Selam benim güzel ışık perilerim^^
Bugün yine iki bölümle geldim size. Çünkü doya doya okumanızı istedim onların bu anlarını hiç ara vermeden... Kitap hesabıyla 30 sayfalık bir içerik paylaşıyorum şu an sizinle. Buna da kısa demezsiniz sanırım ahahadsbgdgd
Öncelikle yukarıdaki müziği açalım, karanlık bir odaya geçelim ve öyle okuyalım bölümümüzü^^
İyi okumalar dilerim, yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın :')
Şövalye dakikalarca insanüstü bir hızda koşarak dağın yamacındaki köye ulaşmış ve bütün kapıları ayağıyla çalmıştır. Bağıra çağıra tüm köyü uyandırmış ve kucağındaki küçük kızla yardım için yalvarmıştı. Köyün şifacısı gecenin bir vakti köylüler tarafından uyandırılmış, kapısı şövalye tarafından kırılmış ve yatağına küçük kız yatırılmıştı. ''Eğer onu uyandırırsan sana 1000 altın veririm!'' demişti şövalye, 1000 değil 1 altını bile yoktu ama bunun önemi de yoktu.
18.Bölüm : Artık Uyan!
*Bu dünya kırıklarının iyileşmemesi gereken insanların dünyası.*
Eve döndüğümde bütün gün bir sıcağın bir yağmurun altında dolaşmaktan kendimi oldukça halsiz hissediyordum. Döner dönmez yatağıma yarım saat uzanmak için yattım fakat gözlerimi kulağımın tepesinde hissettiğim bir sesle açtığımda anladım ki çoktan sabah olmuştu ve ben yarım saat kestirmek için yatmış olmama rağmen uyuyakalıp sabaha kadar uyumuştum. Duyduğum sesin nereden geldiğini anlamaya çalıştığım sırada sesin sol tarafımdan yani direkt olarak penceremden geldiğini anladım. Bu ses tam olarak bir cama taş atılma sesiydi. Birisi camıma taş atıyordu!
"Ne oluyor?" diye söylenerek perdemi açtığımda karşıma pembe renk bir uçan balon çıktı. Üzerinde "Artın uyan!" yazıyordu. Şok içinde balona bakakaldım önce. Sonra kendi kendime gülmeye başlayarak camı açtım ve balonu elime aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sıfır Kilometre
Romance"Işıklar sana evinin yolunu gösterecek..." 3391 Kilometre ile başlayan seri Sıfır Kilometre ile devam ediyor! Kilometrelerce öteden birbirini tanımak, sevmek hatta aşık olmak kolaydı... Peki tüm bunlar yan yanayken de kolay olacak mıydı?