Bölüm 14 "Neden gitti?"

12.7K 984 740
                                    

Sabah uyandığımda kendimi oldukça mutlu hissediyordum. Belki dün olanlarında biraz etkisi olabilirdi. Kıkırdayarak ofise girdiğimde Baekhyun şaşkınlıkla bakıyordu.

Pokerface psikolog Oh Sehun Kıkırdadı. Aman tanrım!

Bir kahkaha beni alırken hemen odama geçtim.
Ben ofise geldiğimde saat 11.20 di. Kahvaltı yapmamıştım. Baekhyun dan tam yiyecek şeyler sipariş etmesini söyleyecekken kapı açıldı ve benim seksi sevgilim içeri girdi. Üstünde beyaz gömleği , altında mini dar eteği ve saçlarını topuz yapmış hali ile oldukça enfes görünüyordu.

"Sevgilim."
"Hye Mi~"

Ayağa kalkıp onu karşıladığımda hemen kollarını boynuma sardı. Kokusunu içime çektiğimde ağır parfüm kokusu yine beni rahatsız etmişti.

Sahi ne zamandır kokusu beni rahatsız ediyordu? Oysa sabah arabadan inmeden önce içime çektiğim karpuz kokusu oldukça ferahlatıcıydı.

Onu incitmeden kendimden çektiğimde oturmasını söyledim.
Ben kendi yerime geçerken o masama oturmuş bacak arasına da beni çekmişti.

Sinirleniyordum.
Burası bir iş yeriydi ve heran hasta gelebilirdi.

"Hye Mi dur!"
"Ah Sehun-ah. Bebeğim sürekli benden kaçıyorsun. Hadi ama kimse gelmeden halledelim."

Tanrım sevgilim ne zamandır bu kadar azgındı.

Ama madem istiyordu, halledebilirdik.

Elleri omuzlarımdan dolaşıp boynumu bulurken dudakları hemen dudaklarıma savaş açmıştı. Ağzımı araladığımda dilimi hemen içine hapsetti. Ellerimi kısa eteğinden içeri sokarken dışardan patırtılar geliyordu.

Durmak için kendimi çekmeye çalıştıkça o eliyle kafamı daha da bastırıyordu. 

Kapının açılmasıyla ikimizin de başı o yöne dönerken gördüğüm kişi karşısında dilim tutulmuştu.

"Sehun-ah bak pasta aldım ve-"

Luhan.

Bizi öyle  gördüğünde gözleri kocaman olmuş, heran ağlamaya hazır gibi duruyordu. Ve sözü yarıda kesilmişti. Hye Mi tekrar başını bana çevirirken , ben ona bakmaya devam ediyordum. 

"Ü-üzgünüm. B-ben pasta... Neyse baekhyun sen bunu al sonra yersiniz." küçük dudakları titriyordu.

Dün o dudaklara neredeyse dokunacağım aklıma geldiğinde çoktan oradan gitmişti. Hemen ayağa kalkıp peşinden gidecekken Hye Mi beni tutmuştu.

"Nereye Sehun?"
"B-ben onu bulmalıyım."
"Sehun! Saçmalama bırak sanane!"
"Ne demek banane! O benim hastam."

Hastam.
Sadece hastam.

"Tanrım! Sehun 2 seferdir -bak bu 3 oldu- o çocuk yüzünden sevişmemiz yarıda kesiliyor."
"Ne yani zevklerim yüzünden insanları yüzüstü mü bırakayım?"
"Sehun... 1 haftadır çok değiştin. "
" Ben değişmedim. Ben hep aynıydım."

Birbirimize bağırırken Baekhyun çoktan kapıyı kapatıp gitmişti. Bu kez kendimi dizginlemeyecektim.

Yeter be!

Can We Start With KISSING?Where stories live. Discover now