48. Bölüm : Unutulan Aşk

466 42 162
                                    

Sonraki bölüm de yarın bu saatte gelecek arkadaşlar iki gün beklemeyeceğim bu sefer :3

Levy'nin ağzından (6 yıl önce)

Bankada çıkan yangındaydım. Şehirdeki tek büyücü bendim, bu yüzden bu kadar insanı kurtarmak da bana düşmüştü. Ama herkesi kurtardıktan sonra kendimi kurtaracak büyü gücüm kalmamıştı.

Son kişileri de "Katı El Yazısı; Geçit" büyümle dışarı çıkarttım. Herkesi toplamıştım sanırım ama emin olmak için son bir kez daha etrafı kolaçan ettim.

Öksürüklerim giderek artıyordu. Geçit büyüsü enerjimin büyük kısmını yiyen bir büyüydü. Ve şu anda tamamen kısılı kalmıştım.

Dizlerimin üzerine çöktüm. Tavan parçalanıyordu. Buradan sağ çıkacağımı zannetmiyordum.

Neyse, ölüm benim için sorun olmazdı. Sevdiğim veya beni seven kimse yoktu. Kitaplarım hariç hiçbir şey uğruna yaşamıyordum.

Ölmek dert edeceğim bir şey değildi. Hatta sanırım kurtuluşum olacaktı. Gözlerimi kapattım.

Ama tavan çökmeden birinin beni yakaladığını hissettim. Bir anda belimden tutup beni omzuna aldı. Gözlerimi açarken yerle bakıştım ve panikle bağırdım.

- Hey! Ne yaptığını sanıyorsun?

- Ölmek istemiyorsan 5 dakika sabret bücür.

Gelen kalın sesle susmuştum. Adam hızlıca parçaların arasından geçti. Üstümüze düşenleri de bir şekilde parçalıyordu. Büyü kullandığına adım gibi emindim, ama büyüsünü göremiyordum.

Sonra temiz havayı hissettim. Dışarı çıkmıştık. Beni kurtarmıştı.

Yavaşça sırtından indirip beni yere yatırdı. Öksürmeye başladım. Yavaşça gözlerimi açtım. Hava karanlıktı, saat geç olmuştu. Başımı çevirip bana bakan yüzü inceledim. Siyah uzun saçlıydı ve yüzü piercing kaplıydı. Beklediğimin aksine büyük değil, benim yaşlarımda olduğuna emindim. Doğruldum. Kalkmama yardım etmişti.

- İyi misin çocuk? Yaralandın mı?

- İ-iyiyim.

Bir kaç saniye sonra dediğini algıladım. Sinirle omzumun aşağısına gelen saçlarımı savurarak adama döndüm.

- Çocuk falan değilim ben! Gencim!

Sesini hiç bozmadan sordu.

- Kaç yaşındasın ki? 8 mi?

Kaşlarımı daha çok çattım.

- 10 mu?

Ayağımı yere vurdum.

- 14 yaşındayım be!

Karşımdaki şaşırarak omuz silkti.

- Ben de 15 yaşındayım. Çok da farklı değilmişiz.

Bana böyle davranılmasına alıştığım için sinirimi dindirmek kolay olmuştu. Derin bir nefes alıp gülümseyerek elimi uzattım.

Fairy Tail Gerçek BüyüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin