sonra otelin koridoru var tabi, devasa bir yürüyüş alanıdır. Oda tam bir sanat eseri. Yarın da banyo ve saunayla devam ederiz gezimize. Ama en çok yatağı seveceksin,” deyip göz kırptı.

“Sen zeki misin?”
“Öyle derler.”
Düğün bittiğinde Berk Ferzan’ın yanına geldi ve onu öperken, “Gece ve ondan sonraki geceler telefonlarımız bir süre kapalı olabilir. Şey etme, yani merak-”

“O telefon kapanırsa, senin de yaşam üniteni kapatırım Berk.”
“Valla onu bu gece kardeşin yapacak gibi,” deyip adamdan gülerek kaçtı ve Nehir’in elinden tutup, “Herkese iyi akşamlar,” dedi.

Asansöre bindiklerinde Berk ceketini tek parmağı ile omzuna atmıştı. Kızı asansörün camı ile kendi arasına sıkıştırıp, stop düğmesine bastı.
“Berk?” asansörün ışıkları söndüğünde, sadece İstanbul’un ışıltısı ön plana çıkmıştı. Bir de kızın ateş gibi parlayan gözleri...

“Şişt...” derken bir elini cama koyup, dudaklarına yanaştı. “Seni şuan öpmezsem çıldırabilirim,” dediği an dudaklarını kızın dudakları ile buluşturdu. Uzun ve soluksuz bir öpüşmenin ardından adam yeniden asansörün kat düğmesine bastı. Işıklar yanıp, asansör çalıştığında Berk sırıtıyor, kız ise kızarıyordu.

Kızın üstündeki hakimiyetini bitirdiğinde kalacakları kata gelmişlerdi. Odaya girdikleri an kapıya ‘RAHATSIZ ETMEYİN’ tabelasını asıp, dediği gibi telefonlarını da kapattı ve kızı soymaya başladı.
“Duş al-”

“Sonra... İkimiz alacağız.” Nefes nefeseydi Berk, sabırsız parmakları kızın bedenini keşfettikçe, yüreği sızlıyordu.
O anda çalınan kapı ile ikisi de o tarafa baktı. “Lanet olsun kim bu?”
“Bilmem.”

Berk sadece altında pantolonla kapıyı açtı, “Efendim oda servisi.”
“Ben bir şey istemedim,” diye sinirle konuştu Berk.
“Evet. Ferzan beyin ikramı.”
“Öyle mi?” diye sordu Berk, adamın elinden tepsiyi aldı ve ona bahşiş uzatırken, “Sen de ona benden bir şişe soğuk su, soda ve sakinleştirici bir kaç içecek götür. Olur mu koçum?” dedi.

“Peki efendim.”
Kapıyı sinirle kapatıp, tekrar karısının yanına döndü ve kaldığı yerden gecesine devam etti.

*

KALBİM DÖKÜLÜYOR SANA - Doğu Serisi II -FİNALWhere stories live. Discover now