Peace Lily ~ TaeKook #wattys2019

13 - "Bana Joonyoung'u getir."

"Hyung?"

Jungkook heyecanla telefonu açtı.

"Jungkookah.." Taehyung'un erkeksi sesi gencin kulaklarını doldurmuştu "Geldin mi?"

"Evet hyung" Jungkook'un yüzüne hafif bir gülümseme yayılmıştı "Sen nerdesin?"

"Otoparktayım. Joonyoung geldi mi?"

'Bay Jeon Jungkook? Lobiye sizin için bir zarf bırakıldı.'

Jungkook gelen telefonu hatırladığında yeniden tüyleri ürpermişti.

Lobiye inip zarfı aldığında içinden çıkan mor not kağıdı gözlerinin yerinde birkaç tur dönmesine sebep olmuştu.

Harika

demişti içinden.

Saklanmak faydasız

Aklına o satırlar gelmişti de...

'Kötü bir işin en gizli şahidi, vicdandır.

Bugün vicdanımın gözleri kapalı olacak.

-Peace Lily'

Jungkook'un tüyleri ürpermişti.

"Henüz gelmedi hyung. Bitirmesi gereken işleri varmış."

Karşısındakinden bir ses gelmemişti.

"Hyung?"

"Tamam. İçeri giriyorum."

Jungkook kapanan telefonu masaya bıraktı ve etrafını inceledi.

Kısık ses ile çalan müzik onu rahatlatırken gülümsemesi duygusal bir hal almaya başlamıştı.

"Hyung!"

Jungkook içeri giren kişiyi görür görmez ayağa kalkmış ve hızlı bir şekilde el sallamıştı. Heyecanlı genç bakışları yan masadaki takım elbiseli adamlarla buluşunca başını utanarak önüne döndürmüş ve hızla yerine oturmuştu.

Esmer genç uzun bacakları ile kısa sürede yanına ulaşmış ve kendisi için bir sandalye çekip oturmuştu bile.

"Eee.." Taehyung karşısındakine gülümsedi "Heyecanlı mısın?"

"Ne? Ben mi? Pffft.." Jungkook dudaklarını ördek gibi büzdü ve tükürük sesi çıkardı "Tabi ki hayır.."

"Güzel.." Taehyung başını elleri arasına aldı ve karşısındakine bir göz kırpması sundu "Ben de tam sana giyeceğin takım elbiselerden bahsedecektim."

"N-ne?" Jungkook heyecanlı bir şekilde kekelediğinde Taehyung kıkırdamıştı.

"Sanırım sana bir takım almalıyız."

"Ah! Mezuniyetim için Joonyoung hyung bir tane-"

Jungkook hızlı bir şekilde konuşurken bir anlığına donup kalmıştı.

Küçük genç bakışlarını yavaşça esmer gence çevirmişti.

Seslice yutkunduğunda tüm düşünceler boğazından aşağıya akmıştı.

"Evet? Sanırım Joonyoung'un sana takım elbise aldığını söyleyecektin."

"Evet.." Jungkook mırıldandı "En azından bildiğim bu"

"Ne?"

"H-hiç.. Hiçbir şey! Hyung!" Jungkook heyecanlı bir şekilde menüyü önüne çekti "Çok heyecanlıyım! Buraya ilk defa geliyorum. Hem.. Joonyoung hyung nerede kaldı?"