~

56 7 11
                                    

REMARKABLE

"Binlerce yıl Jongdae, neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz." Kyungsoo korkuyla karşısındaki buz kütlesine baktı ve içindeki ruh beyaz adamı süzdü. "Onu uyandıramazsın Dae, senin üstünüm ve bu izni sana vermiyorum. İEAF'ye haber vermeliyiz." Dedi, arkadaşının kendisini dinlemeyeceğini bile bile.

" Hayır! O bir insan Kyungsoo." Yalvarırcasına baktı arkadaşına, diğerlerine göre bir kalbi olduğunu biliyordu. "Kaç sene önce yaşadığıyla ya da neyle karşılaşacağımla ilgilenmiyorum. Eğer İEAF'ye haber verirsek onu bir denek gibi inceleyecekler." Buz kütlesine doğru ilerledi ve masumca uyuyan adama baktı. Savunmasız görünüyordu. "Neler yaptıklarını, bize neler yaptırdıklarını biliyorsun. Onu parçalarına ayıracaklar, üzerinde testler yapacaklar." Buz kütlesini okşadı merhametle, bırakırsa ona zarar vereceklerdi. Düşüncesini kimse değiştiremezdi. Ona neler olacağını biliyordu, daha önce bizzat yapmıştı. Yapmak zorunda bırakılmıştı, onu asla dinlememişlerdi, yine dinlemeyeceklerdi.

"Lanet olsun Dae, olması gereken bu zaten. Söz dinlemeyi ne zaman öğreneceksin sen? Doğa üstü bir varlıktan bahsediyoruz, bu büyü." Kyungsoo bağırdığında Jongdae çoktan buz kütlesinde yazan kelimeleri zihnine kazımıştı. Kütlenin üzerindeki dil eski bir dildi ama Jongdae anlamıştı. Babası tarafından bunun için yetiştirilmişti.

"Jongdae hemen uzaklaş oradan." Hızla ona yaklaşıp kolunu çekiştirdi. Onu bir an önce bu mağaradan çıkartmalıydı. Sertçe kurtardı kolunu Jongdae ve ciddiyetle baktı.

"Üzgünüm Soo, onu incitmelerine izin veremem. Bu benim keşfim, onu ben buldum. Başıma gelecekler umrumda değil." Tekrar kütlenin üzerinde yazan cümlelere baktı.

"Bak şu anda masum görünebilir ama onun ne olduğunu bilmiyoruz."

"Haklı olabilirsin ama öğrenmek üzereyiz." Dedi ve derin bir nefes aldı. Yazanlardaki talimata göre onu uyandırmak için kan lazımdı. Kemerine iliştirdiği çakıyla avucunun içini yardı ve akan kanı buz kütlesinin üzerine akıttı.

"Jongdae hayır." Kyungsoo endişeyle elini çekmeye çalıştığında Jongdae onu uyandıracak büyüyü fısıldamaya başladı. Aklındaysa sadece uyandığında onu nasıl saklayacağı vardı.

Chendrella'dan TaslaklarDove le storie prendono vita. Scoprilo ora